02 Ekim 2017 10:50

Avukatları: Demirtaş cezaevinde de susturulmak isteniyor

Avukatları HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın davalarında bizzat bulunmak istediğini ifade etti.

Paylaş

Edirne F Tipi Cezaevinde tutuklu bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatları Diyarbakır’da yaptıkları açıklamayla Demirtaş’ın yargı sürecine ilişkin bilgi verdi. Basın toplantısına Demirtaş’ın avukatları Mahsuni Karaman ve Aygül Demirtaş ile HDP Diyarbakır İl Eş Balkanı Cabbar Laygara ve Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Sertaç Buluttekin katıldı.

Avukat Mahsuni Karaman, “Sayın Demirtaş hakkında 1’i tutuklu, 31’i tutuksuz olmak üzere toplam 32 adet dava açılmıştır. Tutuksuz yargılandığı davaların bir kısmının kendi aralarında birleştirilmesi nedeniyle halen 21 adet dava değişik illerde görülmeye devam etmektedir. Demirtaş, yargılandığı tüm dava dosyalarında, adil bir yargılanmanın gerçekleşmesinin yegane yolunun tüm mahkemelerde bizzat hazır bulunup savunma yapmaktan geçtiğini ısrarla belirtmiş ve SEGBİS ile savunma yapmayacağını her fırsatta dile getirmiştir. Bizzat hazır bulunarak savunma yapma talebi, Ankara 35, Ankara 10, Diyarbakır 4 ve Şırnak 1. Asliye Ceza Mahkemeleri tarafından kabul edilmiş ancak bugüne kadar bu kararlar doğrultusunda Demirtaş, hiçbir duruşmaya getirilmemiştir” dedi. 

Demirtaş’ın duruşmalara getirilmemesi nedeni olarak genel olarak, “tanınmış bir kişi, geniş bir çevreye sahip oluşu, yargılanma gideri ve güvenlik” gibi idari karalar olduğunu söyleyen Karaman, “Bir dosyada ise, sevk sırasında kendisine kelepçe takılmak istenmesi ve kendisinin de bunu kabul etmemesi nedeniyle duruşmaya getirilmemiştir. Bu konuda keyfi bir durum söz konusudur. Bunları öne sürmek hukuki değildir. Bir ilde bulunan mahkemelerden biri duruşmaya getirilme kararı verirken, aynı ilde farklı bir mahkeme ‘güvenlik’ gerekçesini öne sürebiliyor” dedi. 

‘HUKUKİ KILIF UYDURULUYOR’

Demirtaş’ın SEGBİS ile duruşmalara katılmama tavrını dair da konuşan Karaman şunları kaydetti: “Demirtaş, yargılandığı tüm dosyalara beyanda bulunmuş, SEGBİS’in hukuka aykırılığını ileri sürerek duruşmalarda bizzat hazır bulunma taleplerinde bulunmuştur. Hemen tüm mahkeme ve hakimliklerce gönderilen SEGBİS talimatlarına müvekkilin uymaması nedeniyle, bir kısım Mahkeme ve hakimlerce “SEGBİS odasına zorla getirme” şeklinde absürd sayılabilecek kararlar verilmiştir. KHK ile yapılan bu değişiklik, CMK 196. Maddesinin SEGBİS ile ilgili uygulama alanını genişleten ve müvekkille ilgili yürüyen yargılamalarda, müvekkilin savunmasının SEGBİS ile alınması istemine hukuki kılıf yaratmaktan başka bir anlam taşımamaktadır. Bir hususun, yasa veya KHK yolu ile mevzuata konulması, onu asla hukuki kılmaz. Müvekkilin SEGBİS ile duruşmalara katılmaması nedeniyle son olarak yargı eliyle geliştirilen ve adeta hukuksal şantaj niteliğinde olan bir husus da şudur: Müvekkilin SEGBİSE katılmaması halinde “susma hakkını kullandığının kabul edileceğine” ilişkin ara kararlar. Hakkın kullanımı veya haktan vazgeçme/feragat mümkün mü, mümkünse kim yapar? Bunun bilinmemesi nedeniyle yargısal şantaj niteliğinde ara kararlar verildiğine üzülerek şahitlik etmekteyiz.”

SEGBİS’e zorla getirme diye bir şeyin söz konusu olamayacağını kaydeden Karaman, “Mahkemeye zorla getirilme durumunun koşulları bellidir. Mahkemeye gelmeyenler için uygulanır. Ancak Demirtaş, tüm duruşmalara katılmayı beyan etmiştir. Dolayısıyla Demirtaş’ı getirmek istemeyen, SEGBİS odalarına mahkum edip bir yandan da çıkmazsan “Susma hakkını kullanmış var sayacağız” diyen bu anlayış, esasen Demirtaş’ı susturmak isteyen anlayıştır. Sayın Demirtaş’ın konuşacak çok şeyi var. Öyle görünüyor ki yargı ve siyasi erk Demirtaş’ın konuşmamasını tercih ediyor. Israrla da kendisinin yerine geçerek susma hakkını kullandığını varsaymaya çalışıyor. Bu varsayımlarla yargılama yapılamaz. Savunma hakkını kullanmak istiyor, susma hakkını kullanmıyor. Zaten Demirtaş susmadığı için cezaevindedir. Cezaevinde susturulmak isteniyor” dedi.

‘108 GÜNDÜR TUTUKLULUK İNCELEMESİ YAPILMIYOR’

Demirtaş’ın tutuklu bulunduğu dosya ile ilgili 30 günde bir yapılması gereken tutukluluk incelemesinin yapılmadığını söyleyen Karaman, “Müvekkil ile ilgili yapılan son tutukluluk incelemesi 22.06.2017 tarihli incelemedir. Bu tarihten sonra müvekkilimiz ile ilgili herhangi bir tutukluluk incelemesi yapılmamıştır. Türkiye Cumhuriyetinde, ceza yargılaması pratiğinde ilk kez bir kişi, Sayın Demirtaş, 108 gündür hiç bir tutukluluk incelemesi görmeden fiilen cezaevinde tutulmaktadır” dedi.

‘SAVUNMA HAKKINI KULLANMAK İSTİYOR’

Demirtaş’ın yargılandığı 19. Ağır Ceza Mahkemesine dikkat çeken Karaman, “Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi iki heyetli bir mahkemedir. Birinci heyet mahkemenin olağan dosyalarına bakarken ikinci heyet sadece darbeye karışanların dosyasına bakmaktadır. Sayın Demirtaş’ın dosyası da bu heyetedir. Yani Demirtaş için özel yetkili bir heyet vardır diyebiliriz” dedi. 

Demirtaş’ın avukatlarından Aygül Demirtaş da SEGBİS’in adil yargılanma hakkını kısıtladığını ifade etti. 

‘KELEPÇE KÜRT HALKINA VURULMAK İSTENİYOR’

Toplantıda konuşan HDP Diyarbakır İl Eş Başkanı Cabbar Leygara şunları kaydetti: “Selahattin Demirtaş’ın 1 yıldır mahkemeye çıkarılmaması, kendisine oy veren 6 milyon insanın iradesinin rehin alınmasıdır. Rehin tutulan eş başkanımız mahkemeye çıkmak, kendisini ifade etmek istiyor, Türkiye’de yaşayan halkların isteklerini nasıl meydanlarda dile getirdiyse burada da dile getirmek istiyor. Ama onun koluna kelepçe vurulmak isteniyordu. Onurlu bir duruşla başkan bunu reddetti. Çünkü ona vurulan kelepçe Kürt halkının onuruna vurulmuş demektir. Keyfiyet ve baskı devam etmektedir. Bu kara leke yargının üstünde kalmamalıdır. Bir an önce adil yargılanma koşullarının yaratılıp sayın Demirtaş’ın serbest bırakılıp halkın içerisinde olması gerekir” dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Dicle Üniversitesinde 100 işçi işten çıkarıldı

SONRAKİ HABER

Referandum Yüksek Konseyi, Kürdistan'ın önüne Irak ekledi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa