30 Temmuz 2017 23:10

Juana Gonzalez 43 yıldır kayıp kardeşlerini arıyor

Şili'li Juana Gonzalez, 43 yıldır Pinochet döneminde kaybedilen 2 kardeşini arıyor.

Paylaş

Murat KUSEYRİ
Stockholm

Şilili Juana Gonzalez, Pinochet’in 1973 yılında gerçekleştirdiği faşist darbeden sonra gözaltına alınan ve bir daha kendilerinden haber alamadığı 2 kardeşini 43 yıldır arıyor.

Şili’de 11 Eylül 1973’te gerçekleşen darbeden sonra General Augusto José Ramón Pinochet’in Pinochet’in iktidarda olduğu 17 yıl içinde 3 bin 200 kişi katledildi. 34 bin Şilili tutuklandı, işkenceden geçirildi ve bin 100 kişi kaybedildi.

Pinochet’in askeri faşist diktatörlüğü döneminde ülkede büyük trajediler yaşandı. Gonzales ailesi de bu trajediyi yaşayan on binlerce Şilili aileden biri. Juana Gonzales, Şili’nin güneyinde yaşayan sıradan 6 kişilik bir aile olduklarını ve yaşamlarının 1973 yılında gerçekleşen darbeden sonra tamamen değiştiğini söyledikten sonra şunları kaydetti:

“Darbeden sonra evimizi bastılar ve babamı tutukladılar. Babam Komünist Parti üyesiydi. Partide aktif değildi. O sıralar Şili’de herkes bir politik parti veya örgütün üyesiydi. Babama MIR (Devrimci Sol Hareket) üyesi olan iki kardeşimin yerini bildirmesi için çok işkence yaptılar. Birkaç yıl sonra babam kalp krizi geçirerek öldü. Kız kardeşim Maria-Elena 23 yaşındaydı ve öğretmenlik yapıyordu. Erkek kardeşim Galo 24 yaşındaydı ve topoğraftı. 1974 yılının ağustos ayında kardeşlerimi tutukladılar. Galo bize bir sigara paketinin içinde askeri bir bölgede tutulduklarını bildiren bir mesaj yolladı. O günden beri kendilerinden haber alamadık.”

ADALET ARAYIŞINI BAŞLATTIK

Juana, kardeşlerinden haber alamamaları üzerine gözaltına alınıp da kendinden haber alınamayanların yakınlarıyla ilişkiye geçtiklerini ve küçük bir grup oluşturduklarını belirterek şunları söyledi: “Ama bu kolay olmadı. Başlangıçta gözaltına alınanların yakınları çok korkuyorlardı. Katolik kilisesine gittik, hukukçularla konuştuk. Uluslararası Af Örgütü’nden yarım istedik. Gerçekten bizlere çok yardımcı oldular. Daha sonra da başkentte küçük protesto gösterileri yapmaya başladık.” Cuntanın yakınlarını arama girişiminden çok rahatsız olduğunu belirten Gonzalez, “Beni en son gözaltına aldıklarında iki küçük çocuğumu gözaltına almakla tehdit ettiler. O zaman gerçekten korktum ve ülkeyi terk etmeye karar verdim” dedi.

SUÇLULAR HÂLÂ CEZALANDIRILMADI

Gonzalez, suç işleyenlerin çok büyük bir bölümünün devlet tarafından korunduğu için yargılanmadıkları ve ceza almadıklarını söyledi. Gonzalez, kayıp olan yakınları için 12 yıldan beri adalet arayışını sürdüren Cumartesi Anneleri’nin mücadele ve direnişlerini de yakından izliyor. Adaletin sonunda tecelli edeceğinden ve suçlulardan hesap sorulacağından hiç bir kuşkusu olmadığını söyleyen Gonzalez, geçtiğimiz günlerde Cumartesi Anneleri’ne gönderdiği destek mesajında, son nefesine kadar adalet arayışını sürdüreceğini ifade etmişti.

2015 yılında DINA’da (Ulusal Polis Teşkilatı) görevli 10 üst düzeyde yetkili 1973-1990 tarihlerinde gerçekleştirdikleri suçlardan dolayı 5 ila 13 yıl arası değişen hapis cezalarına çarptırıldı. Şili İçişleri Bakanlığı’nın Aralık 2014’te yayınladığı bir rapor cunta döneminde ağır insan hakları suçları işleyen 1073 polis ve askerden sadece 75’inin yargı karşısına çıktı.

ÖNCEKİ HABER

TJA’dan yeni kampanya

SONRAKİ HABER

Özgürlük davasının fotoğrafçısı: Gerda Taro