12 Ağustos 2017 13:33

Bosna'da savaş sonrası medyaya güven azaldı

Bosna'da yaşanan savaş ve soykırımdan sonra ülke medyasındaki gelişmeleri Bosna Basın Konseyi Başkanı Ljiljana Zurovac değerlendirdi.

Paylaş

Meltem AKYOL
Saraybosna

 
Türkiye’den bir grup gazeteci ile birlikte Bosna’dayız. Derdimiz hem Bosna’da medyanın durumuna bakmak hem de savaş sonrası geçen sürede neler yaşandığını anlamak. Bir dizi görüşme gerçekleştiriyoruz. Gazeteciler, barış mücadelesi verenler, soykırımın tanıkları…

Ülkede soykırımdan sonra neler yaşandığını, gazetecilerin deneyimlerini, savaş öncesi ve sonrası, neler yaşadıklarını anlamak istiyoruz. Anlattıkları geçen bunca yıla rağmen kan dondurucu, medyanın durumu ise pek iç açıcı değil: Bir yandan gazetecilere dönük ekonomik baskılar, öte yandan medya sahiplerinin iktidarlarla kurduğu ilişkiler medyayı bir otosansür ve rüşvet kıskacına atmış durumda. Gazetecilere güven ise azalıyor son beş yılda yapılan anketlere göre insanlar artık medyaya değil, din adamlarına güveniyor.

BOSNA MEDYASI ’90’LARDAKİ TÜRKİYE MEDYASI GİBİ

Bosna Basın Konseyi Başkanı Ljiljana Zurovac ile kaldığımız otelde buluşuyoruz. Ülkesindeki durumu anlatıyor Zurovac. Yaşadığımız sorunlar biraz benzer, biraz da farklı. Türkiye’deki ’90’lar medyasına benziyor. O yüzden dinlediklerimiz de tanıdık geliyor.

Ljiljana Zurovac, savaş sonrası medyanın durumu için mücadele eden isimlerden bir tanesi. Savaş sonrası büyük sıkıntıları yaşadıklarından bahsediyor Zurovac. Bu nedenle de medayı savaş öncesi ve sonrası olarak ikiye ayırıyor. En temel sorunlardan bir tanesi “Özgür ve bağımsız bir şekilde çalışamamak,” öyle söylüyor. Geçen 20 yıla rağmen hâlâ demokrasinin başlangıç aşamasında olduklarını söylüyor Ljiljana Zurovac: “Savaştan sonra herkes bir şeyler yakalamaya çalıştı. Büyük bir boşluk vardı. Herkes demokrasiyi araç olarak kullanarak medya sektörünü geliştirmeye çalıştı. Savaş sonrası uluslararası kurumlardan gelen bir para vardı ve bağımsız bir medya sektörü oluşturulması amaçlandı. Çok para olduğu zaman sıkıntı olmuyor ancak bu parayı kötü işlere kullanabilirim diyenler de çok oldu.”

SAVAŞ SONRASI BİR GECEDE BİR ÇOK RADYO VE TV AÇILDI

Gelen fonları kullanmak için bir gecede bir çok gazete ve radyo açıldığını da ekliyor sözlerine Ljiljana Zurovac: “Bunlar bir-iki kişilik radyolar. ’96-98 yılları arasından bahsediyorum. Bu medya kuruluşlarının arkasında siyasi partiler bulunuyordu. Bağımsız kurumlar değillerdi. Bunlar partilerdekiler ne derse onu yapıyordu.  360 radyo ve televizyon istasyonu vardı o yıllarda. Reklam ve müzik yayını yapıyorlardı bu radyolar. Bosna’da bunları yönetecek bir kurum kuruldu. (Tam aynı değil ancak, bizdeki RTÜK benzeri bir kuruluştan bahsediyoruz) Bu kurum lisansları, yayın izinlerini veriyor. Ceza da yazabilir. Özellikle nefret suçları cezalandırılıyordu. Para cezası tabii. 10 yıl sonra bu kanal ve TV’lerin sadece yarısı ayakta kaldı, 2016’ya kadar. Şimdi toplam 144 radyo ve TV var. Bir kısmı özel, bir kısmı devlet olmak üzere.

EN BÜYÜK SORUN OTOSANSÜR

En büyük sorunları otosansür. Öyle söylüyor Ljiljana Zurovac bunu da şöyle açıklıyor: “Sansür yok ama otosansür uygulanıyor. Medya sektöründe en büyük sorun medya sahipliği problemi. Medya sahipleri iktidarla, siyasetçilerle çıkar ilişkileri kuruyor. Bu çıkar ilişkileri de medyanın içeriğini belirliyor. Medya sahipleri çıkar için kendilerini sansürlüyor.”

MEDYA SİYASETÇLERİN DÜDÜĞÜNÜ ÇALIYOR

Hemen her basın kuruluşunun büyük mali sıkıntılar içinde olduğunu söylüyor Ljiljana Zurovac. Devletin yayın akışına, içeriğine müdahale etmediğini söylediğinde hepimiz şaşırıyoruz. "Tabii böyle söyleyince siyasiler gazetelere hiç müdahale edemiyor diye düşünmeyin. Bosna’daki önemli bir sorun da siyasetçilerin kamu yayıncılığını kullanıp siyasi propaganda yapmaları." Böyle diyor Ljiljana Zurovac. Ve nasıl olduğunu anlatıyor: “Üç etnik grup var Bosna’da ve bunlar savaştan çıktıktan sonra kırılganlar. Büyük yaralar açıldı savaşla birlikte. Bunun yanı sıra 18 azınlık grup var. Aslında her şey siyasetten başlıyor. Siyaset dili özel medyayı, kamu yayıncılığını etkiliyor. Medya bağımsız değil çünkü, sermayesi ile iktidara göbekten bağlı. 3 büyük kamu medyamız var, 10 tane de küçük. Ayrıca hemen hemen her belediyenin yayın servisleri var. Siyasetçilerin propaganda aracına dönüşüyor o yüzden de. Siyasetçiler medyayı rakiplerine karşı silah olarak kullanıyor. Sadece özel medya değil, kamu yayıncılığı da doğru bilgiyi değil, gerçeği değil, siyasetçilerin dediğini anlatıyor. Yani medya iktidarın düdüğünü çalıyor..”

İŞSİZLİK NEDENİYLE BASILI GAZETE ALAMIYOR İNSANLAR

Ülkede 1996 yılından bu yana 96 gazete kapatılmış. Bu bilgiyi verince Ljiljana Zurovac. Hemen aklımıza bizim deneyimlerimiz geliyor. Nasıl olduğunu anlatınca işin aslı beliriyor: "Bu gazeteler mali kriz nedeniyle kapanmış, iflas etmişler yani."

En temel nedenini işsizlik olarak açıklıyor Ljiljana Zurovac: “İşsizlikten dolayı insanlar gazete satın alamıyor. Herkes sitelerden okumaya çalışıyor. Bu yüzden de gazetelerin çoğu şu an online olarak yayın hayatına devam ediyor.” Burada işsizlik rakamlarından bahsetmek gerekir. İşsizlik gençlerde yüzde 60, toplamda ise yüzde 45.

GELİRİ DÜŞEN GAZETECİ RÜŞVETE BULAŞIYOR

Son on yıl yılda pazar payı büyük ölçüde daralmış. Öyle ki senelik istatistiklere göre reklam gelirleri 180 milyon avrodan 18 milyon avroya düşmüş. Bu aynı zamanda Bosna Hersek ekonomisinin de durumunu anlatıyor. Böyle olunca medya sahipleri iktidarlar, siyasetçilerle kurdukları ilişkiler yayıncılığın içeriğini belirler oluyor. Ayıca ekonominin kötüleşmesi gazetecilerin de maaşlarına yansıyor. Bunun yol açtığı şeyi ise şöyle anlatıyor Ljiljana Zurovac: “Gelirleri düşüyor gazetecilerin. Geliri düşen gazeteci de rüşvete bulaşıyor. Orada da otosansür ortaya çıkıyor. Her şeyi, yani gerçeği yazmıyor, siyasetçinin istediğini yazıyor..

ALTERNATİF MEDYA ONLİNE

Yaşanan bu sorunlar karşısında alternatif medyanın durumunu soruyoruz. Evet var diyor Ljiljana Zurovac. Online medyada alternatif gazeteciliği başlatan bir hareket var tabii, ancak onarın da tanıdık bir sorunları var: Mali problemler…

SON 5 YILDA MEDYAYA GÜVEN AZALDI

Medyaya olan güven dünyanın her yerinde olduğu gibi Bosna’da da büyük problem. Her yıl ‘Medyaya güveniyor musunuz?​’ anketleri yaptıklarını söyleyen Ljiljana Zurovac sonucun pek de iç açıcı olmadığını anlatıyor: “Medyaya güveniyor musunuz araştırması yapılıyor her yıl. 5 yıl önce insanlar “Medyaya siyasetçilerden, din adamlarından daha fazla inanıyoruz” diyordu. Ama bu mart ayında yaptığımız araştırmada “İnsanlar din adamlarına inanıyoruz” dedi. Bu da demokrasi güveninin seviyesinin nasıl düştüğünü gösterir. Bunun suçlusu kim, siyasetçiler, medya niye olsun ki?​”

KÜÇÜK İNSANLARIN BÜYÜK HİKAYELERİNİ YAZMALIYIZ

Tabii ki temel soru bu süreçten nasıl çıkılacağı. Ljiljana Zurovac gazetecilerin gerçekleri yazarak bu süreçten çıkabileceği görüşünde: “Profesyonel olmamız gerekiyor. Sadece gerçekleri yazmamız. Bu bizim medyada özlediğimiz şey olumlu insan hikayeleri, gerçek insan hikayeleri. Küçük insanların gerçek hikayeleri…”

ÖNCEKİ HABER

Hamaratlı Tekstil işçileri sendikalaştı

SONRAKİ HABER

Deriteks Sendikası Genel Kurulu başladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa