13 Kasım 2017 08:29

İktidar, ‘Savunma’ya neden saldırır?

Avukat Tugay Bek yazdı: Adaletin toplumun talebi haline geldiği oranda AKP, avukatlara baskısını artırıyor.

Paylaş

Av. Tugay BEK

OHAL kapsamındaki hukuksuzluklardan en çok etkilenen kesimlerin başında gazeteciler ve avukatlar geliyor. Gazeteciler, takip ettikleri haber, çektikleri fotoğraf, yazdıkları yazı nedeniyle “Terör örgütü üyesi olmak, örgüt propagandası yapmak” gibi suçlamalarla göz altına alınıp tutuklanabiliyor. Avukatlar ise şüpheli ve sanıkların haklarını savundukları,  yani mesleklerini yaptıkları için, aynı suçlamalarla haklarında soruşturmalar açılıp hapse konuyor. Avukatlar, haklarında açılan soruşturmalarda savundukları müvekkillerinin suç ortağı gibi gösterilmek isteniyor. Siyasi iktidarın ve havuz medyasının söylemine inanacak olursak, “Gazeteciler, gazeteci oldukları için tutuklanmadığı gibi, avukatlar da avukatlık yaptıkları için tutuklanmıyor.”

Avukatlara yönelik soruşturmalar çoğunlukla gizli tanık ve itirafçı beyanlarına dayandırılıyor. Bir şekilde tutsak edilmiş ve asla içeriden çıkamayacağı düşüncesine kapılan “zayıf karakterli” insanlar, zaten polisin hedefinde olan pek çok kişiyle birlikte avukatlar aleyhine de beyanda bulunmaları şartıyla salıveriliyor. Ülkemiz cezaevlerindeki mahkum sayısı 200 bini aşmışken ve her gün yeni gözaltı operasyonları yapılırken  polis, böylesi kişilikler bulmakta hiç zorlanmıyor.

Bugünün Türkiye’sinde OHAL koşullarında avukatlık yapmak, hava, su veya temas yoluyla bulaşabilen, öldürücü hastalıklarla mücadele ederken kendi hayatları da risk altında olan hekimlerin ve sağlık çalışanlarının durumlarına benzetilebilir. Salgın hastalıkların yayılmasını engellemek, insanlara şifa vermek için mesleğini, görevini yapıyor olmanın kendisi için en büyük risk olduğunu ey iyi bilecek durumda olan hekimlerin, bırakıp gitmek yerine görevlerini yapmalarının “yüzü suyu hürmetine” bugün insanlık varlığını devam ettirmektedir.

YOŞİDA'NIN MİRASI

Japonya’da 2011 yılında yaşanan deprem ve sonrasındaki tsunamide Fukuşima Nükleer Santralinde direktörlük yapan Masao Yoşida radyoaktif sızıntının en yüksek ve riskli olduğu dönemlerde görevinden ayrılmamıştı. Yoşida almış olduğu risk ve gösterdiği fedakarlık nedeniyle felaketten bir yıl yıl sonra 58 yaşında kanserden yaşamını yitirmişti. Yoşida aynı zamanda şirket sahiplerinin, işletmeye zarar vereceği düşüncesiyle muhalefetine ve yasaklamalarına rağmen, nükleer sızıntıyı önlemek için santrali deniz suyu ile soğutma yöntemini hayata geçirmişti. Yoşida bugün tüm Japon halkı tarafından bir kahraman olarak görülüyor ve anılıyor. OHAL koşullarındaki Türkiye'de avukatlık mesleğinde ısrar etmek Yoşida’nınkine benzer bir insan sevgisi ve görev bilinci gerektiriyor.

Antik Yunan’da, kendine uygun olan işi yapana, kendine özgü işlevi yerine getirene ‘arete’si olan, yani yetkin olan, erdemli insan denirdi.  Sokrates’e göre erdem, insanın kendine özgü ve uygun olanı gerçekleştirmesidir. Bıçağın ‘arete’si iyi kesmektir, çünkü bıçak bu amaç için imal edilmiştir. Avukatın erdemi ise mesleği yürütürken iktidarın tüm baskı ve yıldırma çabaları karşısında hakkı, temel hak ve hürriyetleri, insan haklarını  ve hukuku savunmakta ısrarcı olmasıdır.

Halkın rızasına dayanarak iktidarını sürdürme iddiasından çoktandır vazgeçen AKP, tamamen emri altına almış olduğu adliye eliyle muhalefeti sindirmeyi ve halkı korkutmayı hedefliyor. Adaletin toplumun en önemli talebi haline geldiği oranda, siyasi iktidarın avukatlara yönelik baskılarının, gözaltı ve tutuklamaların arttığı görülüyor.

“Erdem”, mesleğin onurunu korumak ve halkın haklarını savunma mücadelesinde avukatlar  güçlü bir geleneğe sahiptir. İtirafçılar ve gizli tanıklar üzerinden avukatlara karşı oluşturulan komplolar mesleki dayanışma ve toplumsal muhalefetin birleşik tepkisi  ile boşa düşürülmeli.
Kapatın umutsuzluğa kapılarınızı; bugün avukatlar, iktidarın komplolarıyla gözaltına alınıp esir ediliyorsa, asıl suçluların, zalimlerin yargılanacağı günlere daha bir yakınız demektir.

ÖNCEKİ HABER

Hastane inşaatında 2 işçi asansör boşluğuna düştü

SONRAKİ HABER

Başak Demirtaş: Eşim tutuklanacağını aylar önceden biliyordu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...