Kılıçdaroğlu: Ankara'dan İstanbul'a kadar yürüyeceğiz

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin İstanbul milletvekili Enis Berberoğlu'nun MİT TIR'ları davası kapsamında yargılanmasının ardından canlı yayında soruları yanıtlıyor.

Kılıçdaroğlu, yarın (5 Haziran) tutuklanan Berberoğlu için Ankara'dan İstanbul'a yapılacak yürüyüşle ilgili "Ben de yürüyeceğim" dedi. Kılıçdaroğlu, yürüyüşün herkese açık olduğunu ifade ederken "Gelenler provokasyona teslim olamayacaklar. Bu ülkenin fakiri fukarası için yürüyeceğiz. Sırtı kalınlar için değil" dedi.

Kılıçdaroğlu, olağanüstü hâl (OHAL) kapsamında yürüyüşe izin verilip verilmemesine yönelik soruya "Yasaklasınlar. Daha da büyür. Rezaleti görür bütün dünya. Türkiye'de bununla ilgili olumsuz haberler çıkarmaya çalışacaklar, bunun farkındayız" diye konuştu. 

CNN Türk'te Şirin Payzın sunduğu 'Ne Oluyor' programında soruları yanıtlayan Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları şöyle:

-Neden korkuyor biliyor musunuz? Er geç yargılanacaktır. Yaptığı uluslararası bir suçtur. Müslüman Müslüman’ı kırsın diye silah gönderiyorsunuz.

-O TIR'dakiler insani yardım malzemesi ise neden korkuyorlar? İnsani yardım malzemesi devlet sırrı olmaz ki.

-Siz Türkiye'yi bir muz cumhuriyetine döndüremezsiniz.

-Hükümet mi var? Kim Başbakan? Kim Dışişleri, Maliye, Tarım, Sanayi, Kültür Bakanı? Nerede hükümet? Bir kişi var, niye birbirimizi kandırıyoruz? Hangi bakan hangi yetkisini kullanabilir bir kişiden izin almadan? Hangi bakan bir kişiye "Bu yanlıştır" diyebilir. Dayak yiyen bakanları duymadık mı?

Üç günlük asker, yedi aydır tutuklu darbe yaptı diye. Üç günlük asker darbe yaptıysa atın bu ülkeyi.

‘ARTIK SABREDECEK BİR ŞEY KALMADI’

-Artık sabredecek bir şey kalmadı. Türkiye, demokrasi elden gidiyor. Devletin çivisi çıkmış. Yapacağımız şey, toplumu bilgilendirmek. Haksızlığın üzerine gitmek. Onu direnerek yapacağız. İlla cam çerçeve kırmak, eline silah almak değil. Bütün CHP örgütlerine söylüyorum, provakasyonlara girmeyin. Güvenlik güçleri ile çatışmaya girmeyin. Ama biz haklılığımızı bütün dünyaya duyurmak zorundayız. Türkiye’de adaletin kalmadığını bütün dünyaya duyurmak zorundayız. Bunun yolu gerekirse yürümek. Yarın yürüyeceğim. Elimde tek afiş olacak, üzerinde “Adalet” yazacak.

‘ADALET SAĞLANINCAYA KADAR YÜRÜYECEĞİM’

-Ben bu ülkede adalet sağlanıncaya kadar yürüyeceğim. Artık bıçak kemiğe dayandı. Böyle bir adalet mi olur? Böyle bir adalet mi olur? Buna ilk tepkiyi yargının vermesi lazım. Hangi yargıç ne kadar ağır ceza verirse sarayın gözüne o kadar gireceğini düşünüyor. 

NURİYE GÜLMEN VE SEMİH ÖZAKÇA'NIN DURUMU

Açlık grevinde olan insan hapishanede öldüğünde hesabını kim verecek?

ANKARA'DAN İSTANBUL'A YÜRÜYÜŞ

Ankara’dan İstanbul’a yürüyeceğiz.

(Yürüyüş herkese açık mı) Gelenler provokasyona teslim olamayacaklar. Bu ülkenin fakiri fukarası için yürüyeceğiz. Sırtı kalınlar için değil

(OHAL kapsamında yasaklanırsa?)  Yasaklasınlar. Daha da büyür. Rezaleti görür bütün dünya. Türkiye'de bununla ilgili olumsuz haberler çıkarmaya çalışacaklar, bunun farkındayız.

DOKUNULMAZLIK KONUSU

Eleştiriyi samimi bulmuyorum. Bizim parti programımızda dokunulmazlıkların kaldırılmasını istiyoruz. Kurultayın verdiği kararı nasıl tanımıyorum diyebiliriz. Bugün de olsa aynısını söylüyoruz. Kürsü dokunulmazlığı olmalı, onun dışında olmamalı. 

Ama milletvekilleri tutuklanmamalı. AYM karar verdi. Şimdi anayasa aykırı ama bu mahkemeler niye uymuyor diyeceksiniz? Hangi mahkemeler?

Yargı olsa tutuklanan milletvekili olmaz.

‘SERT MUHALEFET YAPTIK’

Bizim çabalarımızda eksikler olabilir, yanlış görenler olabilir. Daha katı bir muhalefet yapmamızı isteyenler olabilir. Sonuçta bu ülkenin çıkarları sonucunda sert eleştiri gerekiyorsa bunu yaparız. Sert muhalefet gerekiyorsa yaparız, yapıyoruz da. Anayasa görüşmelerinde bütün dünya tanık oldu. Şimdi biz bu ülkeye güçlü bir demokratik sistemi getirmek zorundayız. Tek adam rejimi olmaz. Tek adam rejimi toplumu yozlaştırır. 

YSK'YA ELEŞTİRİ

YSK’daki çete olmasaydı bu anayasa geçmezdi. Birleşirsek demokrasi paydasında kaybetmeyiz. Elin oğlu demokrasiyi savunuyor da biz savunamayacak mıyız kendi ülkemizde? Demokrasiyi savunanların işine son veriyorlar. (HABER MERKEZİ)