Suyun diğer yakasındaki mültecilerin sergisi

Emine UYAR
İzmir

Yunanistan’daki Softex mülteci kampında gönüllü olarak çalışan Yunan Fotoğrafçı Tasos Markou ve Fransız Fotoğrafçı Loïs Simac tarafından Selanik’te başlatılan uluslararası proje kapsamında hazırlanan "CrossRoads Selanik Fotoğraf Sergisi” Çetin Emeç Sanat Galerisi’nde açıldı. 

Kış ayları boyunca Selanik'te bulunan farklı uluslardan insanları mültecilerle buluşturan proje kapsamında çekilen siyah beyaz fotoğraflar daha önce, Kopenhag, Kilkis ve Viyana’da sergilendi. Beş ay süren çalışmanın ürünü olan Crossroads’un bundan sonraki durağı Barcelona olacak.

İzmir’de Halkların Köprüsü Derneğinin desteği ile açılan sergi 16 Temmuz’a kadar sürecek. Farklı toplulukların entegrasyonunu ve kentin zıt bakış açılarıyla belgelenmesini amaçlayan proje grubu, Softex mülteci kampı sakinlerinin yanı sıra, şehirde yaşayan Yunan ve Türk gönüllülerden oluşuyor.

Sergi açılışında konuşan Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Cem Terzi, Suriye halkının hayatının, emperyalist devletler tarafından çalındığını vurgulayarak, “Suriye’deki vekâlet savaşı, sonradan irili ufaklı bütün emperyalist devletlerin doğrudan Suriye topraklarındaki savaşına dönüştü ve bu 7 yıldır süren savaşta 500 binden fazla insan öldü. 7 milyon kişi mülteci haline geldi. Yaklaşık 1 milyon Suriyeli de Avrupa’ya ulaştı” dedi. 

‘SURİYELİLER BİZE ÇOK ŞEY ÖĞRETTİ’

6 milyona yakın Suriyelinin de Suriye içinde yerinden yurdundan edildiğini dile getiren Terzi, “Toplam 20-21 milyon nüfusu olan bir ülke, demokrasi için daha güzel bir hayat için yola çıkan insanlara zindan haline geldi. Yaşamları mahvoldu. Ülkeleri yıkıldı, harap oldu” dedi. Buna rağmen büyük mülteci göçünün ve Suriyelilerin, çok şey öğrettiğini ifade eden Terzi,  “Onların hayatta kalmaya dair kararlılıkları, yaşam uğruna verdikleri mücadele, göze aldıkları şeyler, hayatın kendisinin anlamı ve değeri üzerin düşünmemize yol açtı ve olağanüstü bir dayanışma duygusunu da gelişmesini getirdi” dedi. 

Biz suyun iki yakasındaki iki ülke Türkiye ve Yunanistan’ın mültecilerin hem gelmesine hem de başka ülkelere göç etmesine tanıklık ettiğini belirten Terzi, “Onlar yürürken çelme takanlar oldu ama çok daha fazla binlerce insan sağ salim gitmek istedikleri yere ulaşsınlar diye çaba gösterdi. Biz de Halkların Köprüsü Derneği olarak o küçük çabanın bir parçasıyız ve yaklaşık 1 milyon insan, küçücük Zodyak botlarla denizde ölümü göze alarak, çoluk, çocuk, hasta v yaşlılarla birlikte bu kıyılardan Yunanistan’a oradan da Avrupa ülkelerine ulaştılar. Yaklaşık 3,5 milyon Suriyeli de Türkiye’de yaşıyor” dedi. 

‘KARŞI KIYIDA NELER OLDUĞUNU GÖSTERMEK İSTEDİK’

Terzi, yolculuk sırasında Akdeniz’de ve Ege’de yaşamını yitiren 5 bin mültecinin anısı önünde saygıyla eğildiklerini dile getirdi. 

Dil öğrenmek üzere Yunanistan’a giden ve suyun her iki yanında mültecilerin yaşamlarına tanıklık eden proje ekibinden Simge Çırak da, kamptaki mültecilere fotoğraf makinesini vererek, onların içeriden durumu gözlemesi ve herkese göstermesini amaçladıklarını dile getirdi. “Biz de Selanik’in sakinleri olarak, hep birlikte 4-5 ay çalışma yaptık. Hem kampın içindeki süreci izledik, örneğin kışın kar fırtınasında neler olduğunu gözledik, hem de dışarıda gözlemlerde bulunduk’ dedi. 

Sergiyi İzmir’de açmayı çok istediklerini dile getiren Çırak, “Çünkü buradan karşıya geçildiğinde ne olduğunu da buradakilere göstermek istedik. Fotoğrafların çoğunu ilk defa eline kamera almış olanlar çekti. Bir şans verildiğinde ne olduğunu görelim istedik” dedi.      
Çırak, sergiyi kitaplaştıracaklarını da sözlerine ekledi.