‘Adalet, özgürlük, barış için birleşelim’ 

Halil POLAT
Mersin

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçtaroğlu’nun Ankara Güven Park’tan başlatmış olduğu yürüyüşün ardından Mersin’de Barış Meydanı’nda başlatılan adalet nöbetinde konuştuğumuz yurttaşlar, ihraç edilen akademisyenlerin, büro emekçilerinin, sağlık emekçilerinin, eğitim emekçilerinin işlerine geri dönmeleri, işçilerin anayasal hakkı olan kıdem tazminatı, grev gibi haklarının yasaklanmasını adaletsizlik olarak belirtiyor.

‘HALKIN SAĞLIK HAKKINI SAVUNUYORUZ’

Kendi meslektaşlarını hakkını savunurken aynı zamanda halkın sağlık hakkını da savunduklarını belirten Mersin Tabipler Odası Başkanı Ful Oğurhan, Türkiye’de sağlık hakkı dışında çok fazla savunulacak ihlallerin olduğunu, şimdi de adalet talebiyle meydanlarda olduklarını belirtti. Büyük hukuk ihlallerinin yaşandığı dönemde olunduğunu vurgulayan Oğurhan, ‘‘En çok içimizi acıtan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça. Haksız ve hukuksuz bir şekilde işlerinden atıldılar. Haklarını aramak istediler ve ikinci bir adaletsizlikle karşı karşıya kaldılar. Gözaltına alındılar, tutuklandılar. Onlar canları pahasına adaleti istiyorlar. Bizler de kendi bulunduğumuz alanlarda işçiler, emekçiler, kadınlar ve bütün ezilmiş, ötekileştirilmiş insanlar için, cezaevlerinde ki gazeteciler, milletvekilleri için adaleti savunuyoruz. Eninde sonunda adaletin, demokrasinin insan haklarının tesis edileceği bir ülkede yaşayacağımızı umut ediyorum” dedi.

‘YÜRÜYÜŞ REFERANDUMUN ANRDINDAN BAŞLAMALIYDI’

CHP Kadın Kolları Üyesi Sultan Pasin başlatılan yürüyüşün geç olduğunu belirtiyor. 16 Nisan referandumunun ardından da böyle bir yürüyüş görmek istediğini belirten Pasin, “ Nuriye Gülmen ve Semih Özakça bütün ülkeyi temsilen açlık grevine girdiler. Onlar tutuklandı ama bizler onlar için yürümedik. Nuriye ve Semih için, İhraç edilen akademisyen, öğretmen, kamu emekçileri için bu yürüyüşün başlaması gerekliydi” dedi.

‘KIDEM TAZMİNATI VE GREV GİBİ HAKLARININ GASBEDİLMESİNE KARŞI ADALETİ TALEP EDİYORUM’

DİSK’in Türkiye genelinde adalet nöbetlerine kitlesel bir şekilde katılım sağladığını belirten DİSK-Genel İş Mersin Şube Sekreteri Özgür Yüksek, ‘‘Halkın oylarıyla seçilmiş, milyonları temsil eden, hukuksuz biçimde hapishanelerde tutulan  milletvekilleri, belediye başkanları , siyasetçiler için adalet istiyoruz” dedi. İşlerinden edilen yüz binlerce kamu emekçisi, işçi için adalet taleplerinin olduğunu belirten Yüksek şunları söyledi “Soma’da 301 canımız için, torunlarda Şirvan’da katledilen, iş cinayetlerine kurban edilen işçi arkadaşlarım için adalet istiyorum. İşçileri taşeron köleliğinde çalıştırılmaya mahkum edenlere, işçileri ve emekçileri açlık ve sefalete mahkum edenlere karşı adaleti talep ediyoruz. İşçilerin ve emekçilerin mücadele ederek kazanmış olduğu kıdem tazminatı ve grev gibi haklarının gasbedilmesine karşı adaleti talep ediyorum.” 

EMEP'TEN AMASIZ VE FAKATSIZ HERKES İÇİN ADALET’ MÜCADELESİ İÇİN ÇAĞRI

Ayrıca Adalet nöbetine destek veren Emek Partisi Mersin İl Örgütü adına konuşma yapan İl Başkanı Cevlihan Sürmeli, halka gerçekleri açıklamakla görevli gazetecilerin görevlerini yapamaz hale geldiğini belirtti. Suriye savaşında Kanlı terör örgütüne silah gönderildiği iddiası ile yayınlanan belgeleri, gazetecilere vermekle itham edilen Enis Bebeberoğlu 25 yıl hapis cezası alarak tutuklandığını söyleyen Sürmeli, ‘‘Darbe karşıtlığı adına OHAL kalıcılaştırılarak, her gün yeni darbeler yapılıyor. Hiçbir gerekçe gösterilmeden, insanlar işinden ediliyor. Bilim İnsanlarının kürsüleri ellerinden alınarak, gece yarısı KHK ları ile işten atılıyor, hak arayan işçinin grevi yasaklanıyor, mücadelesi zor kullanılarak bastırılıyor, gençler hapse atılıyor, aykırı söz söyleyen cezalandırılıyor. Milletin vekilleri tutuklanıp Meclis devre dışı bırakılıyor ’’ dedi.

Emek Partisi’nin amasız ve fakatsız tüm işçileri, emekçileri ve ezilenleri ‘ herkes için adalet’ mücadelesinde birleşmeye çağırdığını belirten Sürmeli, “OHAL in Kaldırılması ve KHK’lerin tümünün iptal edilmesi için, Adalet, Özgürlük, Barış ve Kardeşlik İçin, Söz, düşünce ve ifade özgürlüğü için, Laik-Demokratik bir Türkiye için, Güçlerimizi birleştirerek omuz omuza mücadele edersek bir anlam kazanır ’’ dedi.