29 Temmuz 2017 09:01

Alayumat’ın tutuklanmasına gazeteci ve vekillerden tepki

Dihaber Muhabiri Erdoğan Alayumat'ın tutuklanmasına tepki gösteren gazeteciler, 'Devletin halktan saklayacağı hiçbir sırrı olamaz' dedi 

Paylaş

İslahiye'de "Şüphe" üzerine gözaltına alınarak Hatay’a götürülen ve 15 gün boyunca burada gözaltında tutulan dihaber muhabiri Erdoğan Alayumat, "Gizli kalması gereken devlet sırlarını açıklamak" iddiası ile tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sınır hattında önemli haberlere imza atan Alayumat’ın, sınırdaki “kirli” ilişkiler, AFAD kamplarındaki fuhuş tezgahları, yurttaşların yaşadığı zorluklar, El Nusra gibi örgütlerin mensuplarının sınırın iki yakasındaki rahat hareketleri, kapalı ve mühürlü kasalarda Suriye iç savaşına taşınan TIR'lar dolusu silah, kaynakları, verileri, belgeleri işlemesi gerekçesi ile tutuklanmasına tepki gösteren gazeteciler, Türkiye'de gazetecilik yapmanın iktidar tarafından suç sayıldığına dikkat çekerek, korku içinde olan iktidarların kendilerine yönelik yapılan her habere düşmanca yaklaştığını kaydetti. 

MAVİOĞLU: HAKİKATİ YAZANLAR İKTİDARIN HEDEFİNDE

Türkiye'de gazetecilerin ortak bir noktasının gözaltı ve tutuklamalar olduğunu dile getiren gazeteci Ertuğrul Mavioğlu, "Bugün devletin gözünde gazeteciler ya ajandır ya da teröristtir. Gazetecilerin 'bir üst akıldan yöneltildiği' tarzdan akıl almaz söylemlerle hakikatin önüne geçmek için ellerinden geleni yapıyorlar" dedi. Hakikati yazan her gazetecinin iktidarın hedefinde olduğunu söyleyen Mavioğlu, "İktidar bir korku imparatorluğu kurmuş, bunun ilelebet süreceğini düşünüyorlar ve bunun sürdürülmesi içinde yüzlerce gazete ve internet sitesini kapattılar, binlerce gazeteciyi işsiz bırakarak göz korkutmaya çalışıyorlar" diyerek, gazeteciler üzerinde yaratılmak istenen korku politikasına yenilmeyeceklerini ifade etti. 

Gazetecilerin gerçekleri yazmaya devam edeceğine, yapılan baskılara karşı geri adım atmayacaklarına vurgu yapan Mavioğlu, "Ne 12 Eylüller geçirdik, elbet bunu da atlatacağız" diyerek, hakikatleri yazmaktan vazgeçmeyeceklerini söyledi.

GÜRSEL: YARGI BAĞIMSIZLIĞINI YİTİRDİ

Türkiye'de adalet ve hukukun olmadığını vurgulayan gazeteci Levent Gürsel, yargının bağımsızlığını kaybettiğine dikkat çekerek, "Gerçekten bağımsız yargının olmuş olduğuna inansak, 'devlet sırrı ifşa ettiler' suçlamasıyla ilgili bir acaba şüphesine kapılabiliriz. Savcılar öyle saçma sapan iddianameler hazırlıyor ki, gazetecinin konumunun ne olduğunu bilmeyecek kadar cahiller" dedi. Türkiye'nin dengesini kaybettiğini kaydeden Gürsel, artık yaşananların şahıslar ile ilgili olmadığını dile getirerek, ülkenin elden gittiğini söyledi. Bir ülkenin temel taşının adalet olduğunu işaret eden Gürsel, "Adalet ortadan kalktığında o ülke dağılır. İktidar bunu görmüyor yargıyı yok ettiğinde hala bir ülkeyi ayakta tutabileceğini zannediyor. Şu an en birincil önceliğimiz hukuku tesis etmek. Hukuk tesis edildiğinde haksızlığa uğrayan herkes bir şekilde hukukunu teslim alacaktır" şeklinde konuştu. 

'İKTİDAR KORKUYA TESLİM OLMUŞ'

İktidarın özellikle Suriye ve IŞİD ile ilgili yapılan haberlere tahammül gösteremediğine dikkat çeken Gürsel, "Kendileri Suriye politikalarıyla memleketi ne hale soktuklarını biliyorlar. Zararın farkındalar belki geri adım atmakta istiyorlar fakat tamda o politikanın tahribatının toplum tarafından fark edilmesi canlarını yakıyor. Kendilerine bir ayna tutulmasından rahatsız oluyorlar" diyerek, sınır hattında çalışan gazetecilerin iktidara ayna tuttuğu için tutuklandığını kaydetti. İktidara karşı görüş bildiren herkesin hayatının tehlikede olduğunu dile getiren Gürsel, daha iyi bir gelecek için gazetecilerin risk aldığını söyledi. İktidarın demokrasiden uzaklaştığını ve korkuya teslim olduğunu belirten Gürsel, "Kendilerine karşı yapılan her eleştiriyi bir düşmanlık olarak algılarlar. O düşmanlık neticesinde de bir düşman gibi davranırlar" dedi.

YARKADAŞ: DEVLETİN HALKTAN GİZLEYECEĞİ BİR SIRRI OLAMAZ

Gazetecilerin devlet memuru olmadığını dile getiren Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili ve gazeteci Barış Yarkadaş, devletin halktan saklayacağı hiçbir sırrının olamayacağını söyledi. Gazetecinin temel görevinin elindeki bilgilerle kamuoyunu aydınlatmak olduğunu ifade eden Yarkadaş, "Enis Berberoğlu MİT TIR’ları görüntülerini vermekle suçlandı ki ortada buna benzer hiçbir belge yok. Birde üstüne üstlük devlet sırlarını ifşa etmekten ceza aldı. Gazeteciler devletin sırlarını korumak zorunda da değildir" dedi. 

'MAHKEMELER HANGİ SIRLARI BİLİYOR?'

Mahkemelerin aldığı tutuklama kararlarıyla gazeteciliğin bir suçmuş gibi gösterildiğine dikkat çeken Yarkadaş, "Hiçbir gazeteci yazdığı, çizdiği, yayınladığı bir belgeden dolayı yargılanamaz, sorgulanamaz ve tutuklanamaz. Yani IŞİD'le ilgili kim hangi haberi yaptıysa, IŞİD-iktidar ilişkilerini kim konu aldıysa devlet sırlarını ifşa etmekten hakkında soruşturma açılıyor. Bu da çok ilginç bir durum, demek ki mahkemeler gazetecilerin de bilmediği bazı bilgilere sahip ki o yüzden bu ilişkileri kim mercek altına alıyorsa, onları ‘devlet sırlarını ifşa etmek’ten tutukluyor" diye konuştu. Yarkadaş, tutuklu bulunan tüm gazetecilerin bir an önce serbest bırakılmasını isteyerek, dayanışmayı büyütme çağrısında bulundu. (DİHABER) 
 

ÖNCEKİ HABER

Vicdan ve Adalet Nöbeti’nin İstanbul ayağı için çağrı

SONRAKİ HABER

İstanbul’da araç sahipleri hasar tespiti kuyruğu oluşturdu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...