30 Ekim 2017 23:54

Endonezya’da tarihi yeniden yazmak

ABD'de açıklanan gizli belgelerinde Suharto’nun darbe sonrasında yüz binlerce muhalifi katledilmesine Batı’nın verdiği destek ortaya çıktı.

Paylaş

Anett KELLER
Junge Welt

Suharto’nun Sukarno’yu devirdiği darbeden sonra yüz binlerce muhalif insanın katledilmesine Batı’nın verdiği destek, katliamın üzerinden 50 yıl geçmesine rağmen ‘soğuk savaş’ın karanlık noktalarından biri olarak kalmaya devam ediyor. Şu sıralar ABD’de, üzerlerindeki gizli damgası kaldırılan hükümet belgeleri bu karanlığı biraz da olsa aydınlatıyor. 

Güneydoğu Asya’nın en kalabalık ve en fazla ham madde kaynağına sahip olan ülkesi Endonezya’da 1965/66 yıllarında muhaliflere yönelik olarak gerçekleştirilen katliam 20. yüzyılın en büyük suçları arasında bulunuyor ama kurbanlar ve aileleri hâlâ suçlu görülüyor, katiller ise serbest dolaşıyor.

ABD, Endonezya’da olan bitenle ilgili 30 bin sayfalık diplomatik yazışmayı, 39 dosya halinde kamuoyuna sunacağını açıkladı ve gazeteciler belgelere erişti. Kısa süre içinde Security Archive’in internet sayfasında dijital olarak herkese açık hale getirilecek.

BATI İÇİN TEHLİKELİ

Endonezya, 300 yıl Hollanda’nın sömürgesiydi. İkinci Dünya Savaşı sırasında üç yıl Japonya tarafından işgal edildi ve 1945 yılında bağımsızlığına kavuştu, bloksuz ülkeler hareketinin kurucu üyeleri arasında yer aldı. Başkan Sukarno’nun, ’50’li yılların sonunda antiemperyalist bir çizgi izlemeye başlaması, batılı şirketleri ulusallaştırma girişimi ve Endonezya Komünist Partisine yakınlaşması, bazı batılı devletleri ve Endonezya Ordusunun bir bölümünü rahatsız etti. Endonezya Komünist Partisinin, Çin ve Sovyetler Birliği komünist partilerinden sonra en büyük komünist parti olması batılıları endişelendirmekteydi. Bazı ordu generallerinin kaçırılıp öldürülmesinden sonra CIA ve generaller, Sukarno’yu devirip General Suharto’yu hem ordunun hem devletin başına geçirmek için el ele çalışmaya başladılar. 

Suharto, Endonezya Komünist Partisini generallerin kaçırılıp öldürülmesinden sorumlu göstererek arkasını güçlendirdi. İktidar yanlısı basın, kaçırmalarla ilgili vahşet hikayeleri yaymaya başladı: Komünist kadınlar kaçırılan generallerin penislerini kesip gözlerini oymuşlardı. Otopsi sonuçları bunun yalan olduğunu ortaya koysa da intikam için binlerce komünist kadına işkenceye çekildi, tecavüze uğradı. 

KOMÜNİZM KARŞITI DEFTER TUTMUŞLAR

Erişime açılan ABD belgeleri ağırlıklı olarak  1964-1968 yılları arasındaki diplomatik yazışmalardan oluşuyor. ABD büyükelçiliğinin Endonezya’daki antikomünist temizlik hareketi ile ilgili olarak askeri bir defter tuttuğu, günlük görüşme ve gelişmeleri kaydettiği belirleniyor. Örneğin 18 Ekim 1965’te gönderilen bir telgrafta, ABD Büyükelçisi Marshall Green, Washington’u, Sumatra, Sulawesi ve Java’daki antikomünist saldırılar konusunda bilgilendiriyor. Yazışmalarda, generalleri kaçıranlardan birine işkence yapıldığı, zorla ifadesinin alındığı, bu ifadeye bağlı olarak Endonezya Komünist Partisi militanlarının idam edildiği ifade ediliyor. Başka telgraflarda da sol örgütlerin dağıtıldığından, askeri şiddetin arttığından övgü ile söz ediliyor. 

ALMANYA’NIN DA PARMAĞI VAR

ABD belgeleri, Alman diplomatların rejimi değiştirmek için Suharto diktatörlüğüne verdiği desteği de ortaya çıkarıyor. ABD büyükelçiliğinin 12 Ekim 1965 tarihli bir telgrafında güvenilir bir Alman tüccar ile Endonezya ordusu temsilcisi arasındaki görüşmeden söz ediliyor. Alman iş adamının, Sukarno’nun devrilmesi, yerine yarı askeri diktatörlük kurulması için Suharto’ya destek vereceğini bildirdiği ifade ediliyor. 

Katliamdan sonraki yıllarda Endonezya, kapitalist ekonomik sisteme tamamen entegre edildi. ABD Başkanı Nixon, 1965’te domino etkisiyle Endonezya’daki ham madde kaynaklarını tehlikeye sokacağı gerekçesiyle Kuzey Vietnam’ın  bombalandığını kabul etti. 

İki yıl sonra da Endonezya’yı Güney Asya’daki en büyük ikramiye olarak niteledi. 1967 aralık ayında ilaç tekeli Time. Inc. Cenevre’de ‘Endonezya Yatırımcılar Kongresi’ düzenledi. Time Inc. Şefi  James A. Linen, hedefin geri kalmış ülkelerde hem ülke hem de özgür dünyanın kârını ve çıkarını gözetecek özel şirketler kurmak olduğunu açıkladı. Hâlâ buna devam ediyorlar. Bu nedenle 50 yıl önceki katliamın aydınlatılması ne Endonezya’yı ne de Batı’yı ilgilendiriyor. 

(Çeviren: Semra Çelik)

ÖNCEKİ HABER

Kayıran’ın geçmiş ve bugünle geleceğin lehine hesaplaşması

SONRAKİ HABER

Çin, Suudi petrolüne stratejik yatırım yapma peşinde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...