HDK: Suriye'ye müdahaleye karşıyız

‘PROVOKASYON ÇABASI’

“Suriye’nin Kürt illerinde halkın inisiyatifi ele geçirmesi üzerine Başbakan Tayyip Erdoğan’dan arka arkaya tehditkar açıklamalar geliyor. Başbakanın, ‘Eyvallah demeyiz; müdahale ederiz, tampon bölge dahil her şeyi düşünmekteyiz” dediğini aktaran HDK, aynı zamanda bazı gazetelerde atılan “Suriye sınırında PKK kampları” manşetlerinin de gelişmelerin, bir provokasyona çevrilmeye çalışıldığını ifade etti.

NEDEN TAHRİK OLDULAR?

“Peki, Suriyeli Kürtler ne yaptı da, milliyetçi muhafazakar iktidar çevreleri tahrik oldu?​” diye soran HDK, Suriyeli Kürtlerin, çatışmasız bir şekilde kendi yönetimlerini kurmak için adım attıklarını söyledi. Bu adımlar atılırken de Suriyeli Kürtler tarafından Suriye veya Türkiye sınırlarına yönelik tehditkar bir niyet sergilenmediğini vurgulayan HDK, “Kendi kendilerini yöneteceklerini, bunu da Suriye’nin bütünlüğü içinde ve demokratik özerklik yoluyla yapmak istediklerini ilan ettiler” dedi.

‘ÇİFTE STANDART UYGULUYOR’

Suriye’nin kuzeyine yönelik Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarını “çifte standart” olarak değerlendiren HDK, Erdoğan’ın, “Suriye’nin, Irak’ın veya Gazze’nin Sünni Araplarının çilesi söz konusu olduğunda gösterdiği duyarlılığı, Kürtler söz konusu olduğunda göstermediğini” ifade etti. HDK, “Hatta Kürt halkının haklarını alması için mücadele etmesine alerji duyuyor” dedi.

‘İNCİTİCİ BİR YAKLAŞIM’

Hükümet üyelerinin bölgeye ilişkin açıklamalarında, Türkiye’de yaşayan milyonlarca Kürt’ü akıllarından çıkardığını ve bunun da “Irak, Suriye ve İran’da akrabaları olan insanlar için son derece incitici ve dışlayıcı bir yaklaşım” olduğunu belirten HDK, “Bu tutum Türkiye’de yaşayan milyonlarca Kürt insanının vicdanına indirilmiş bir darbedir. Açılmış olan bir yeni yaradır” dedi.

‘MÜDAHALEYE KARŞIYIZ’

“Suriye Kürdistanı’na yönelik bir müdahaleye karşıyız” diyen HDK, açıklamasına şöyle devam etti: “Çünkü bu tutum savaşın derinleşmesi, insanların hayatlarını kaybetmesi anlamına gelecektir. Suriye Kürtlerinin kendi haklarına sahip çıkması ve kendilerini yönetmek istemeleri Türkiye için bir müdahale nedeni olamaz. Böyle bir tutum uluslararası hukuk açısından da kabul edilemez. Bu açıkça işgal olur, Kürt halkına düşmanlık olur.”

Başbakan Erdoğan’ı üslubu nedeniyle bir kez daha uyaran HDK, “Sorumsuz davranışınız birlikte yaşamayı sabote ediyor. Tehditkar açıklamalarınız milyonlarca insanın vicdanını sızlatıyor” dedi.

‘İSTENEN GÖNÜLLÜ BİRLİKTİR’

Açıklamada, “Irak Kürtleri nasıl Bağdat’ın vesayetini kabul etmedilerse, Suriye Kürtleri de Şam’ın vesayetini kabul etmeyeceklerdir. Demokratik, eşit haklara dayalı ve gönüllü birlik ancak bu ülkelerdeki Kürt toplumunun kendisini yönetmesiyle, kendi özerk yönetimlerine sahip olmasıyla sağlanabilir” denildi. (HABER MERKEZİ)

SURİYE’NİN GELECEĞİNE HALKLARI KARAR VERİR

Suriye’nin geleceğine, Suriye halklarının karar vereceğini belirten HDK, son olarak şunları ifade etti: “Suriye Kürtleri düşmanımız değildir, düşman haline de getirilmemelidir. Üstelik sadece Kürtler değil, hangi etnik, inançsal-mezhepsel veya kültürel aidiyete sahip olursa olsun, Suriye’de yaşayan tüm halkların, kendi iradeleri ile yönetilmeye hakları vardır ve demokratik bir Suriye ancak böyle şekillenebilir. Suriye’nin geleceğini bir başka ülke değil, ancak orada yaşayan halklar belirleme hakkına sahiptir.”