30 Mayıs 2017 07:04

Bahçeli: NATO bu kadar ucuz mudur?

MHP Lideri Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada ekonomideki gidişatı eleştirdi. NATO'nun SDG'ye destek kararına da tepki gösterdi.

Paylaş

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada ekonomideki gidişatı eleştirdi. Bahçeli, NATO'nun SDG'nin IŞİD'e yönelik Rakka operasyonu için havadan destek verme kararına da tepki gösterdi.

Ekonomideki durumu eleştiren Bahçeli, "Ülkemizin durumu parlak sayılamayacaktır. İslam aleminin büyük bir kesimi yoksullukla savaşıp, sağlık hizmetleri, temiz su ya da düzenli elektriği bulunmaya gecekondu mahallelerine tıkışmışken, küçük bir kaymak tabaka yeraltı ve yerüstü zenginlikleri sömürmektedir. Artan eşitsizlikler alarm zili çalmaktadır. İnsan onurunun çiğnenmesi, insani kazanımlarım çürümeye bırakılması, karamsar bekleyişleri tırmandırmaktadır" dedi.

Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: "Artan eşitsizlikler alarm zili çalmaktadır. İnsan onurunun çiğnenmesi, insani kazanımlarım çürümeye bırakılması, karamsar bekleyişleri tırmandırmaktadır. Gerilimler insanlığı adeta darboğazlara sürüklemektedir. Sorunlar ağırlaşmakta, içinden çıkılmaz hale gelmektedir. Herkesin göründüğü gibi olmaya veya olduğu gibi görünmeye ihtiyacı vardır. Tutarlı olmak budur. Ahlaklı olmak da bunu gerektirecektir. Maneviyatımızın hisarları delik deşik olmuşsa, kısa ömrümüzde anlaşmazlık ve cepheleşmelere yakamızı kaptırmışsak mutlaka bir yerlerde vahim bir hata var demektir. Onu bunu çekiştirmekten kimse vazgeçmez, bundan da çekinmez. Kul hakkı denir, yetim malından bahsedilir fakat bunlar sözde kalır, nitekim refakat ve riayet eden çıkmaz.

'KAYMAK TABAKA YERALTI VE YERÜSTÜ ZENGİNLİKLERİ SÖMÜRÜYOR'

"Geldiğimiz bu aşamada bunları konuşmaktan daha fazlasını yapmalıyız. İmanımızın kutlu ve kuşatıcı buyruğuna daha çok kulak vermeliyiz. İnandığımız gibi yaşamaktan başka seçeneğimizin olmadığını bilmeliyiz. İslam aleminin yeni bir diriliş ruhu ile üzerindeki ölü toprağı atması kaçınılmaz bir zarurettir. Ülkemizin durumu da parlak sayılamayacaktır. İslam aleminin büyük bir kesimi yoksullukla savaşıp, sağlık hizmetleri, temiz su ya da düzenli elektriği bulunmaya gecekondu mahallelerine tıkışmışken, küçük bir kaymak tabaka yeraltı ve yerüstü zenginlikleri sömürmektedir. Ne olmuş da İslam dünyası birbirine düşmüştür? Terörizm ne olmuş da kamp kurmuştur?"

'RİYAD'IN ABD İLE KILIÇ DANSI'

"Riyad yönetiminin ABD ile kılıç dansı eşliğinde 110 milyar dolarlık silah anlaşması hangi mantık sonucudur. ABD Başkanı'nın 'Benim için rejimler önemlidir' sözünün adresi neresidir. Petrol kuyularından dolar çıktı ama insanlık o kuyulara gömüldü. Yerin altı, yerin üstüne çıkarıldı, yerin üstü de yerin altına sokuldu. En kötüsü de İslam'ı kullanan, yüce dinimizi emellerine alet etmeye kalkan terörün varlığıdır. İslami terörden bahsetmek uydurmadır.

"Terörizm insanlığın inkarı, ihanet cephesidir. Rahmet ve bereket ayı ramazanda bu gerçekler üzerinde mutlaka düşünülmeli, gerekirse bir özeleştiri yapılmalıdır. Maneviyatımızı sarsan tehditlerle mücadele etmezsek çok sürmez, çöküş mukadder olacaktır. Gaflet ve hezimet yolundan çıkarak tokalaşmaya ihtiyaç vardır. Ramazan ayı aç ve susuz kalma, ya da diyet yapma ayı değildir. Ramazan Kur'an ayı, kardeşlik halkalarını güçlendirme zamanının adıdır. Allah'tan niyazım, dualarımız, tuttuğumuz oruçların kabulüdür. Bir ve beraber olmayı denemeli, başarmalı, karanlık çevre ve çehrelere şamarı indirmeliyiz.

'BUAZİZİ'NİN KENDİNİ YAKMASI ORTADOĞU VE KUZEY AFRİKA'YI ATEŞE VERMİŞTİR'

"17 Aralık 2010'da seyyar satıcı Tunus'lu Muhammed Buazizi'nin kendini yakması Kuzey Afrika ve Ortadoğu'yu da ateşe vermiştir. İsyan duyguları uyanmış, devrimler doğmuştu. Ruhunu ipotek ettiren kişi ya da toplumlarda ortak aklın olmayacağı, olmayan bir şeyden de medet umulmayacağı bir tarih gerçeğidir. Ortadoğu'da şu anda ortak akıl yoktur. Akıl olmayınca irade bulunmayacaktır. Ortadoğu emperyalizmin her türlü tehdidine açık ve korumasız durumdadır. Terör örgütleri komşu coğrafyalara demir atmış, risk ve belirsizliklere çengeli takmıştır."

NATO'YA SDG TEPKİSİ

Bahçeli, Erdoğan'ın, 25 Mayıs'ta Brüksel'de katıldığı NATO Zirvesi'nde alınan kararların bazılarını sorguladıklarını kaydederek özetle şöyle konuştu: "Bu kararlardan ön önemlisi, NATO'nun IŞİD'le mücadeleye katılacak olmasıdır. Türkiye'nin uzun bir süredir dillendirdiği bu seçenek ilk bakışta oldukça olumlu ve isabetli değerlendirilecektir. Bizim kanaatimiz de bu yöndedir. Ancak NATO'nun yalnızca IŞİD'e odaklanması, Rakka operasyonu için daha çok hava desteği sağlamayı öne alması, ayrıca istihbarat toplanması ve paylaşılmasıyla askeri faaliyetlerinin sınırlı kalacak olması kuşku ve kaygılarımızı artırmaktadır. Gündemde PKK-PYD-YPG yoktur. Türkiye'nin, Rakka operasyonunda PKK-PYD-YPG'nin kullanılmaması önerisinin reddi kabul edemeyeceğimiz çifte standart ve art niyetlilik olarak yorumlanmalıdır. ABD, tüm itiraz ve eleştirilere rağmen PKK-YPG'ye silah vermektedir. Bu çerçevede 15 ve 20 Mayıs tarihlerinde 100 TIR'lık silah ve mühimmat sevkiyatı ortadadır. ABD'nin Rakka operasyonunda PKK-PYD-YPG ile aynı cephede yer alması, bundan da tavize yanaşmaması çok ciddi sonuç ve bedelleri ortaya çıkaracaktır. Şimdi de bu cepheye NATO girmiştir; hem de Türkiye'nin karşı çıkışına rağmen. NATO'nun Rakka operasyonuna katılması, PKK-PYD-YPG'ye bir yönüyle destek, değilse bile eylem ve emellerine göz yumması anlamına gelecektir. Türkiye'nin NATO'nun ikinci büyük ordusuna sahip olduğu gerçeği ortada dururken, adeta ülkemize meydan okur gibi 65 yıllık bir ortaklık ve üyelik hukukunu yok saymak kesinlikle küstahlıktır. NATO bu kadar ucuz mudur? Üye devlet olmamızın hiç mi saygınlığı veya yaptırımı, hadi bunları da geçtik hiç mi hatırı yoktur? Ne demek NATO'yla PYD-PKK-YPG'nin aynı çizgide olması? Bu derin kumpası ne şekilde okuyalım? NATO, Türkiye düşmanlarıyla nasıl, hangi dürtü ve stratejik amaçla yan yana gelecektir? Bu ne menem bir çarpıklık, izahı ne şekilde yapılacak bir çirkinliktir? NATO bugüne kadar herhangi bir yaramıza merhem olmuş değildir. Üstelik Türkiye'ye kurulan tuzaklar da adı sıklıkla geçmiştir. Bilhassa darbeler tarihi incelendiğinde henüz aydınlanmamış çok sayıda iddia ve itham NATO'yu direkt kapsamına almıştır. NATO, PKK'nın değil Türkiye'nin ortak olduğu, nice fedakarlıklar yaparak katkı sunduğu küresel bir teşkilattır. Rakka operasyonuna katılsın, buna diyecek bir şey yoktur. Hatta Türkiye'nin desteği de malumdur. Ancak terör örgütleriyle NATO'nun ne işi vardır? Bu ayıp değil midir? ABD nereye varmayı planlamaktadır? IŞİD teröristse, PKK-PYD-YPG nedir, Brüksel ve Vashington'dan bakıldığında bu insan azmanları, insanlık katilleri nasıl görülmektedir? PKK'lı, YPG'li teröristler dağda bayırda kelebek peşinde koşan, çiçek böcek seven, papatya toplayıp fal açan, piknik yapıp mangal ziyafeti düzenleyen cici çocuklar değil, basbayağı canidir, bal gibi haindir, tartışmasız şerefsizdir, hepsi birden insanlığa kast etmiş düşmanlardır. Bunun ötesi yoktur. Bundan başka söylenecek söz de yoktur."

'ASIL OLAN HAYAT, HAYAT DA BEŞİKTAŞTIR'

Devlet Bahçeli, Beşiktaşlı olarak Spor Toto Süper Ligin bitimine bir hafta kala şampiyonluğu garantileyen Beşiktaş'ı tebrik etti. Bahçeli “Şampiyonluğa ulaşan Kara Kartal Türk sporunun renkleri siyah beyaz olan yüz akı, iftihar edilecek kulüplerinden birisidir. Bu durum şahsım adına da oldukça anlamlı, memnuniyet vericidir. Beşiktaş Jimnastik Kulübü'nün futbolcularını, teknik heyetini, yağmurda çamurda, karda kışta, iyi günde kötü zamanda destek ve tezahüratlarıyla takımlarını yalnız bırakmayan taraftarlarımızı içtenlikle tebrik ediyorum.Kulüp Başkanımız Sayın Fikret Orman Bey ve yönetimini kutluyorum. Müsaade buyurursanız, taraftarlarımızın bir sözüyle konuşmamı noktalıyorum: Asıl olan hayattır, hayatta Beşiktaş'tır." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

SDG, Rakka'ya çıkan yolları kontrolüne alıyor

SONRAKİ HABER

Norveç sendikalarından İsrail’i boykot kararı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...