Son kale için mücadele işyerlerinden büyüyecek

Vedat YALVAÇ
İstanbul

Tuzla Aydınlı’da bulunan DERİTEKS Sendikası toplantı salonunda bir araya gelen Mata, Csun, Has Metal, Alderi, Aka Deri, CPS, Migros Depo, Nedllyd Depo, Mutlu Akü ile Tuzla tersane işçileri kıdem tazminatının fona devredilmesi girişimini konuştu. Kıdem tazminatını son kaleleri olarak gören işçiler, tazminatın gasbına karşı sendikaların harekete geçmesi için tabandan baskı yapılması gerektiğine dikkat çekti. Bunun kendiliğinden olmayacağına dikkat çeken işçiler, “Sadece sendikalara bırakarak bu sorunun çözülmeyeceği kesin. Bu tartışma işyerlerimizde büyümedikçe buna karşı bir tepki oluşmaz” dedi. 

Geçtiğimiz hafta bir araya gelerek kıdem tazminatına ilişkin fabrikalarında diğer işçileri bilgilendirme kararı alan işçiler yaptıkları tartışmalarda AKP’nin “Herkes kıdem tazminatı alabilecek” yalanının bazı işçilerde karşılık bulduğunu belirtti. Kıdem tazminatının kendileri için iş güvencesi olduğunu belirten tersane işçileri, “Bunu bu şekilde işçilere anlattığımızda işçilerin kafasında soru işareti oluşuyor. Ancak harekete geçmesine yetmiyor. Tersanede çalışan işçiler sürekli çalışmadığı için fon meselesine olumlu bakan işçiler var. Biz zaten  almıyorduk ne güzel şimdi bundan sonra rahat rahat alacağız diye düşünüyorlar. Olacaklara ilişkin bilgi verdiğimizde düşünüyor ancak buna karşı bir şey yapalım deyince de bir şey yapmıyorlar” diye konuştu. 

İŞYERİNDEN BAŞLAMALI

“Bu mücadele uzun erimli bir mücadele” diyen tersane işçileri şöyle devam etti: “Bu tepkilerin harekete geçmesi için elbette öncelikli olarak örgütlü kesimlerin harekete geçmesi gerekir. En örgütlü kesimler harekete geçmemişken hiçbir örgütlülüğü olmayan işçiden daha ileri tepki beklemek mantıklı olmaz. Tepki gösterenlere gel toplanalım dediğimizde gelmiyor. Çok geniş bir çalışma yürütmemiz gerekiyor. Bu tartışma işyerlerimizde büyümedikçe buna karşı bir tepki oluşmaz. Sadece sendikalara bırakarak bu sorunun çözülmeyeceği kesin. Zaten bu duruma getirenler de sendikalar. Eğer sendikalar bu konu tartışmaya açılır açılmaz gerçek anlamda bir tepki gösterselerdi bu noktaya gelmezdi. Bu yüzden biz işçilerin harekete geçmesi gerekiyor. ”  

YUMURTA KAPIYA DAYANINCA...

Sendikaları kıdem tazminatının gasbına karşı bir şey yapmamakla eleştiren Birleşik Metal-İş üyesi Cesun ve Mata işçileri, “Cam işçileri ile dayanışma eylemleri yapıldı. Bunlar çok anlamlı. Ancak fabrikalarımızda bugüne kadar kıdem tazminatına ilişkin hiçbir şey yapılmadı. Fabrikamızda ne temsilciler ne de işçiler bu konu hakkında konuşmuyor. Bu konuda hiç bilgisi olmayan işçiler de var. Ne olacağını bilmiyor. Yapamaz diyenler var. Bunlar her şey beklenir diyenler de var. Temsilcilerden bir şey yapılmasını bekliyorlar. Ancak temsilciler de sendikanın bu konuda herhangi bir şey söylemediğini belirtiyorlar. Yumurta kapıya dayandıktan sonra bir şey yapmanın anlamı yok. Bugünden tepki göstereceksin ki işçi hakkına sahip çıkıyor düşüncesi oluşsun. Hakkımız elimizden gittikten sonra sokağa çıkmanın bir anlamı yok.” 

Birleşik Metla-İş’in örgütlü olduğu Has Metal işçileri de kendi aralarında yaptıkları tartışmaları şöyle aktardı: “Geçenlerde kıdem tazminatı üzerine bir tartışma başladı. AKP işçiler ‘artık bir gün çalışan bile kıdem tazminatı alabilecek’ gibi söylemlerde bulundular. Biz de o işin öyle olmadığını, işçinin iş güvencesinin ortadan kalkacağını anlattık. Bu seferde sendika bu konuda neden bir şey yapmıyor tartışması başladı. Daha sonra temsilciler geldi. Onlar da sendika bize bir şey demediği için biz bir şey yapmıyoruz’ dediler. Yapılan tartışma üzerine sendikacıların gelip işçilere bilgi vermesi için kendileri ile konuşacaklarını söylediler.” 

İKİ İŞÇİYİ BİR ARAYA GETİRMİYORLAR

Petrol-İş’in örgütlü olduğu Mutlu Akü’de de TİS görüşmeleri nedeniyle kıdem tazminatının gündemde olmadığını belirten işçiler, sendikanın da bu konu hakkında herhangi bir bilgilendirme yapmadığını aktardı. 

Çimse-İş’in örgütlü olduğu Key Teknik işçileri ise, “Bizim orada da bir sendika var ama sendikayla bir alakamız yok. Sendikacıların kim olduğunu bilmiyoruz. Bir temsilcimiz var ara sıra onu görüyoruz. Bir araya gelip çok tartışmaya giremiyoruz. Ustalar bizi bir araya getirmemeye uğraşıyor. Bir işçinin yanına yaklaştığında hemen oradan ayrıl diyorlar. Kesinlikle iki işçiyi bir araya getirmiyorlar” diye konuştu. 

KENDİNE İŞÇİYİM DİYEN HERKESİN SORUNU

DERİTEKS üyesi Ismako işçileri de sendikalarının Tuzla bölgesinde birkaç fabrikaya bildiri dağıttığını, bunu yaygınlaştırarak eyleme dönüştürmesi gerektiğini söyledi. Sendikadan aldıkları bildirileri fabrikada dağıttığını belirten işçiler, “Bizim maaşlarımız ve sigorta primlerimiz yüksek ve rahatlıkla kıdem tazminatlarımızı alıyoruz. Bu nedenle fabrikamızda işçiler çok hassas. Fona devredilmesini kesinlikle istemiyorlar. Çok tepkili herkes. Sürekli konuşuyoruz kendi aramızda ‘Bunu yapabilirler mi, yapamazlar mı?’ diye. AKP’li işçiler partici hareket ediyor, hemen müdahale ediyor. Bekleyin, içeriğini görün, alamayanlar da alacak’ gibi çarpıtmalarda bulunuyorlar” diye konuştu. Bu sorun yalnızca deri işçilerinin sorunu olmadığını ifade eden Özyükseller Deri işçileri de şöyle devam etti: “Bu sorun kendine işçiyim diyen herkesin sorunudur. Ben bütün haklarımı alıyorum ama benden sonraki nesil ne olacak diye bakmak gerekiyor. Bu sorun karşısında nasıl durulduysa bugün de herkesin ayaklanması lazım.”  

EYLEM VE ETKİNLİKLER YAPILACAK

Toplantının sonunda 10 kişiden oluşan bir komite oluşturan işçiler, eylem ve etkinlik kararları aldı. Örgütlü olan fabrikalarda sendikaları harekete geçirmek için tabandan baskı uygulamayı planlayan işçiler, örgütsüz işyerlerinde ise kıdem tazminatının fona devredilmesinin ne anlamaya geldiğine ilişkin materyaller dağıtma kararı aldı. Yaklaşık bir ay sonra büyük bir salon etkinliği yapmayı da planlayan işçiler, yürüyüşler ve basın açıklamaları yapacak.