İsveçli belediyelerden mektup: Seçilmişler göreve dönmeli

Murat KUSEYRİ
Stockholm

İsveç’te aralarında çok sayıda belediye başkanının da yer aldığı 217 belediye yöneticisi, Başbakan Binalı Yıldırım ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya birer mektup yollayarak tutuklanan Kürt belediye başkan ve yöneticilerinin serbest bırakılmalarını ve görevlerine iade edilmelerini istedi.
“7 Haziran 2015 seçimlerinde HDP’nin gösterdiği başarının ardından AKP iktidarının Kürt politikacılar, insan hakları savunucuları, gazeteciler ve demokrasiyi savunan kesimlere yönelik sınırsız bir kıyım başlattığı” belirtilen mektupta, “Halihazırda 102 belediyenin 84 eş başkanı ve yüzlerce belediye meclis üyesi tutuklu bulunmaktadır. Diyarbakır Belediye Başkanı Gültan Kışanak ve Siirt Belediyesi Eş Başkanı Tuncer Bakırhan bunlardan bazılarıdır” denilerek tutuklu siyasetçilerin 10-20 yıl arası hapis cezasına çarptırılma riskiyle karşı karşıya bulunduğuna dikkat çekildi.

‘HALKIN SEÇTİKLERİ GÖREVLERİNE İADE EDİLSİN’

Kürt siyasetçilerin tüm baskı ve saldırılara rağmen Türkiye’deki çatışmaya barışçıl bir çözüm arayışında olduğuna vurgu yapılan mektupta Türkiye’nin barış sürecini durdurarak Kürt yerleşim birimlerindeki belediyelerdeki olumlu gelişmeleri de durdurduğu belirtildi.

Sorunların baskı ve şiddetle değil diyalogla çözülmesinden yana olduğunu söyleyen imzacılar, “Biz, İsveç belediyelerinde görev yapan siyasetçiler olarak; tutuklu meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını ve halkın seçtiği politikacıların derhal eski görevlerine iade edilmelerini talep ediyoruz” dedi.

‘DEMORASİYE KARŞI İŞLENMİŞ BİR SUÇTUR’

Kampanyanın başlatılmasına öncülük eden ve mektubu kaleme alan Stockholm Belediyesi Başkan Yardımcısı Ann-Margarethe Livh, Evrensel’e konuştu. Halkın seçtiği belediye yöneticileri olarak yine halkın seçtiği belediyecilerle dayanışma içinde olmaları gerekteğine dikkat çeken Livh, “Onların tutuklanması demokrasiye karşı işlenmiş ağır bir suçtur. Türkiye’de olanlar demokrasi ve insan haklarını savunan her kesimin tepkilerine yol açıyor. Belediyeciler olarak Türkiye’de meslektaşlarımızın görevden alınmaları ve tutuklanmalarına sessiz kalamayız” dedi.
Türkiye’de gerçekleşen ağır insan hakları ihlalleri ve tutuklamalara karşı İsveç Hükümeti ve Avrupa Birliği’nin güçlü bir tepki göstermemesini eleştiren Livh, “Türkiye ve Avrupa Birliği arasında sığınmacılar için yapılan anlaşmadan dolayı olanlara sessiz kalınması bir skandaldır. Utanç vericidir. İsveç’in ezilen ve baskı altında olan halklarla dayanışma içinde olma geleneği vardı ama bu gelenekten uzaklaştığını ve gerekli tepkiyi göstermediğini görüyoruz” dedi.

‘YALNIZ DEĞİLSİNİZ’ MESAJI

Belediye yöneticileri ve insan hakları savunucuları olarak Türkiye’deki hak ihlallerine karşı çıkmayı ve demokrasi güçleriyle dayanışmayı sürdüreceklerini vurgulayan Livh, “Yalnız değilsiniz. Her platformda her zaman sizlerin durumunuzu gündeme getiriyoruz” diyerek tutuklu meslektaşlarına dayanışma mesajı gönderdi.