06 Ekim 2017 01:34

MESS grup sözleşmesinde ilk oturum: Sonucu işçi belirleyecek

Türk Metal, Birleşik Metal-İş ve Çelik-İş’te örgütlü yaklaşık 140 bin metal işçisini kapsayan MESS grup sözleşmesinde ilk görüşme yapıldı.

Paylaş

Türk Metal, Birleşik Metal-İş ve Çelik-İş’te örgütlü 140 bin civarı metal işçisini kapsayan MESS grup sözleşmesi kapsamında ilk görüşme dün sektörde en çok üyeye sahip Türk Metal’le yapıldı. İlk görüşmede idari maddelerden 16’ı aynı şekilde kabul edilirken, bir sonraki toplantının 12 Ekim’de yapılması kararlaştırıldı. Birleşik Metal-İş ise MESS ile bugün masaya oturacak. 

Sendikacılar görüşme masasına otururken Türk Metal üyesi işçiler ise sendikanın Genel Başkanı Pevrul Kavlak’ın daha önce dile getirdiği “Sözleşmede son söz bizim” açıklamasına tepkili.  Onayları alınmadan sözleşmeye imzalanmamasını isteyen işçiler, “Biz mücadele etmeden taleplerimizi karşılayan bir sözleşme imzalanamaz” diyerek komitelerin kurulması çağrısında bulundu. 

BEKLERSEK YİNE BİZ MAĞDUR OLURUZ

Evrensel'e konuşan bir Ford Otosan işçisi, işçilerin çoğunun taslakta yer alan zammın alınmaması halinde tepki göstereceğini söylediğini aktararak “Hal böyle olunca ‘Bekleyelim, görelim. Türk Metal yanlış yapmaktan çekinir’ diyorlar. Ama hiçbir şey yapmadan, sadece Türk Metal ve MESS’in tutumunu bekleyerek geçirirsek bu süreci, kötü bir sözleşme ile karşılaştığımızda hemen birliği sağlayabilir miyiz? Şimdiden ensenizdeyiz, her adımınızı takip ediyoruz demezsek yine biz mağdur oluruz” uyarısında bulundu. İşçilerin birlikte hareket edebilmesinin yollarının bulunması gerektiğini ifade eden işçi, bunun yapılmaması halinde bu sözleşmenin de geçen sözleşmeler gibi hüsranla biteceğine işaret etti. 

Metal direnişini hatırlatan bir başka Ford işçisi de “O zaman sözcülerimiz vardı, her hattan seçilmiş. Her kararı birlikte alıyorduk. Tabi ki direniş alanındaki gibi rahat olmaz. Öyle kolayca sözcü seçemezsin. Ama şunu yaparsın; kendi bölümünde güvendiğin işçilerle yan yana gelebilirsin. Sen bir araya gel, konuş, tartış. Zaten ne yapacağına karar verirsin. Önce komiteni kuracaksın, taslağı konuşacaksın, kırmızı çizgilerini belirleyeceksin” diye konuştu.  

İŞÇİ TEMSİLCİLERİ GÖRÜŞMELERE KATILMALI

Bursa’dan Renault işçisi de “Söz, yetki, karar bizde olmadığı sürece istediğimiz sözleşmeye imza atamayız. Yoksa geçmişteki bütün sözleşmelerde olan söylemlerle çıkarlar karşımıza, ‘Şöyle mücadele ettik böyle oldu, MESS’le bunları kazandık, hepimize hayırlı olsun’ deyip süreci kapatma yoluna giderler. Bu sözleşmenin eski sözleşmeler gibi olmaması bizlerin elinde. Çünkü bizim 13 günlük bir direniş deneyimimiz var. Kendi aramızda kurmuş olduğumuz birlik sayesinde birçok şeye müdahale ettik” dedi. OHAL ve grev yasaklarını hatırlatarak sözleşmeye daha zor şartlar altında girdiklerini hatırlatan işçi, şunları söyledi: “Ama bu yasağa rağmen işçinin eylemleri bastırılamadı. Bütün bunları bilerek ve en başta kendimizden başlayarak, bölümlerimizdeki arkadaşlarımızı hazırlamalıyız. İstenen zammı anca böyle alırız. Ses etmezsek, sürece dahil olmazsak yüzde 38’in yarısına belki daha da aşağısına imza atarlar. Tekrar aynı sıkıntıları yaşamak istemiyorsak geçmişteki deneyimlerimizden yola çıkarak kendi temsilcilerimizi seçmeliyiz. Sözleşme görüşmelerinde bizim içimizden çıkan bir iki arkadaş olmalı ki gerçekte ne olup bitiyor biz de bilelim. Görüşmelerde ne yaşanıyorsa ne konuşuluyorsa, işçinin onayına sunulmadan hiçbir maddenin imzalanmayacağını sürekli dillendirmeliyiz, fabrikada baskı oluşturmalıyız.” 

GREV OLMADAN ZAM ALINMAZ

İstanbul Beylikdüzü Arçelik’te çalışan bir işçi de “Türk Metal Genel Başkanı Pervul Kavlak masaya vurup ‘Son sözü ben söyleyeceğim’ diyerek son noktayı koydu. Hani birlikte hazırlıyorduk taslağı, hani demokratik olacaktık? İşçiler masaya yumruğunu koymadan, MESS bize bir şey vermez.  Pervul Kavlak önceki sözleşmelerde de çok attı tutu sonra karşımıza çıkıp ‘Yüzde 7’ye imza attık, zafer kazandık’ açıklaması yaptı” hatırlatmasını yaptı. Sözleşmeden en az 500-600 lira zam beklentisi olduğunu dile getiren işçi, devam etti: “Sendikanın taktiği belli: ‘İlk 2 ay görüşme süreci ki ilk ayında masaya bile oturamadılar. Sonrasında anlaşamadık, grev kararı aldık, hadi düdük çalalım. Elimizden geleni yaptık ama olmadı, yüzde 10 aldık, Allah bereket versin...’ Böyle bir sonucu kabul etmiyoruz ve bunu değiştirmek bizim elimizde. Sendikamızı sıkıştıracağız, grev olmadan bu yüzde 38’lik zam olmaz. Sendikacılara bırakmadan şimdiden grev komitelerini kurmak zorundayız. MESS’e karşı elimizdeki tek güç, üretimden gelen gücümüz.”

ZAMMI ALMAK BİZİM ELİMİZDE

Ankara’da bulunan ve 2015 metal direnişine katılan bir Türk Traktör’den işçi ise “Türkiye’nin en büyük metal işletmeleri greve çıktı. Çoğu yerde talepler kabul edildi. Tüm işçilere ikramiyeler dağıtıldı. Bunu yapan bizlerdik. Şimdi de bu zammı almak bizim elimizde” diye konuştu. 

İzmir’de kurulu CMS’de çalışan işçi ise jant sektörünün en gelişkin fabrikası olmasına rağmen ücretlerin düşük olduğunu söyledi. İşçi “Metal işçileri olarak yapmamız gereken, patroncu sendikalara inanmak yerine birlik, beraberlik içinde haklarımız için mücadeleyi yükseltmektir. Bizler kimsenin cebindeki parayı istemiyoruz. Emeğimizle yarattığımız değerin adaletli bir şekilde pay edilmesini istiyoruz. Bu sözleşme dönemini kendimize dönüm noktası olarak görüp, hakkımız olan sözleşmeyi yapabilmek için birlik olmalıyız” çağrısında bulundu. 

Çerkezköy’de bulunan B/S/H fabrikasından bir işçi, taslağın genel olarak olumlu bulunduğunu belirterek “Ancak biz taslağa değil imzalana bakarız. Ama asıl soru; hakkımızı nasıl alacağız? Şimdiye kadar sendika ile patronlar sözleşmeleri, al gülüm ver gülüm imzaladılar. Sonuç ortada! Beş milyon mal üretiyoruz ama asgari ücret alıyoruz. Bu durumun değişmesi lazım. İstediğimiz zammı ancak biz alırsak alırız! Türk Metal geçen dönem yapılan eylemler sayesinde, işçiye şirin gözükmek için taslakta bize danıştı. Eğer biz ipin ucunu bırakırsak eski Türk Metal geri gelecek” dedi. Beklemeden komiteleri kurarak birleşmek gerektiğini ifade eden işçi, “Her bölüm ve bantta duyarlı arkadaşlar bir araya gelerek diğer işçileri bu birliğin içine katmalıyız. Biz ne kadar yaparsak her şey o kadar olacak” diye konuştu. 

İzmir’den bir İDÇ işçisi ise Türk Metal’in zam istediğini ancak arkasında durup durmayacağını ileriki günlerde göreceklerini belirterek “Alınmayacak bir oran değil. yüzde 38’le girip yüzde 10-15’e bağlayamazlar. MESS de fabrikalardaki tepkiyi biliyor. Görüşmeleri uzatacaklar diye düşünüyorum” dedi. Bir başka İDÇ işçisi ise Türk Metal’in de MESS’in de merkezini Renault’ya kurduğunu belirterek “Onlar ne derse o olacaktır. Başkan da oraya çadır kurdu hiç ayrılmıyor. Bizim fabrikalara gelip gittiği yok. Orayı takip ediyoruz” dedi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)


BİRLEŞİK METAL-İŞ MESS’LE BUGÜN GÖRÜŞECEK 

MESS grup sözleşmelerinde yapılan görüşmeler bugün Birleşik Metal-İş Sendikası ile sürecek. Sendika üyesi işçilerle görüşmelerden beklentilerini konuştuk. 

Mersin’de kurulu Çimsataş’tan bir işçi, ağır sanayide çalışmalarına karşın işe giriş ücretinin asgari ücret seviyesinde belirlenmesinin sıkıntılı olduğunu söyledi. Gece çalışması farkının yetersizliğinden yakınan işçi, 60 saat gece çalışması farkı olarak sadece 38 lira aldıklarını dile getiren işçi, “Taslakta bu ücrete yüzde 15 zam isteniyor. Çevremizde saat ücretine 2.5 lira fark alan işyerleri var. Benzer fabrikalarda 250 lira ve üstü yansırken biz 38-40 TL gibi komik rakamlar alıyoruz” dedi. İşçi zam için sadece sendikacılardan beklenti içinde olan arkadaşlarına uyarıda bulundu: “Sen mücadelesini vermezsen kimin umurunda. Sözleşme geldi kapıya dayandı. Örgütlü davranarak, birlik olarak sendikal bürokrasiye bırakmadan emeğimize ve alın terimize sahip çıktığımızı hissettirmemiz gerek. Bazı arkadaşlarım sözleşmenin çok çetin geçeceğini söylüyor. Katılıyorum bu olağanüstü hal gölgesinde bir sözleşme olacak, ama biz birlik olur direnirsek iyi bir sözleşme olacağına inanıyorum. Toplusözleşme taslağında yazan talepler azdır çoktur bir yana. Ama yazılanları sendikacılar almayacak, biz gücümüzü gösterirsek alabileceğiz!”

Gebze’de bulunan Kroman fabrikasından bir işçi de “Bu kadar beklenti ve iddianın ortaya konduğu ama hiç bir hazırlığın, çalışmanın, planın olmadığı bir süreci yaşıyoruz” eleştirisinde bulundu. Hükümet ve MESS üyesi patronların birlikte hareket ederek işçileri ezmenin planlarını yaptığına dikkat çeken işçi, “Geçmişte bir çok şeyi yerinde ve zamanında yapmadığımız için bu durumdayız. Hem ileri işçiler, temsilciler, sendikalar ve biz metal işçileri olarak önümüze planlar koyarak çalışmanın içerisine girmeliyiz. Geçmiş tecrübelerin ışığında hareket edersek metal işçilerine yakışanı yapmış oluruz” dedi. 

Gebze’de bulunan ZF Sachs’tan bir işçi de “Biz işçilerin gözü kulağı bu toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde. Daha TİS görüşmeleri başlamadan bir çok şeye vergi zamları getirildi. Şimdi o masada sendikaların açıklamış olduğu taslaklardan geri adım atmamalarını bekliyoruz. Biz işçiler de bu süreçte daha güçlü bir şekilde ve birlikte mücadele edeceğimizi bir kez daha söylemek istiyoruz” dedi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)


MESS ‘REKABET KOŞULLARI’ DEDİ

Sözleşme görüşmelerine ilişkin patron sendikası MESS’ten de açıklama geldi. MESS Başkanı Kudret Önen, sözleşme görüşmelerinin otomotiv ana ve yan sanayi, demir-çelik-döküm, beyaz eşya ile diğer metal sektörlerinde faaliyet gösteren lider şirketlerin içinde yer aldığı 180 işletmede 130 bin işçiyi kapsadığını bildirdi. Türkiye ihracatının yüzde 27’sini, imalat sanayinde toplam cironun yüzde 24’ünü, metal sanayi sektörü istihdamının yüzde 12’sini MESS üyesi şirketlerin gerçekleştirdiği bilgisini veren Önen, “Bütün vatandaşlarımıza, ülkemize karşı sorumluyuz. Yıllardır el birliğiyle, işimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Karşılıklı özveriyle, diyalog yoluyla işimize, sektörümüze ve ülkemize sahip çıkıyoruz” dedi. Rekabet gücünün korunmasının ‘iş barışıyla’ sağlanabileceğini savunan ve “İşte Barış Dünyayla Yarış” dediklerini aktaran Önen, “Böylesine kritik bir dönemde, üretimde verimliliği artırmak için iş birliği içerisinde çalışmalı, uyum ve beraberliğimizi daha da güçlendirmeliyiz. Toplu görüşme sürecini ortak akıl, sağduyuyla tamamlamanın; çalışma barışına, huzura ve refaha katkı sağlayacağına inanıyorum” dedi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)


İSDEMİR’DE UYUŞMAZLIK TUTULDU

İskenderun Demir Çelik Fabrikaları (İSDEMİR) ile Çelik-İş Sendikası arasında 2 aydan bu yana yürütülen toplusözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. Sözleşmede uyuşmazlık tutanağı imzalanarak ara buluculuk sürecine girildi. 3 bin 165 işçiyi kapsayan TİS görüşmeleri 2 Ağustos’ta başlamıştı. (HATAY)


SENDİKALARIN TİS TASLAKLARI

MESS Grup toplusözleşme görüşmeleri 117 bini Türk Metal üyesi olmak üzere, Türk Metal, Birleşik Metal-İş ve Çelik-İş üyesi 140 binin üzerinde işçiyi doğrudan ilgilendiriyor. Sözleşme sonuçları ise sendikal örgütlenmenin olmadığı diğer metal fabrikalarını da etkiliyor. Merkezinde otomotiv işçilerinin olduğu sözleşmeye ilişkin sendikaların açıkladığı taslaklar şöyle: 

TÜRK METAL

Türk Metal’in 2 yıllık sözleşme taslağında, ilk altı ay için ücret dengesizliğini gidermek için önce yüzde 6,69 oranında “çekme” uygulaması isteniyor. Çekme uygulamasının ardından sendika üyesi tüm işçilerin ücretlerine 1 lira 75 kuruş (1,75 TL) seyyanen zam talep edilen taslakta, ücretlere her kıdem yılı için 15 kuruş (0,15 TL) ‘kıdem zammı’ isteniyor. Türk Metal bu uygulamalarla ilk altı ay için ücret artış oranının yüzde 38,28’e ulaştığını söylüyor. İkinci, üçüncü ve dördüncü altı aylık dilimler için ise enflasyon artı 2 oranında zam talep ediliyor. Türk Metal’in taslağında diğer talepler ise şöyle yer aldı: “Tamamlayıcı sağlık sigortası, iş sürelerinin denetimi, 30 günlük kıdem tazminatının korunması, Pazar gününün haftalık tatil ünü olarak belirlenmesi, yüzde 15’lik posta başı tazminatı, sosyal haklarda yüzde 40’lık iyileştirme, bayramlarda yüzde 200 fazla mesai ücreti, banka promosyonu.”

ÇELİK-İŞ

Çelik-İş Sendikasının taslağı, Türk Metal Sendikasının taslağı ile hemen hemen aynı. Önce işe giriş yılına göre işçi ücretleri bir seviyeye çekilmesi ardından saat ücretlerine 1.80 lira seyyanen zam isteniyor. Son olarak da her kıdem yılı için 15 kuruş zam talep ediliyor. İki sendika arasındaki tek fark Çelik-İş’in Türk Metal’in saat ücretine istediği seyyanen artışın 0.5 kuruş daha fazlasını talep etmesi. İki yıllık sözleşme taslağında 2, 3 ve 4’üncü altı aylık dilimler için yine Türk Metal’in sözleşmesinde olduğu gibi enflasyon artı yüzde 2 zam isteniyor. 

BİRLEŞİK METAL-İŞ

Birleşik Metal-İş’in 2 yıllık taslağında ise öncelikle en düşük saat ücretinin 9 liraya çıkarılması isteniyor. Yeni işe giriş ücreti olarak da asgari ücretin yüzde 15 fazlasının belirlenmesi talep ediliyor. Metal işçilerinin yüzde 25’inin 1-3 yıl arası genç işçilerden oluştuğuna dikkat çeken Birleşik Metal-İş, bu nedenle saat ücretlerine seyyanen artışı daha fazla tutarak 2,40 lira belirledi. Kıdem zammı olarak ise toplamda 1,50 lirayı geçmemek koşuluyla her kıdem yalı için saat ücretine 10 kuruş artış talep edildi. Ortalama ücret olarak 30,47’yi bulan teklifin, ilk altı ay için ücret karşılığı 695 lira. 2. altı ay için enflasyon artı 2 puan, 3. altı ay için yüzde 6 (Enflasyonun yüzde 6’yı geçmesi durumunda enflasyon oranı kadar ücret zammı yapılacak), 4. altı aylık dönemde ise enflasyon artı 2 puan artış istendi. 

Sosyal haklarda artış istenen taslakta, çalışma sürelerinin ücretler düşürülmeden haftalık 45 saatten 37.5 saate indirilmesi yer alıyor. Kiralık işçiliği engelleyen maddelerin konulduğu taslakta, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün kadın işçilere, 3 Aralık Dünya Engelliler gününün de engelli kadrosunda çalışanlar için ücretli izin günü olması isteniyor. Taslakta vergi dilimlerine ilişkin de talep yer alıyor: “İşçiler, bazı zam dönemlerinde neredeyse hiç zam alamamakta, alınan ücret zamları vergi dilimlerinin değişmesi nedeniyle devlete vergi olarak kesilmektedir. Bu nedenle, yüzde 15’i aşan gelir vergisi ödemelerinin işveren tarafından üstlenilmesi teklif edilecektir.”

ÖNCEKİ HABER

Dicle Üni.'de 100 işçinin işten atılması muamması sürüyor

SONRAKİ HABER

Bakan Şimşek, vergileri 'silahla' kabul ettirmeye çalışıyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa