23 Ağustos 2017 10:27

Hasankeyf’teki yıkıma ilişkin suç duyurusu

ÖHP Hasankeyf'teki tarihi yerleşim yerleri ve yapıları dinamitlerle tahrip edilmesiyle ilgili suç duyurusunda bulundu.

Paylaş

Hasankeyf'teki tarihi yerleşim yerleri ve yapıları dinamitlerle tahrip eden kişiler ve sorumlular hakkında Batman Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunan ÖHP, acil olarak önleyici tedbirlerin alınmasını istedi. 

Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP), Batman’ın Hasankeyf ilçesindeki tarihi yerleşim yerleri ve yapıları dinamitlerle yıkarak tahrip eden kişiler ve sorumlular hakkında Batman Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusu dilekçesinde, tarihi alanı tahrip eden kişilerin, sit alanı ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı olan Hasankeyf'in yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına ve zarar görmesine "Kasten yol açarak" 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'nun 65. Maddesi ve TCK’nin ilgili maddelerinde belirtilen suçları işlediğine işaret edildi.

Dilekçede, Anadolu’da Ortaçağ’a ait bütünlüğü koruyabilen tek kent olma özelliğini taşıyan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 1978 yılında 1. Sit Alanı ilan edilen Hasankeyf'te kullanılan dinamit ve vb. patlayıcıların tarihi yapıların yıkılmasına, bozulmasına, tahrip ve yok olmasına neden olduğu vurgulandı. Yapılacak çalışmalarda tehlike arz eden kayaların düşürüleceği söylensede, tehlike arz etmeyen ya da düşme ihtimali olmayan kayaların da düşürülmeye çalışıldığına dikkat çekilen dilekçede, bu patlamaların diğer kayalarda da titreşimlere neden olduğu ve kalenin doğal yapısının bozduğu ifade edildi. 

CEZAİ YAPTIRIMLARIN UYGULANMASI İSTENDİ

Dilekçede, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun da, tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının yıkılmasına, bozulmasına, tahribatına, yok olmasına ve zarar görmesine sebep olan kişiler hakkında cezai yaptırımlar düzenlediği hatırlatıldı. Hasankeyf'in korunması, Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan yükümlüklerin de gereği olduğu vurgulanan dilekçede, şöyle devam edildi: “12 bin yıllık tarihsel geçmişi, estetiği, etnolojik ve antropolojik bakımından istisnai evrensel değeri olan Hasankeyf'in dinamit tarzı patlayıcı veya herhangi farklı yöntemler ile yıkılmasına, bozulmasına, tahribatına, yok olmasına ve zarar görmesine sebebiyet verilmesine karşı tedbirlerin alınması ve aynı zamanda bu fiilleri işleyenler hakkında da cezai yaptırımların uygulanması yasal zorunluluktur.” 

“Hasankeyf'in gelecek nesillere aktarılması insani bir sorumluluğun gereği olduğu gibi Anayasal ve Uluslararası sözleşmenin de gereğidir” denilen dilekçede, “Bu nedenler ile öncelikle tarihi yapı ve dokunun daha fazla tahrip edilmemesi adına ivedi olarak önleyici tedbirlerin alınmasını talep ediyoruz. Ayrıca yukarıda değindiğimiz tüm yasal düzenlemeler gereği Hasankeyf'e yönelik dinamit tarzı patlayıcı ve farklı yöntemler kullanmak suretiyle yıkılmasına, bozulmasına, tahribatına, yok olmasına ve zarar görmesine yol açan eylemlerde bulunan kişilerin soruşturularak tespiti ile haklarında kamu davası açılması saygılarımızla talep ederiz” denildi. (DİHABER)
 

ÖNCEKİ HABER

Gülmen ve Özakça'nın avukatı da açlık grevine başladı

SONRAKİ HABER

‘Pedalladıkça Güzelleş, Güzelleştir’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa