07 Ağustos 2017 01:05

B/S/H işçileri TİS taslağını değerlendirdi

B/S/H işçileri ile metal işçilerini ilgilendiren toplu iş sözleşmesi taslağı hakkında konuştuk.

Paylaş

Tuncay SAĞIROĞLU
Çerkezköy

Türk Metal Sendikası’nın açıkladığı MESS grup toplu iş sözleşmesi taslağı, beklentileri kısmen karşılamış görünse de işçiler sendika yönetimine güvenmiyor. “Fırsatını bulur bulmaz bizi yine satarlar” diyen işçiler, buna engel olmanın yolunun işyerlerinde TİS komiteleri kurup inisiyatif almaktan geçtiğini belirtiyor.

Yaklaşık 120 bin metal işçisini ilgilendiren MESS grup sözleşmesine yönelik geçen ay fabrikalarda yapılan anketin ardından Türk Metal Genel Başkan Pevrul Kavlak’ın da katıldığı toplantılar yapılmıştı. Bu toplantılarda sözleşmenin 2 yıllık imzalanacağı ve 6’şar aylık dilimler halinde zam önerisi yapılacağı gibi bazı ipuçları verilmesine rağmen, ücret zammı ile ilgili hiçbir açıklama olmamıştı. Kavlak’ın “Son kararı ben vereceğim” sözü ve taslağın uzun süre açıklanmaması metal işçilerini kaygıya düşürmüştü ki Türk Metal taslağı açıkladı. Kamuoyuna yapılan bu açıklamadan bir gün sonra fabrikalarda, sendikanın dergisi Vardiya’nın taslakla ilgili özel sayısı dağıtıldı.

Türk Metal’in açıklamasına göre taslakta, ilk 6 ay için, önce 15 yıla kadar çalışan işçilerin ücretlerinde çekme (iyileştirme) yapıldıktan sonra (‘çekme’nin ortalama yüzde 6.69 zamma denk geldiği söyleniyor), bütün işçilerin saat ücretine 1 lira 75 kuruş artış ve her sene için 15 kuruş kıdem zammı talep ediliyor. Bu talebin ilk altı ay için ortalama yüzde 38.28 zamma denk geldiği belirtiliyor. 

İŞÇİ İMZALANANA BAKAR

Sözleşme taslağının açıklanmasından bir gün sonra Türk Metal Çerkezköy Şube Başkanı Murat Koçak’ın vardiya giriş ve çıkışlarında toplantı yaptığı B/S/H işçileri ile konuştuk. 16.00-24.00 vardiyasıyla işe girerken, 08.00-16.00 vardiyasıyla ise iş çıkışı toplantı yapan Murat Koçak’ın “Metal patronlarının kârları büyüdü, bundan pay alacağız, gerekirse fabrikaları dar edeceğiz” şeklinde ateşli konuşmalarının “şakşakçıları dışında kimse tarafından alkışlanmadığını” söylüyor işçiler. 19 yıllık bir B/S/H işçisi bunun nedenini şöyle açıklıyor: “Önemli olan taslak değil, taslaktakileri alsın, işçi o zaman bırak alkışı omzunda taşır. Sendikaya güvenmiyoruz. İşçi imzalanana bakar.” 

Başka bir işçi de “B/S/H işçisi kuru gürültüye prim vermez. Biz Türk Metal’i çok gördük. Sözleşme imzalandıktan sonra karşımıza çıksınlar” sözleriyle onu destekliyor.

Murat Koçak’ın işçilere söz vermediğini söyleyen başka bir işçi de “Anlaşılmayan konuları şubeye gelin sorun diyor. Ama şimdiye kadar hangi işçi şubeye gitti? Bunun için işçi şubeye gitmez. Temsilciler ise yeterli cevabı veremiyor” diyerek sendika yöneticilerinin samimiyetini sorguluyor.

2017 İÇİN VERİLEN SÖZLER UNUTULMADI 

Yani daha önce “Nasıl bir taslak açıklanacak?​” diye tartışma yürüten B/S/H işçileri, şimdi “Bu taslaktan ne kadar taviz verilecek?​” tartışması yürütüyor. 

“Türk Metal her seferinde ‘yüz yılın sözleşmesini yaptık’ diyerek satış sözleşmelerine imza attı. Bizi hep kandırdı. Şimdi metal işçisinin kayıplarından bahsediyor. Bu kayıpların en büyük sorumlusu Türk Metal Sendikasıdır” diyen bir B/S/H işçisi, sendika yöneticilerinin 2015’te verdikleri ‘kayıpları 2017’de karşılayacağız’ sözünü hatırlatarak, bu sözün takipçisi olacaklarını dile getiriyor: “İşçi bir beklenti içinde. 12 yıllık işçiyim ilk defa B/S/H’ta sözleşme bu derece takip ediliyor, tartışılıyor. Bu koşullarda zaten işçinin beklentisine ters bir taslak açıklansa kıyamet daha şimdiden kopardı. Taslak tabi ki önemli ama biz imzalanana bakacağız. B/S/H işçisi aslında bir kriter oluşturdu. Bunu kendi arasındaki konuşmalarda ve anket çalışmasında belirledi. Şimdi eline geçecek paraya bakacak.” 

‘YİNE SATILMAKİSTEMİYORSAK...’

Metal işçisinin yıllardır yaşadığı kayıpları karşılamasa da açıklanan taslak, sözleşmenin 2 yıllık olması, kademeli ve seyyanen zam içermesi gibi maddeleriyle işçilerin beklentilerini kısmen karşılamış görünüyor. Ancak B/S/H işçileri sözleşme sürecinin nasıl yürütüleceği ve imzalanırken işçinin onayının alınıp alınmayacağını da konuşuyor. Sözleşmelerin işçiden habersiz, kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklar sonucunda imzalandığını söyleyen B/S/H işçileri bu durumun değişmesini istiyor. “Türk Metale güvenmiyoruz, fırsatını bulsa her zaman yaptığı gibi yine satar” diyen bir işçi, çıkış yolunu şöyle gösteriyor: “Satılmak istemiyorsak istediklerimizi almak için elimizi taşın altına koymalıyız, inisiyatif almalıyız. Türk Metal’in ne yapacağını bekleyerek olmaz. Kendi aramızda örgütlenip, birliğimizi kurmalıyız. Bölümlerde sözcülerimiz belirleyerek kuracağımız komiteler ile TİS sürecine dahil olmalıyız.”

‘ÇEKME’LER KAFA KARIŞTIRIYOR

Taslakta açıklanan ve dağıtılan Vardiya dergisinde de yer alan ‘çekme’ hesaplarının “çok karışık” olduğunu söyleyen B/S/H işçileri, şöyle diyor: “Çekmelerin ortalama 6.69 olacağı söyleniyor. Bunun neye göre hesaplandığını bilmiyoruz. İşe giriş yılına göre ne kadar çekme yapılacağı açıklanmış ama Vardiya dergisinde aynı yıl girişliler içinde bu çekmelerden yararlanamayacak işçilerin olduğunu gösteren bir çizelge var. Bu, kafaları karıştırıyor. Oysa çekmeler yıla göre değil de saat ücreti baz alınarak yapılsa hiç sorun olmayacak.”

SÖZLEŞMELİ İŞÇİLER KADRO VE İYİLEŞTİRME İSTİYOR

B/S/H fabrikası, işin yoğunluğuna göre sözleşmeli işçi çalıştırıyor. Bazı dönemler toplam işçi sayısının yüzde 40’ı sözleşmelilerden oluşuyor. Şu an 7 bin işçinin çalıştığı B/S/H fabrikasında yaklaşık 2 bin 500 sözleşmeli işçi var. Sözleşme süreleri bitince küçük bir kısmının sözleşmesi uzatılırken, diğerleri işten çıkarılıp yeniden çağrılmayı bekliyor. Bu işçiler, iş güvencelerinin sağlanmasının yolunu kadroya geçmekte görüyor. Dolayısıyla en önemli talepleri kadro. Taslakta buna yönelik hiçbir madde bulunmuyor. 

Ayrıca taslağa göre 1-4 yıllık işçiler, çekmelerden ve kıdem zammından en az faydalanacak işçiler. Bunların çoğunu da sözleşmeli işçiler oluşturuyor. Sözleşmeli çalışan bir B/S/H işçisi tepkisini “Bizi hiç dikkate almamışlar. Saat ücreti en düşük işçi biziz, çünkü hep yeni işçiyiz. Binlerce sözleşmeli işçi için ne kadro lafı geçiyor ne de ücret zammından doğru dürüst faydalanabiliyoruz” diyerek dile getiriyor.

ÖNCEKİ HABER

Böyle giderse kırsalda nüfus kalmayacak

SONRAKİ HABER

Autoliv İşçileri: Masaya konan emeğimizdir, sahip çıkmalıyız

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...