Tütün üreticisi: Meclis bizi duysun, tütünü serbest bıraksın

Malatyalı tütün üreticileri, hükümetin tütün üretimini kısıtlamak istemesine tepkili. Üreticiler, kararın geri alınmasını istiyor.

09 Ekim 2017 02:27
Paylaş

Murat GÜLTEKİN
Malatya

Hükümetin tütün üretimini kısıtlamasına tepki olarak sokağa çıkan ancak karşılarında polisi gören Malatyalı tütün üreticileri, tasarının geri çekilmesini istiyor. Sarmalık tütün üretimini yasaklayan, üreticiye ağır para cezaları getiren torba tasarıya karşı ilk önce Adıyaman’da başlayan tepkiler Malatya ve İstanbul’a sıçramıştı.

Tek geçim kaynağı tütün olan üreticiler hükümete, “Amacımız çocuklarımızın geleceği ve ekmeğimiz. 3-5 tane şirket bizim elimizdeki tütünü alacak, kafasına göre bir fiyat koyacak. Tütünümüzü serbest bıraksınlar” çağrısı yaptı.

'KİMSE BİZİ DİNLEMEDİ'

Ekmeklerinin elinden alınmak istenmesine tepki için seslerini duyurmak istediklerini, polisin sert müdahalesi hakaretlerine maruz kaldıklarını anlatan Kazım Özdal, “Meclis bizim sesimizi duysun, tütünümüzü serbest bıraksın” dedi. Diğer bir üretici Bekir Aktaş da polisin müdahalesine tepki göstererek şunları söyledi: “Biber gazı, gaz bombası, copla müdahale ettiler. Biz ne adam öldürdük ne de suikast yaptık, sadece ekmeğimiz için yürüyüş yaptık. Yetkililerin yanına gittik. Bizi kale almadılar, ne belediye başkanı ne kaymakam ne de ilçe başkanı hiçbiri sorunumuzu dinlemedi. ‘Gidin elinizden ne geliyorsa onu yapın’ dedi. Biz sadece ekmeğimiz için bu yürüyüşe katıldık hakkımızı istiyoruz.”

Üretici Yusuf Bağcı ise, “20 kişi üzerime yürüdü. Vurdular, belimde darp izleri var. Biz bunları hak etmedik” dedi.Hakları olanın verilmesini istediklerini belirten Aktaş, “Bizi yabancı şirketlere mahkum etmesinler. Ekmeğimize dokunmasınlar. Çocuklarımıza bakabilmek için bunu yapmak zorundayız” diye konuştu.

'BİZİ 5 ŞİRKETE MAHKUM ETMEK İSTİYORLAR'

Diğer geçim kaynakları kayısı para etmediği için tütün üretimine başladıklarını anlatan Celal Karakaplan şunları söyledi: “Tütünümüzü de elimizden alıp bizi 5 tane şirkete mahkum etmek istiyorlar. 3-5 tane şirket bizim elimizdeki tütünü alacak, kafasına göre bir fiyat koyacak ister istemez.”

‘2019’DA OY ALAMAZSINIZ’

Doğanşehir ilçesinde oturduğunu, yıllardır tütün ektiğini ve tütün ticaretiyle uğraştığını söyleyen Erdal Özdal ise “Tütün bu ülkede üretiliyor. Avrupa’dan gelen sigarayı 13 liraya satıyorsun. Burada tütün kendi mahsulün olduğu halde, işi 3-5 tane şirkete verip bizi sömürmekle bir yere varamazsınız. 2019 seçimlerinde ne Adıyaman’dan ne de Doğanşehir’den oy alamazsınız. Süleyman Soylu bize bu tütünü serbest edeceğini söyledi. Sen hangi zenginle anlaştın ki bu kadar yoksulu sefalete sürüyorsun” diye konuştu.

Tasarının geri çekilmemesi halinde tepkilerinin artacağı uyarısında bulunan Yusuf Bağcı “Yasak edecekseler sigarayı da yasak etsinler. Sigaralar Amerika’dan geliyor. Bize diyorlar sen bunu yapma aç kal. Bize diyorlar ki fabrikaya köle olun. Kendi köylüsüne destek versin. Her köylü kendi vergisini versin ve resmileşsin. Bizleri 1-2 fabrikanın eline bırakmasınlar” dedi.

Vergi levhaları olmasına rağmen polisin tütünlerine el koyduğunu aktaran Özdal şöyle devam etti: “Tütünün yasak olmadığını halka duyuruyorlar ama halkın ekmeğini elinden alıyorlar. Biz yasal olmayan hiç bir işe girmiyoruz. Benim vergi levham var, yüzde 18 vergi veriyorum. Yüzde 18 vergi vermeye maliyeye gittiğim zaman bana bu tütün parasıdır, bunun vergisini veremezsin bu kaçaktır demiyor. Biz yasal olarak bir yürüyüş yaptık. Bazı arkadaşlarımıza polis ağır hakaretler etti. Copla vurmalar, biber gazı sıkmalar çok oldu. Biz devletten bunu beklemiyorduk. 15 Temmuz gecesinde sokağa çıktık, devlete hiçbir şekilde başkaldırmadık. Devletin bir polisine zerre zarar vermedik. Ama onlar arkadaşlarımız darbettiler.”

'70 YAŞINDAYIM, BAŞKA GELİRİMİZ YOK'

“Kardeşim yaşım 70. Bu işle uğraşıyorum ve bu tütünle geçiniyorum” diyen Mehmet Kula ise, “Evimiz yok kiradayım, başka hiçbir gelirimiz yok. Bize de yazık, yeter bu tütünü elimizde almasınlar bizde Türkiye vatandaşıyız” diye konuştu. Yaşadığı evi gösteren Emin Sarı da, “Yasadığım ev burası 9 kişi bakıyorum. Geçimimizi tütünden sağlıyoruz. Çocuklar evli, torunlarım var. Okula gidiyorlar. Motor aldık, ödeyemedik. Devlet bankası elimizden alacak. Ne yapacağız çocuğumun biri askerden geldi, diğeri gitti. Halim ortada. Tütünü yasaklarlarsa ben çocuklarıma ne yedireceğim. Biz bu tütünü ekiyoruz ama karnımızı doyuracak yemek bile yiyemiyoruz. Ne yapalım söylesinler. Pancar üretin diyorsanız, mazotu ucuzlatın, gübreyi ucuzlatın, pancar ekelim. Buğday 75 kuruş ekmek de 75 kuruş zarar ediyoruz. Gözünüzü şimdi de buna diktiyseniz bu da sizin olsun hepsini alın sizin olsun. Çocuk yapın diyorsunuz yapıyoruz da biz zenginler gibi çocuk yapıp da yüksekokullarda da okutamıyoruz” diye tepkisini dile getirdi.

  • Emin Sarı

Üretici köylü Celal Karakaplan da, Elimizden ekmeğimizi almasınlar. Biz sadece tütün üretiyoruz. Esrar, eroin üretmiyoruz. Her birimizin 5 çocuğu var. Tütün geleceğimizin teminatıdır. Biz tütün ekmesek acımızdan öleceğiz. Her birimizin 2 dönüm arazisi var, başka bir şeyimiz yok. Tütünümüze dokunmayın” dedi.

'PANCAR EKME, FASÜLYE EKME, BİZ NE YAPALIM?'

Fındık üreticisi sıkıntılı, kayısı üreticisi sıkıntılı, domates, salatalık, armut, ayva her neyse ortadan kaldırılıp yok ediliyor” diyen üretici köylü Hasan Kula ise, “ Biz pancar ekmeyelim, biz fasulye ekmeyelim ne yapalım? Devlet bize bir alternatif sunsun. Türkiye cumhuriyeti vatandaşıyız.  Biz ne yapalım. Bizi doğrudan teşvik ediyorlar hırsızlık yap diye. Bizim tütünümüze dokunmasınlar” diyerek tepkisini dile getiridi. Mehmet Dinler ise, “Bizim burada elma yok, fasulye yok  isot yok, salatalık yok, sadece tütün var. Tütünün kilosunu 20-30 liraya veriyoruz. Üretici ne yapıyor, tütünle traktör alıyor. Tütünle yiyecek alıyor. Tütünle şekeri alıyor. Esnafımız tütünle geçimini sağlıyor. Kendi ekmeğimizi kazanıp yeriz, biz kimseye karışmıyoruz. Biz hırsızlık yapmıyoruz. Bu tütünde iki yaşındaki çocuğun hakkı var. Bu yasak olursa biz ne yiyeceğiz? Tütünü serbest yapsınlar. Bizim ellerimizde bir karış kirle yemek yiyoruz, bazıları kravatları takılı takım elbiseleri ile yiyorlar.  Bu tütüne dokunmasınlar” dedi.

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Şişecam işçisi: Bir gün yataktan işsiz kalkmamak için...

SONRAKİ HABER

'Sınavı değiştirmeyin tamamen kaldırın!'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...