01 Ağustos 2012 17:25

Hayallerinden başka kaybedecekleri bir şey olmayan bilgeler

İnternet’te, Jack Kerouac’ın, 2005’te New Jersey’de bir depoda bulunan “Beat Kuşağı” adlı oyununun ilk kez sahnelenecek oluşunu okuyunca, insan heyecanlanmıyor değil. Fakat haber daha dikkatli okunduğunda, oyunun “10-14 Ekimde memleketi Massachusetts, Lowell’da yazarın 90. doğum yılında Lowell Celebrates Kerouac (Lowell Kerouac&rsquo

Hayallerinden başka kaybedecekleri bir şey olmayan bilgeler
Paylaş
Suzan Demir

Yolda kitabı ile yazıldığı çağda bir çığır aşan ve bununla birlikte birçok tartışmayı da beraberinde getiren yazar “Beat Kuşağı” kitabında da yine yola birlikte çıktığı insanların yaşamanı yansıtıyor.

AMERİKAN RÜYASINI REDEDENLER

Kore savaşının yeni patlak verdiği, Kruşçev yönetimindeki Sovyetler’in uzaya gittiği ve soğuk savaşta Amerika Birleşik Devletleri’ni açık ara yendiği yıllar...

Amerikan Rüyasının, soğuk savaş, komünizm tehdidi, ırkçılıkla beslendiği bu yıllarda bir grup insanın çıkıp da tüm varolanları ve Amerikan rüyasını ellerinin tersiyle itmesiyle başlayan bir kuşağın adıdır “Beat kuşağı”.

Beat kuşağı ilk aşamada Amerika’da bazı şair ve yazarların bir araya gelmesiyle oluşmuş bir topluluk. Bu hareket 1950 ve 60’lı yıllarda altın çağını yaşamıştır. Beat Kuşağı edebiyatta ve eserlerinde, doğaçlama, tutkulu diyalog, açık cinsellik ve uyuşturucu deneyimlerini ve buna bağlı olarak varoluşu işlemiştir. Jack Kerouac bu kuşağın en önemli temsilcilerinden biri sayılırken, aynı zamanda “Beat Kuşağı” terimini de öneren ilk isimdir. Ayrıca Kerouac’ın Yolda kitabı da Beat kuşağının en önemli eserlerden biridir.

NAMI DİĞER YER ALTI SAKİNLERİ

Üç perdelik olan “Beat Kuşağı”nda Kerouac, bir günlük bir yaşam rutinini kaleme alıyor. “Yolda” kitabını okuyanlar ya da Beat Kuşağı’na yabancı gelmeyecek bir gün bu.

Milo, Tommy, Buck ekseninde geçen bu hikayede, kahvaltıya şarapla başlayan bu insanların hayatı ve varoluşu sorgulayan ve öte yandan kısa yoldan para kazanmanın ve bu parayla neler yapabileceğinin hayallerini okuyoruz. Hayallerinden başka kaybedecekleri olmayan bu kişilerin, dibe vuruşunun rutinliği içinde tezahür eden bilgelikleri. Hikaye belli bir konuya sahip değil, yer yer varoluşun tartışıldığı, oradan bir bop melodisinin bozuk tınılarına uzanan hayatın sıradanlığı ve bu sıradanlığın içine gizlenen Hayyam’dan, Baudelaire’den dizeler...

Hikayenin belli bir konuya sahip olmamasının en iyi tanımlamasını Kerouac’ın yine kendisi yapıyor “Oyun dediğin budur işte: Özel bir konusu yok, özel bir anlamı yok, insanlar nasılsa öyle.”

Aslında oyunda isimler farklı olsa da karakterlerin gerçek hayatta kimlere tekabül ettiğini tahmin etmek çok da zor değil. Çünkü  Kerouac’ın “Yolda” kitabını okuyan biri için tanıdık gelecek bu karakterler, Jack Kerouac, Neal Cassidy, Allen Ginsberg’den başkası değildir. Namı diğer yer altı sakinleri...

“Beat kuşağı” için toplamda söylenebilecek en kapsayıcı tanım ise, oyunun Jack Kerouac “Yolda” kitabından bir kesit olduğudur. Benzer, sınır tanımaz ve kalıpları yıkan bir dil ve üslup ve öte yandan karakterlerin gerçek hayattaki sıradanlığı. Beat Kuşağı’nın hikayesi Yolda’nın sadece bir günü tadında.


Beat Kuşağı
Jack Kerouac
Çeviren: Garo Kargıcı
Siren Yayınları
115 Sayfa

ÖNCEKİ HABER

Şemdinli'de savaş ve göç

SONRAKİ HABER

Bir Anadolu kızı: Fahişe Çika

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...