İyi bir sözleşme için biz işçilere büyük görevler düşüyor
Kocaeli’den bir Ford işçisi metal toplu sözleşme sürecine ilişkin görüşlerini yazdı.

Ford Otosan İşçisi
Kocaeli
Metal sektöründe 117 bin işçiyi ilgilendiren sözleşme süreci, Türk Metal Sendikası’nın taslağını açıklamasıyla başlamış oldu. Vardiya gazetesinde taslağın detaylarını görsel verilerle destekleyerek, biz çalışanlara anlatmışlar. 1990 ile 2017 arasındaki mevcut ücret dengesizliği adı altında yukarıda belirtilen tablo özellikle dikkatimi çekti. Bu 27 yıllık süreçte Türk Metal Sendikası sözleşmelerdeki başarısızlığını kendi çıkardığı gazetede açıkça itiraf ediyor. Çünkü bu yıllarda masaya oturup işçiyi temsil edip, sözleşmeyi imzalayan kendileridir. Masa başında işçiyi mağdur edip, çok iyi zam aldık naraları atan Türk Metal Sendikası aslında ne kadar kötü sözleşme dönemleri geçirdiklerini açıkça dile getirmiştir.
Bu tabloda işçilerin aldığı zam oranının yıllar geçtikçe durmadan düştüğü açıkça görünmektedir. Hani gururla ‘Türkiye’nin en büyük sendikasıyız’ diye bağırıp, ‘En iyi sözleşmeyi biz imzaladık’ yalanlarını kendiniz açıkladınız. Binlerce isçinin hakkını yıllarca yediniz, hep kendi mal varlığınızı arttırdınız. İşçinin parasıyla işçilerin yararlanamadığı lüks oteller yaptırdınız. Sendikacılığı bırakıp, otelcilik yapıyorsunuz. Bu durumda suçlu kim sorusu geliyor akla? Sözleşme dönemlerinde yaptığı satışlarla adı sarı sendika olan Türk Metal Sendikası çok başarısız sözleşmeler geçirmiştir.
Buna biz işçiler de demek ki yeterince tepki veremedik ki, bunlar halen bizi temsil ediyor. Veriler ortada, bunları biz hazırlamadık, sendika kendi hazırladı. Şimdi niye yüzde 38 zam içeren bir sözleşme taslağı hazırladılar? Çünkü 2015 işçi eylemleri bunu zorunluluk haline getirmiştir. O dönemde gerekli mesajlar verildi. Şimdi takibini yapıp daha güçlü ve iyi bir sözleşme imzalanması için biz işçilere büyük görevler düşüyor. Biz halen mevcut Türk Metal Sendikası’na güvenmiyoruz. Bu nedenle ne kadar kararlı olduğumuzu hissettiriyor olmamız ve birlikteliğimizin güçlü olduğunu göstermeliyiz. Gün yıllardır işçiyi masa başı oyunlarıyla sürekli mağdur eden bir sendikanın, bu sürecin bir parçası olmayacağımızı düşünerek kendi bildiğini okumasına itiraz etmektir. Birlik ve beraberlik içinde bu sözleşmenin işçinin lehine gelişmesi için gerekli mücadeleyi verme zamanıdır.
Evrensel'i Takip Et