Schneider işçileri: Fona karşı eylemlere başlamalıyız

Schneider Elektrik fabrikasında çalışan işçiler ile kıdem tazminatının fona devredilmemesi için nasıl bir mücadele istediklerini konuştuk.

09 Haziran 2017 01:08
Paylaş

Eda AKTAŞ
Metehan UD
İzmir

Kıdem tazminatının fona devredilmesi bakanlar kurulunda görüşülmeye başlandı. İzmir Çiğli Organize Sanayi Bölgesi’nde (OSB) bulunan Schneider Elektrik fabrikasında çalışan işçiler ile kıdem tazminatının fona devredilmemesi için nasıl bir mücadele istediklerini konuştuk. İşçiler tazminat hakkı için genel grevin yapılması gerektiğine dikkat çekti. 

Schneider Elektrik İşyeri Komitesi Üyesi Raşit Ekin, ’80’li yıllardan beri başa geçen hükümetlerin işçilerin kazanımı olan kıdem tazminatı hakkına göz diktiğini hatırlatarak, geçmişte olduğu gibi örgütlü bir şekilde mücadele edilirse hükümete geri adım attırabileceklerini söyledi. 

‘ÖRGÜTLENEREK KARŞI ÇIKMALIYIZ’

Sendikaların sorumluluk alarak bütün konfederasyonların tek yumruk olması gerektiğini ifade eden Ekin, “Sendikalar ortak kararlar alarak önce işyerinde daha sonra ülkede genel grev gerçekleştirilmelidir. Tabandaki bütün işçiler fabrikalarda kıdem tazminatı ile ilgili bugünden itibaren hareketlenmeli ve örgütlülüğü yavaş yavaş oluşturmalıdır. Çıkacak yasanın işçiler açısından kötü olacağı belli, o yüzden şimdiden sesimizi yükseltmeliyiz” dedi. Kıdem tazminatıyla ilgili işyerinde oluşturdukları komite üzerinden çalışmalara başladıklarını söyleyen Ekin, “Komite olarak toplantılar yapıyoruz ve fabrikadaki tüm arkadaşlarımızla birlikte kararlar alıyoruz. Vardiya giriş çıkışlarında basın açıklaması yapmaya başlayacağız. Ayrıca dinlenmek için oturduğumuz alanlara kıdemin fona devredilmesine neler kaybedeceğimizin yazalı olduğu kağıtlar asarak bilgilendirme çalışması yapıyoruz” diye konuştu. 

‘GREV YASAKLARINA KARŞI ÇIKMALIYIZ’

Toplusözleşme dönemlerinde hükümetin kendi grevlerini de yasakladığını hatırlatan Ekin, “Hükümet son yıllarda milli güvenliği bahane ederek işçilerin grevlerini yasaklıyor. İşverenler de ‘Hükümet beni kurtarır, grevi yasaklar diyerek’ artık toplusözleşmelerde rahat davranmakta. Hükümet artık bütün iş kollarında grevleri yasaklamaya başladı. Bizler de bütün iş kollarında bir araya gelerek grev yasaklarını tanımadığımızı söylemeliyiz. Grev yasaklarını aşmak için örgütlenmeliyiz” dedi. 

‘KIDEM, FONA DEVREDİLİRSE YOK OLUR’ 

Kıdem tazminatının işçiler açısından gelecek anlamına geldiğini söyleyen Serpil Uzun, “Yılların birikimi ve emeğimizdir. Geleceğimize çocuklarımıza yatırım yapmak için bekliyoruz. Zaten yıllar içinde erimiş bir durumda ve şimdi fona devredilirse hepten yok olacak. Birlik olup karşı çıkmalı, ne olursa olsun fona devredilmesini kabul etmemeliyiz. Tepkilerimizi her alanda göstermeliyiz” dedi.

Grev yasaklarına da dikkat çeken Uzun, “Bizim de grevimize yasaklama getirmişlerdi, ama direnerek kazanmaya çalıştık. Belki tek olduğumuzda çok baş edemiyoruz yasaklarla ama birlik olunduğunda güzel sonuçlar doğuracağını inanıyorum. Elimizdeki en büyük silahımız grev hakkı. O da gittiği zaman hiçbir şey olmayacak bütün haklarımız gidecek elimizden. O yüzden mücadele etmeli ve her türlü tepkimizi göstermeliyiz” çağrısında bulundu. 

‘İŞYERLERİNDE EYLEMLER YAPMALIYIZ’

Mehmet Ali Yıldırım kıdem tazminatının geleceğe yatırım olduğunu belirterek, “Devlet kendi çıkarları için kıdem tazminatını fona devretmek istiyor. Kendi borçlarını kapatamadığı için işçilerin sırtına biniyor. Fona devredilmemesi için fabrikalarda eylemler yapılmalı. İş bırakma eylemleri yapılırsa biz işi durdurduğumuz zaman işveren de devlete kıdemin fona devredilmemesi için baskı yapacaktır” dedi.  Yıldırım, “İşçilerin haklı olan grev kararının yasaklanması, işçinin hakkını aramasının önündeki engeldir.  Devlet ve işveren haklarımızı aramamamız için önümüzü kapatıyor. Grev yasağı kabul edilemez” dedi. 

Hayati Kaya ise, kıdemin fona devredilmemesi için eylemler yapılması gerektiğine dikkat çekerek “Bu durum iyi değil. Fona devredilirse emeklerimiz kaybolacak. Fabrikaları durdurabiliriz ve sokaklara çıkabiliriz. Elimizden geldiğince mücadele etmeliyiz” dedi.

Reklam
ÖNCEKİ HABER

Dayağa ‘terbiye’ dedikleri o belge!

SONRAKİ HABER

'Sözleşme dönemine tek vücut halinde girmeliyiz'

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...