Liman İş: Amacımız ücret eşitsizliğini gidermek

Turan KARA
Eren SARAN
İzmir

316 kişiden 240 civarı işçinin örgütlendiği ve Liman-İş’in yetki aldığı APM Terminals’te devam eden TİS görüşmelerinde 70 küsur idari maddenin 30’a yakınında anlaşmaya varıldı.

Görüşmeler için İzmir’e gelen Liman-İş Sendikası Genel Başkanı Önder Avcı, APM Terminals bünyesinde dünya çapında 75 limanın 2’si hariç hepsinin sendikalı limanlar olduğunu belirterek, “Bu 2 limandan biri de Aliağa’daki limandı ve biz burada Liman-İş Sendikası olarak yetkiyi aldık. Şimdi de TİS görüşmelerini hızla sürdürüyoruz” dedi. 

‘TİS SÜRECİNİ BAŞARIYLA TAMAMLAYACAĞIZ’

Henüz idari maddelerin görüşüldüğünü aktaran Avcı, “Şu anda idari maddeler örgütlenme uzmanımız ve genel başkan yardımcımızın katılımıyla görüşülüyor. Akçeli maddelere geldiğimiz zaman APM bünyesinde çalışan ve sendika temsilcimiz olan arkadaşlarımız da katılacak. Daha yeni başladığımız görüşmelerde 60 günlük süreç var. Şu anki görüşmeler olumlu anlamda ilerliyor. Umudum TİS sürecini başarıyla sonlandırıp, Aliağa liman işçileri içerisindeki örgütlülüğümüzü arttırmak ve özlük haklarını iyileştirmek” açıklamalarında bulundu.
APM’de çalışan işçilerin şu anda aylık ücretlerine ek olarak herhangi bir ücret zammının olmadığını aktaran Önder Avcı, TİS görüşmelerinin, yalnızca enflasyona dayalı bir ücret zammı üzerinden yürütülmeyeceğini, 3 yıllık sözleşme talebiyle aynı zamanda sosyal ve özlük haklar üzerinde durulan idari maddeleri de önemsedikleri bir anlaşma yapmak istediklerini belirtti. Liman işçiliğinin oldukça zor bir çalışma alanı olduğunu, aynı zamanda limanın gittikçe büyüyen bir liman olduğunu anlatan Avcı, Aliağa’daki örgütlülük süreçlerinin önemli olduğunu vurguladı.

Örgütlenme süreçlerini ve limandaki işçilerin çalışma şartlarını anlatan Avcı; “İlk görüşmemizi iki işçi üzerinden yapmıştık. Onların çabaları sonucu komiteler kuruldu. Toplantılar düzenleyerek kadrolarımızı belirledik. Şubat ayında başladığımız görüşmelere, mart ayında asıl örgütlenme sürecimizin başlamasıyla devam ettik. Ortalama bir ay içerisinde çoğunluğu sağladık. Bakanlık başvurumuzun ardından yetkiyi aldık. Aliağa gibi bir işçi bölgesinde üstelik uluslararası bir limanda işçilerin aldıkları yalnızca aylık ücretleri ve servis ve yemek imkanıydı. Bunların dışında herhangi bir sosyal hakka sahip değillerdi. TİS öncesi işçiler arasında, taleplerini ölçebileceğimiz bir anket düzenledik. Anket sonuçlarında daha çok ücretlerin iyileştirilmesi hususunda sonuçlar çıktı” dedi.

BÖLÜMLER ARASINDA ÜCRET DENGESİZLİĞİ VAR

İşçiler arasında düzenlenen anket sonuçlarında aynı zamanda, aynı işte çalışan işçiler arasında ücret farkının olduğunu söyleyen Önder, “Bizim sendika olarak, TİS görüşmelerinde özellikle birimlerin kendi arasındaki ücret dengesizliğini kapatmak, aynı zamanda iyi bir genel ücret zammı almak ve gece vardiyası, bayram mesaisi gibi fazla mesai ücretlerini belirlemek gibi de bir planımız var” ifadelerinde bulundu

ÜLKE BİR AN EVVEL NORMALLEŞMELİ

Son dönem ülkede yaşanan OHAL sürecinin bir an evvel bitirilip, normalleşmenin başlaması gerektiğini belirten Avcı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “OHAL’i grev tehdidi olan yere müdahale için kullanıyoruz” sözlerini “Talihsiz bir açıklama” olarak değerlendirdi. Avcı, “80 milyonun özlük hakkına karşılık, taş çatlasın bir avuç zengin için söylenecek bir cümle değil. Eğer patronlar için bunu yapıyorsa patronun tek başına var olması yetmez, çalışanların da olması gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanı, ‘Zor koşullardan geçiyoruz ben işçinin hakkını aldım, size verdim, siz de bari işçi atmayın’ der gibiydi ama bizim sadakaya ihtiyacımız yok. İşçiler ve işverenler arasında Hükümete ve idarecilere yalnızca hakem olmak düşer. Günümüz koşullarında mevcut Hükümetin işçi yanlısı olduğunu söyleyemeyiz. Sürekli önümüze kıdem tazminatını getiriyorlar. Sendikal mevzuatta oynamaya çalışıyorlar. Taşeron işçi meselesini başımıza bela ettiler” dedi..