20 yıl önce babayı, 20 yıl sonra çocukları...
Hasan Gülünay, 20 Temmuz 1992 yılında evinden çıktı, bir daha kendisinden haber alınamadı. Onun gözaltında kaybedilmesinden 20 yıl sonra bugün, 21 Temmuz 2012’de çocukları ve karısı biber gazlarıyla yaka paça gözaltına alındı.Eşi Birsen Gülünay kocasının, çocukları Cihan ve Deniz Gülünay da ba
Eşi Birsen Gülünay kocasının, çocukları Cihan ve Deniz Gülünay da babalarının 20 yıllık hesabını sormak için bugün Cumartesi Annelerinin 382. eylemine katılmışlar, “Babamız nerede?” diye sormuşlardı.
Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınlarınlarının Galatasaray’daki 382. haftalarında, gözaltında kaybedilen Hasan Gülünay basın açıklaması yapıldı. 20 Temmuz 1992 yılında gözaltına alınan ve kendisinden bir daha haber alınamayan Gülünay’ın eşi ve çocukları vardı eylemde. Çocukları Galatasaray Lisesinin karşısındaki kafenin penceresinden üzerinde babalarının fotoğraflı olan bir pankart asmak istedi. “Hasan Gülünay nerede?” diye yazıyordu pankartta.
O sorunun cevabını vermesi gerekenler, ellerinde biber gazıyla tam 20 yıl sonra bu kez de Cihan, Deniz ve anneleri Birsen Gülünay’ı gözaltına aldı.
ANNELER PEŞLERİNİ BIRAKMADI
Gülünay ailesine yönelik polis müdahalesine tepki gösteren diğer kayıp yakınları uzun süre polisi protesto etti. Gülünay’ların da aralarında bulunduğu 6 kişinin konulduğu polis aracının etrafını saran kayıp yakınları “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları attı. Uzun süre polisi takip eden ve Taksim Polis Merkezine yürüyen Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları burada da polis tarafından engellendi.
Gözaltına alınanların Taksim İlk Yardım Hastanesi’ne getirildiğini öğrenen insan hakları savunucuları ve anneleri, bu kez de hastaneye gitti. Hastanede Hasan Gülünay’ın çocukları ile Şükrü Oral ve Salih Destebaşı serbest bırakılırken, Gülünay’ın eşi Birsen Gülünay ve Pınar Bektaş’ın ise Çağlayan’daki İstanbul Adliyesine götürüldüğü öğrenildi.(İstanbul/EVRENSEL)
FOTOĞRAF: ÖZCAN YAMAN : "Dersimli anne Güzel Şahin, Cumartesi Annelerinin yılmaz destekçisi... Gözaltıları engellemek isteyen Şahin’in, bir elinde karanfil “Çocuklarımı bırakın, katil polisler çocuklarımı bırakın!” çığlığı yürek burkuyor. "