Kapıcılar 3 aydır Bayraktar’dan randevu bekliyor!
Meslek örgütlerinin yıllarca yaptığı uyarılar... Dere yatağına konut yapılamayacağını söyleyen yasal düzenlemeler... Onlarca insanın yaşamını yitirdiği facialardan alınmış olması gereken dersler... Hiç biri Toplu Konut İdaresinin Samsun’a, daha 1980 yılında taşkın bölgesi ilan edilen bölgeye konut dikmesine, bununla da yetinmey
Bakan Bayraktar’ın “İmar Yasası 70-80 yıllık” diyerek kapıcı konutları sorununa çözüm bulacaklarına dair yaptığı açıklamayı hatırlatınca ise şu yanıtı veriyor: “Mevcut yasayı uygulasınlar yeter!”
‘YILLARDIR KİMSE SESİMİZİ DUYMUYOR’
1993 yılında kurulan Konut-İş Sendikası’nın İstanbul’dan Erzurum’a, Tekirdağ’dan Diyarbakır’a kadar çok sayıda üyesi var. Kendisi de 16 yıl kapıcılık yapan Konut-İş Başkanı Alican Kayhan, kapıcı konutlarının insani ve sağlıklı koşullara kavuşturulması için yıllardır çalmadık kapı bırakmadıklarını aktarıyor. “Yıllardan beri bu sorun yaşanıyor. 1993 yılında Konut-İş kurulduğundan beri hükümetlere, belediyelere bağırıyoruz, çağırıyoruz ama sesimize kulak veren yok. 3194 Sayılı İmar Kanunu var, yetkiyi belediyelere bırakmıştır. Ancak belediyeler bu görevlerini yerine getirmiyor. İnsanın yaşayabileceği yerler değildir kapıcı konutlar. Bugün Samsun’daki TOKİ konutlarında da durum aynıdır” diyor Kayhan.
‘O 70-80 YILLIK KANUNA UYSANIZ YETER’
Kayhan, yeni yasadan çok zaten yürürlükte olan yasa ve yönetmelikleri uygulanmasını istediklerini söylüyor: “Bakan bey diyor ki 70-80 yıllık İmar Kanunu bu, bunu değiştirmek lazım. Baktığımız zaman görüyoruz ki o 70-80 yıllık kanuna uyulsa zaten sorun yaşanmaz! Ama Türkiye’nin bir çok yerinde kapıcı dairelerinde aynı sorun yaşanıyor. Belediyeler bu görevlerini yerine getirmiyor. Bakan Bayraktar açık açık yanıltıyor insanları. Yıllardan beri bu yasayı neden uygulamıyorsunuz?” diye soruyor.
BELEDİYELERE TALİMAT VERİLDİ Mİ?
Bu soruyu Bakanın kendisine de sormak istemişler ancak randevu talepleri kabul görmemiş. “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kurulduktan sonra kendisinden randevu istedik 3 ay kadar önce, bu konuları konuşmak istedik, ama bize randevu vermediler. Başbakan diyor ki TOKİ’nin suçu yok. E kimin suçu o zaman, ölenlerin suçu mu? O insanlar neden gittiler orada kapıcı oldular? Böyle hükümet olmaz! Bu ülkenin emekçileri bunu hakketmiyor” diye isyan ediyor Kayhan ve ekliyor: “Bakan bey ‘bundan böyle daha iyi olacak’ diyor. Hadi o zaman başlayın! Hadi belediyelere talimat verin o zaman! Lafla olmaz. Yapsınlar görelim. Yoksa bu faciaların arkası kesilmez.” (İstanbul/EVRENSEL)
BU MADDE NEDEN UYGULANMIYOR?
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 52. maddesinin “Kapıcı dairelerinin ve bekçi odalarının ölçü ve niteliklerini” belirleyen 3. fıkrasının (a) bendinde “Kapıcı dairelerinin ve bekçi odalarının taban döşemesi üst seviyesinin hiçbir yeri tabii zemine (0.50) metreden fazla gömülü olmayacaktır” deniyor. Ortalama bir dairenin 3 m. yükseklikte olması gerektiği düşünüldüğünde, kapıcı dairelerinin bodrum katına değil giriş katına tekabül edecek şekilde inşa edilmesi gerektiği ortaya çıkıyor. Aynı fıkranın b bendinde “Kapıcı daireleri doğrudan ışık ve hava alabilecek şekilde düzenlenecektir” hükmü de yer alıyor.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
