07 Ekim 2017 11:21

10 Ekim'de ölen Alı Kitapçı'nın ismi Çankaya'da yaşayacak

10 Ekim katliamında yaşamını yitiren BTS üyesi Ali Kitapçı anısına Çankaya’da yapılan parkın açılışı yapıldı.

Paylaş

10 Ekim katliamında yaşamını yitiren BTS üyesi Ali Kitapçı anısına yapılan park açıldı. Açılışın ardından gerçekleşen panelde, katliamla yüzleşmek için gerçek anlamda dayanışmanın kurulması gerektiği ifade edildi.

10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı'nda yaşamını yitiren Ali Kitapçı anısına yapılan park açıldı. Açılış etkinliği sırasında katliamda ölen diğer 101 kişi de unutulmadı. Açılış sonrası gerçekleşen panele KHK ile ihraç edildikten sonra Yüksel Caddesi'nde direnişe başlayan Veli Saçılık, yine KHK ile ihraç edilen akademisyenler Nuray Türkmen, Dinçer Demirken, IŞİD davaları avukatı Nuray Özdoğan, 10 Ekim Barış ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun ve Anarşit yazar Gazi Bertal konuşmacı olarak katıldı, moderatörlüğü ise KHK ile ihraç edilen akademisyen Süreyya Karacabey yaptı.

Veli Saçılık, katliam sırasında ve 1. yıl anmasında polisin attığı gazi hatırlatarak, "Açık seçik yasal mermisiyle aramızda dolaşan katiller var" dedi. Saçılık, 10 Ekim sonrası yeterli mücadele edemedikleri için kamuda KHK ihraçlarının yaşandığını söyleyerek, "İşkenceler açık ve seçik yapılır hale geldi. İşkenceyi an be an fotoğraflayarak gözümüze sokuyorlar. Bu bir iklim bu iklime karşı durabilmek gerekiyor" diye vurguladı.

'YENİ BİR DAYANIŞMA'

Akademisyen Nuray Türkmen, dayanışma kavramı üzerine konuşarak, "Sol dayanışma açısından vazgeçilemez bir ilişki biçimi olarak bir güzelleme düzmenin anlamı yok. Solun tarihsel olarak gerçek anlamda dayanışma biçimi yok. Mevcut sol dayanışma biçimi bürokratik bir dayanışma ve bunun kendisi hiyerarşik bir dayanışma oluyor. Sağ ideolojinin yardım severlik ilişkisinin bir türü yaşanıyor. Bu kurumsal dayanışma ilişkisini elimizin tersiyle itip, formel ve bürokratik olmayanı çağırmak gerekiyor" dedi.

‘MEVCUT DEVLET HUKUK VE ADALETİ GÖMDÜ’

Akademisyen Dinçer Demirken, devlet-hukuk ve adalet üzerine değerlendirmede bulunarak, "Umut var ne olabilir diye düşündüm. Mevcut devlet hukuk ve adaleti gömdü. Devlet bir enkaz durumda. Devletin çete hali olarak bildiğimiz ur topluma hakim durumda. Burjuvazinin tanımak zorunda kaldığı insan hakları ayaklar altında. Buna karşı sağım hiyerarşik haldeki dayanışma ilişkisini tersine çevirerek, ortak verilen bir kararla yeni bir dayanışma ilişkisi oluşturmak. Yeni bir hukuku ancak böyle kuracağız" diye belirtti. Avukat Nuray Özdoğan, IŞİD katliamı davaları hakkında bilgilendirmede bulunarak, "Bir birini izleyen dosyalar ve devlete dair çok şey dökülüyor. Döküldükçe direnişle karşılaşıyoruz" diye dikkat çekti.

'10.05'TE DOĞAN FARKLILIKLAR BİR ARADA'

10Ekim Derneği Başkanı Mehtap Sakinci Coşgun, katliamın ikinci yıl dönümünün yaklaştığını hatırlatarak," Bu mücadele geride kalanların yaşamının mücadelesi. Biz 1,5 yıldır büyük şeyler yapıyoruz. En basit deyimiyle hayatını kaybeden onlarca insanı tek amaç doğrultusunda bir araya getirdik. Türkiye'de farklı düşünceden, kimliklerden herkesin bir çatı altında bir araya gelebildiğini gördük. Farklı bir dayanışma 10 Ekim günü saat 10. 05'te doğmaya başladı" diye dikkat çekti. Yazar Gazi Bertal ise Alı Kitapçı ve onun sendikacılığı üzerine yaptığı konuşmasında," Ali bağlamında sendikalizmi anlatmak 200 yüz yıl öncesini anlatmak demek. Ali çok iyi kahkaha atar ve insanları çok iyi coştururdu. Alı kendisinden başka birisini ikna edemedi, anarko sendikalizm onunla kalacak gibi. Fakat ille anarko sendikalizm yapılacak diye bir tutumu da yoktu" diye anlattı. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Kamu emekçisinin zammı, almadan eridi

SONRAKİ HABER

TV 10 emekçileri bir yıldır adalet bekliyor