Pembe tabloyu çizenler kara tablonun sorumlusu

Başbakan Binali Yıldırım’ın ILO toplantısında yaptığı konuşmada sendikal hak ve özgürlüklerin kullanılmasına ilişkin pembe tablo çizmesine, sendikalar tepki göstermeye devam ediyor. Sendikalaşan işçilerin işten atılması karşısında patronlar ve Hükümetin iş birliği içerisinde olduğunu belirten sendikalar, bu durumu değiştirmenin yolunun ise işçi sınıfının mücadelesinden geçtiğine dikkat çekti.

ILO 10. Avrupa Bölge Toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, ülkede sendikal hak ve özgürlüklerin kullanılmasına ilişkin pembe bir tablo çizmiş ve ‘Sendikalaşmaktan, örgütlü olmaktan korkmayın’ demişti. Konuyla ilgili DİSK/Gıda-İş tarafından yapılan yazılı açıklamada, “ILO 10. Avrupa Bölge Toplantısı Türkiye’de işçi haklarının sürekli geriye gitmesi ve demokrasi karnesindeki sıkıntılar nedeniyle boykot edildi. Uluslararası düzeyde boykot edilen ILO Avrupa  bölge toplantısına Türkiye’den sadece sermaye ve patronlar ile iş birliği halindeki sendikalar katılıyor” denildi.

ÖRGÜTLENME HAKKI ENGELLENİYOR

Başbakan Binali Yıldırım’ın yaptığı konuşmaya dikkat çekilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Ülkemizde hakkını aramak için sendikalaşma mücadelesi veren ve patronlar tarafından işten atılan işçiler bu iddiaların hiçbir gerçekçiliğinin olmadığını bizzat yaşayarak biliyor. Başbakan bu boş iddiaları sıralarken, DHL Express’te, AKKİM’de ve Kod-A Bilişim’de işçiler, sendikalı bir şekilde işyerine dönmek için direnişlerine ve mücadelelerine devam ediyordu. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Sendikalaşma mücadelesi veren işçiler patronlar tarafından kapının önüne konuluyor ve hükümet ise denetim bir yana dursun çıkardığı emek düşmanı yasalar ile de tamamen sermayedarlara hizmet ediyor. Sendikal barajlar, toplusözleşme yasasındaki antidemokratik uygulamalar, işçi ve emekçilerin örgütlenme özgürlüğünü engelliyor.”

OHAL’DE 5 GREV YASAKLANDI

AKP Hükümetinin, iktidara geldiği 2002’den bu yana onlarca grevi yasakladığı hatırlatılan açıklamada, “OHAL’i sermayedarlar ve patronlar için kullandıklarını, yatırımcılar toplantısında bizzat kendisi söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti, OHAL döneminde tam 5 grevi yasakladı. Kiralık işçilik, zorunlu BES, Varlık Fonu gibi emek düşmanı uygulamalar yine OHAL ile hayata geçirildi. Çizilen pembe tablonun dışında işçiler ve emekçiler, kölelik koşullarında çalışıyor, sefalet içinde yaşıyor. Bu durumu değiştirmek için harekete geçen işçiler de patronların ve hükümetin el ele vermesi ile eziliyor. Örgütlenme ve sendikalaşma hakkı, dünya işçi sınıfının büyük mücadelesi ile kazanılmıştı. Bugün de Türkiye’de işçi ve emekçiler, hakkı olanı yeniden kazanmak için tıpkı 2015 yılındaki metal işçileri gibi fiili ve meşru mücadelesine devam ediyor. Bu karanlık tabloyu değiştirecek olan güç ise yine Türkiye işçi sınıfının elindedir!” denildi. ,

GERÇEKLER VE SÖYLEMLER ARASINDA DERİN UÇURUM

Başbakan Binali Yıldırım’ın ILO toplantısındaki konuşmasına ilişkin açıklama yayınlayan TÜMTİS de ‘Gerçekler ve söylemler arasında derin uçurum’ dedi.

Açıklamada, “Sendikamızın son dönemde karşı karşıya kaldığı sorunlar, engeller bile başbakanın gerçek durumla uyuşmayan bir söylemde bulunduğunu kanıtlamaktadır. Sendikamızın Ankara şube yöneticileri ‘Üye işçilerin sayısını çoğaltmak, bu şekilde aidat gelirlerini artırmak’ suçunu işledikleri gerekçesiyle 22 aydan 6 yıla varan cezalara çarptırılmış ve 7 aydan beri cezaevinde tutuklu bulunmaktadır. Üstelik de şube yöneticilerimize ceza veren hakimler FETÖ soruşturmasından görevden el çektirilmiş ve 3’ü bu soruşturma kapsamında tutuklanmıştır. DHL Express Kargo’da sendikalı oldukları gerekçesiyle sendikamız üyesi 9 işçi işten atılmıştır. İşten çıkarılan işçiler bu işyeri önünde 79 günden beri bekleyişini sürdürmektedir. Yine, Gaziantep Babacanlar Kargo’da sendikamız üyesi 9 işçi işveren tarafından darbedilerek işten çıkarılmış, işten çıkarılan sendika üyesi işçilerin yerine kaçak Suriyeli işçi çalıştırılmış, darp raporu alan işçilerin şikayetlerine rağmen işveren hakkında hiçbir işlem yapılmazken, işverenin bu haksız ve hukuksuz saldırısına karşı işyeri önünde basın açıklaması yapan Genel Başkanımız ve destek veren sendikacılar hakkında soruşturma başlatılmıştır. Bütün bunlar Başbakanın ‘Örgütlü olmaktan korkmayalım’ dediği Türkiye’de yaşanmıştır” denildi. 

BAŞBAKAN SAMİMİ İSE...

“Başbakan eğer söylemlerinde samimi ise öncelikle sendikal hak ve özgürlükler önündeki engellerin kaldırılması için adım atmalı” denilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “Antidemokratik uygulamalara son verilmelidir. Sendikal nedenle, haksız bir şekilde işçi çıkarmak yasaklanmalı, işçiler özgürce sendikalara üye olabilmelidir. Sendikacılara yönelik baskılara son verilmeli, cezaevindeki şube yöneticilerimiz serbest bırakılmalıdır.”

EREN ENERJİ İŞÇİLERİ, BAŞKBAKAN'I DİRENİŞ ALANINA ÇAĞIRDI

Başbakan Binali Yıldırım’ın Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) İstanbul toplantısında sarf ettiği “Sendikalaşmaktan, örgütlenmekten korkmayalım” sözlerine Zonguldak’ta DİSK/Enerji-Sen’e üye oldukları için işten atılan Eren Enerji işçiler tepki gösterdi. “Korkmadık, anayasal hakkımızı kullandık ancak başta işverenlerin baskı ve tehditleriyle karşı karşıya kaldık” diyen işçiler, Yıldırım’ı direniş alanına çağırdı.

İşçiler adına konuşan DİSK/Enerji-Sen Genel Sekreteri Süleyman Keskin, “Korkmadık, anayasal hakkımızı kullandık, sendikalı olmaya çalıştık. Ancak başta işverenlerin idari amirleri tarafından her türlü baskı ve tehditle karşı karşıya kaldık. Yine korkmadık, anayasal hakkımızı istemekte ısrar ettik. Ancak netice itibariyle 13 tane işçi arkadaşımız bu mücadelenin sonunda işten atıldı” dedi.

Başbakan Yıldırım’a seslenen Keskin şöyle devam etti: Haberiniz var mı bilmiyoruz ama 'Korkmayın' dediğiniz işçilerin hepsi sendikal haklarını talep ettikleri için tek tek işverenler tarafından kapının önüne konuluyor. 'Korkmayın, anayasal hakkınızı' kullanın dediğiniz işçilerin hepsi baskı ve tehditlerle her gün karşı karşıya kalıyor. Tüm bunlara rağmen biz direniyoruz. Biliyoruz ki bu mücadelenin sonunda da direnerek kazanacağız. Korkmamanın bir adımının da bu olduğunu düşünüyoruz.

İşçilerin her cuma 16.15’te Eren Enerji önünde eylemde olduklarını söyleyen Keskin, Yıldırım’ı direniş alanına çağırarak şunları söyledi: İşçiler, korkmamaya da devam ediyorlar. Her Cuma günü Eren Enerjinin kapısında işlerine geri dönme mücadelesi veriyorlar.  Tüm dosta ve düşmana seslerini duyurmaya çalışıyorlar. Buyurun, sizi de bekliyoruz bu kapıya. Korkmadığımızı herkese göstermiş olalım.  (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

ILO toplantısı boykotla başladı: Boş salona boş laf

Eren Enerji'deki işçi kıyımı protesto edildi