30 Ekim 2017 13:39

‘Gültan Kışanak ve Fırat Anlı davaları kayyıma kılıf’

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak’ın Avukatı Cihan Aydın, tutuklamanın 'Kayyıma kılıf uydurmak' olduğunu belirtti.

Paylaş

Darbe girişimi sonrası Mecliste kurulan Darbe Komisyonunda konuştuktan sonra döndüğü Diyarbakır’da 25 Ekim’de gözaltına alınarak, 30 Ekim’de tutuklanan ve İçişleri Bakanlığı kararıyla görevden uzaklaştırılarak yerine kayyım atanan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eş Başkanı Gültan Kışanak 1 yıldır Kandıra F Tipi Kapalı Cezaevinde tutuklu. Başka bir soruşturma kapsamında aynı gün tutuklanarak 14 Temmuz’da tahliye edilen Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Fırat Anlı hakkında ise tutuklama kararı bulunuyor. 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde 396 bin 215 seçmenin oylarını alarak yüzde 55.1’lik oran ile Türkiye’nin en büyük 11’inci Büyükşehir Belediyesinin eş başkanlığına seçilen Kışanak, 2012-2016 yılları arasında katıldığı basın açıklamaları, cenaze törenleri, cenazeler için araç tahsis etmek, açılışlara katılmak ve sosyal medya paylaşımları nedeniyle suçlanıyor. Kışanak hakkında, “Örgüt kurma ve yönetme”, “Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız olarak katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama” ve 41 defa “Örgüt propagandası yapmak”  iddialarıyla toplam 230 yıl hapis istemiyle yargılanıyor.
 Anlı ise mezarlık inşaatına yardım ettiği, basın açıklaması ve yürüyüşlere katıldığı gerekçesiyle hakkında 2’şer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis, 31 yıldan 99 yıla kadar hapsi istemiyle yargılanıyor. Şu ana kadar 5 duruşması görülen ve DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel ile birlikte tutuklu yargılanan Kışanak, “Bu dava belediyeye kayyım atamak için hazırlanan ısmarlama bir davadır. Henüz gözaltında olduğumuzda bizim yerimize kayyımlar atandı ve bu da aslında belediyeleri ele geçirmek için yapılan bir saldırı olduğunu bizlere gösterdi” savunmasını yapmıştı.

‘BELEDİYECİLİK FAALİYETLERİ İLE İLGİLİ TEK SUÇLAMA YOK’

 Kışanak ve Anlı’nın Avukatı Mehmet Emin Aktar ve Cihan Aydın, davanın soruşturmasını, yargılamayı ve geldiği aşamayı değerlendirdi. Kışanak ve Anlı’nın birbiriyle bir bağlantısı olmayan iki ayrı soruşturmada eş zamanlı olarak gözaltına alınarak birlikte soruşturuluyorlarmış algısı yaratıldığına dikkat çeken Aktar, “İkisinin de soruşturmaları ayrı savcılarda. Fırat Anlı’nın jandarmada, Kışanak’ın ise emniyette ifadeleri alındı. Kamuoyunda yaratılan algının tam aksine dava ve soruşturmalar ayrı ayrı yürütüldü” dedi. “Kışanak nerede konuşmuş ise suç delili olarak dosyaya konulmuş” diyen Aktar, Kışanak’ın kadın cinayetlerini protesto edildiği mitingde ve 8 Mart’ta yaptığı konuşmaların da suç olarak gösterildiğine dikkat çekti. Aktar, dava dosyasında Kışanak’ın belediyecilik faaliyetlerine dair tek bir suçlamanın bulunmadığının altını çizdi.

‘ALGI OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILDI’ 

 Belediyeye kayyım atanmadan önce bazı basın ve yayın organları tarafından yazılan “Belediye hendek kazdı”, “Belediye araçları cenazelere gönderildi”, “Belediyelerin kaynakları PKK’ye aktarıldı” şeklindeki haberlerle bir algı yaratılmaya çalışıldığını belirten Aktar, bu algı üzerinden bir yurttaşın BİMER’e yaptığı şikayet üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla Diyarbakır Emniyet Müdürlüğünün Kışanak hakkında 3 ay boyunca yürüttüğü soruşturma sonucunda bu iddialara ilişkin tespite rastlanmadığına dair yazı gönderdiğine dikkat çekti.

‘KAYYIMA KILIF BULMAK İÇİN’

 Kışanak ve Anlı’nın avukatlarından ve aynı zamanda Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Avukat Cihan Aydın ise DBP’li belediyelere “Örgüte maddi kaynak sağladıkları” gerekçesiyle kayyım atandığı şeklinde kamuoyuna yansıtıldığını ancak hiçbir DBP’li belediye eş başkanı hakkında söz konusu gerekçe ile soruşturma veya dava açılmadığını vurguladı. Kayyım atamalarının hukuki olmadığını ve tamamen siyasi bir mesele olduğunu dile getiren Aydın, “Kayyıma bir kılıf uydurmak gerekiyordu, bunu da soruşturma ve davalarla yaptılar. Tamamen konjonktürel davalar, hukuksal bir altyapısı yok. Çünkü 2011 ile 2016 dönemleri içerisinde Kışanak ve Anlı’nın katıldığı bütün eylem ve etkinlikler, nerede bir fotoğraf bulmuşlarsa dosyaya koyarak ve suç unsuru saymışlar. Bunları 5 yıl boyunca biriktirmişler” diye konuştu. (Diyarbakır/MA)

ÖNCEKİ HABER

Chomsky: Gazetecilerin tutuklanması demokrasiye darbedir

SONRAKİ HABER

Kavurmacı 'AKP’ye oy verdim' diye tahliye istedi, reddedildi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...