26 Mayıs 2017 07:27

TBMM Darbe Komisyonu 15 Temmuz raporunu açıkladı

Meclis 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nun taslak raporu açıklandı.

Paylaş

Meclis 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu taslak raporunu açıkladı. MİT'in ve Genelkurmay Başkanlığı'nın 15 Temmuz'a ilişkin raporları da komisyona ulaştı. Komisyon Başkanı Reşat Petek basın toplantısı düzenledi.

Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından Darbe Girişimi Meclis Araştırma Komisyonu'na darbe girişimine ilişkin sunulan raporda "Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından daha önce dış makamlarla paylaşılan notlarda FETÖ/PDY'nin darbe girişiminde bulunabileceği bildirilmiş olmakla birlikte, TSK bünyesinde istihbarat toplanamadığından, darbe girişiminin tarihi konusunda net bir istihbarata daha önceden ulaşılamamıştır. Örgüt mensuplarınca daha sonra verilen ifadelerde 'MİT Müşteşarı'nın Genelkurmay Karargahı'na gelmesi ve akabinde Genelkurmay Başkanı tarafından tüm askeri uçuşlar ile Ankara Garnizonu'ndaki askeri intikallerin ikinci bir emre kadar durdurulması üzerine darbe girişiminin başlama zamanının 16.07.2016 saat 03.00'ten 15 Temmuz 2016 saat 20.30 civarına alındığı' belirtilmiştir" ifadeleri yer aldı.

36 sayfalık MİT raporu'nda ayrıca 'FETÖ'nün yurt içi ve yurt dışı yapılanmasına ilişkin belgeler yer aldı. 'FETÖ'nün Türkiye'yi 5 bölgeye ayırdığı ve İstanbul, İzmir, Ankara, Gaziantep ve Erzurum'un bölgelerdeki sorumlu iller olduğu görüldü.

Petek'in açıklamasından satır başları şöyle;

RAPORUN GECİKME NEDENLERİ

Siz sormadan söyleyeyim, bir gecikme eleştirisi, rapor hala ortaya çıkmadı, gecikmedi mi? Neden gecikti şeklinde. Belki haklılık payı olan eleştiriler oldu. Takiyye ve gizlilik duvarının altına saklanan bu hain yapıyı araştırmak, takdir edersiniz ki pek çok zorluğu da beraberinde getirmektedir. Çok miktarda belge geldi, ama bunları komisyon toplantılarında sadece biz, şu kurumdan şu rapor geldi şeklinde bilgilendirdik. Ama o rapor çok kapsamlı raporlar. Bunları hassasiyetle inceleyip, oralardan rapora ne alabiliriz, bu zamanımızı aldı arkadaşlar. Yeni ve güncel bilgilerin ortaya çıkması… Yurtta Sulh Konseyi olarak anılan dava şu an devam ediyor. Biz 3 Ocak’ta çalışmamızı tamamladığımızda, istediğimiz bilgiler soruşturmanın gizliği çerçevede bizlere gelmiyordu.

‘15 TEMMUZ'UN ARKASINDA FETÖ'NÜN BULUNDUĞU KESİN...’

15 Temmuz hadisesinin arkasında FETÖ'nün bulunduğu kesin olarak ortaya konmuştur. Hiç kimse hakkında komisyonumuzca suç isnatı söz konusu değildir. Bu bir iddianame değildir, bu bir araştırma komisyonu raporudur. FETÖ'nün hain darbe girişimi ile ilgili özet birkaç şey söylemek istiyorum; Darbe girişiminin arkasında FETÖ'nün olduğunu somut delillerle söylemeye çalıştık ama bugün tereddüte imkan vermeyecek şekilde bilgi, belge ve dokümana ulaşmış bulunuyoruz. İletişim kayıtları, özel iletişim programları, devam eden yargılamalarda yeni yeni ortaya çıkan beyanlar, tutuklu yargılanan sanıkların Pensilvanya'dan yeni yeni verilen talimatlar, örgüt mensuplarına moral veren nitelikteki örgütün sözde lideri Fethullah Gülen'in açıklamaları.

"Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ni bombalarla hedef alan Müslim Macit'in beyanı var. "Bizim, yani hizmet hareketinin darbe yaptığımızı biliyordum, bilerek ateş yaptım" diyor. Külliyenin bombalanması eylemini gerçekleştiren fail, sanık, FETÖ mensubu olduğunu ikrar ile, yani suç kastının kendisinde varlığını ilan eden beyanla 'biliyordum' şeklinde beyanı var."

İSTİHBARAT ZAAFI VAR

Havacı subayın verdiği istihbarat darbenin öne çekilmesini ve başarısız olmasına neden olmuştur. Darbe girişiminin önceden haber alınamaması bir istihbarat zaafıdır. Darbe girişimi saatinin 15 Temmuz saat 20:30’a çekilmesi darbenin önlenmesinde en önemli faktörlerden biri olarak görülmektedir.

FETÖ'CÜ OSMAN ÖZSOY'UN 'KEŞKE ALBAY OLSAYMIŞIM' AÇIKLAMASI

"FETÖ'nün legal alanlarının bile aslında illegal olduğu, Osman Özsoy'un darbeden 1 ay önce tv kanalında "Türkiye Kuzey Kore'ye döner mi" temalı konuşmada, "Yakında darbe olacağını" iddia etmiş hatta "Keşke profesör olacağıma albay olsaymışım, daha fazla katkım olurdu" demiştir. Gülen'in 20'li yaşlardan itibaren yaşamındaki olağan dışı olaylar, belirli amaçlar için kendisinin yetiştirildiğini, zorda kaldığında gizli eller tarafından yoluna devam edilmesinin sağlandığını göstermektedir."

GÜLEN'İN GEÇMİŞİ

"Gülen'in eski CIA üyesi Graham Fuller ile yakın irtibatı görülmüştür. Vaiz olarak tayin edilmesi dikkate şayandır. Vaizliğe müracaatından 1 ay sonra diplomasını almıştır.10 Temmuz 1959 tariginde göreve başlamış, kendisini bir gizli el himaye etmiş, 1966'da asalete tasdik olmuştur. Normal bir memurun 1 yıl adaylığı olur. 7 yıl aday memur olarak çalıştığı gözüküyor."

‘FETHULLAH GÜLEN BİR SAHTEKARDIR’

"Fethullah Gülen bir sahtekardır. Sahtecilik suçları işlemiştir. Sahtecilik eylemlerinden dolayı hiçbir soruşturma geçirmemiştir. Yeşil pasaportu sahtecilikle almıştır. Bilgi ve belgeler bu sahtelikleri belgelemektedir. Raporda bir kısmını resim olarak eklerde göreceksiniz. FETÖ gizlilik, takiyyeye dayanmaktadır. O gece, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne silahların teslim edilmemesi, darbe girişimi saatlerinde kendi faaliyetlerindeki polis memurlarına darbe girişiminde bulunanlara direnilmemesi talimatları ile açıkça destek verdikleri tespit edilmiştir. Gece yarısından sonra ise durum değişiyor. Şüpheli Ersan Gönül'ün telefonunda ele geçirilen belgeleri. FETÖ/PDY darbe girişiminn başarısız olduğunun anlaşıldığı saatlerde "Önemli durum, durum kötü, tüm il ve ilçe imamlarına iletin, tüm hizmet mensupları darbeyi şiddetle kınayan açıklama yapsın. Meydanlara inip kendisini kamufle etsin, resim çektirip sosyal medyada yayınlasın. Hocaefendinin adı geçmesin açıklamalarda, Tayyip'e karşı olumsuz bir paylaşım yapmayın, bu grubu kapıyorum" diyerek kendilerini kamufle etme şeklindeki talimatın verildiğini görüyoruz."

92-94 ARASINDA HARP OKULU'NA GİRENLER...

Hangi yıllarda TSK’ya girenlerin darbe teşebbüsüne katıldığının dökümünü çıkarttık. 1992 – 94 arasında Harp Okulu’na girenlerin daha fazla darbe girişimine katıldığını tespit ettik. Dikkat çeken bir şey, darbeye iştirak eden 228 askeri personelden 205 tanesinin yurt dışı görev verildiği yine bize gelen resmi kayıtlarda belirtiliyor.

DARBENİN SİYASİ AYAĞI

Sık sorulan, kapsamlı araştırma yapıldı ama neden siyasi ayağıyla ilgili bir durum ortaya koymadı, tespit yapmadı. Zaman zaman eleştirilerle muhatap olduk. Gerçekten FETÖ ile ilgili yaptığımız tespitlerde sadece bir siyasi partiyle irtibat, olmadığını tespit etmiş bulunuyoruz. Dönemsel olarak siyasi iktidarda bulunan, iktidardaki partilere yakın davranıp, başta mülkiye adliye olmak üzere devlet üst organlarına sızmak için kendilerince siyaseti kullanma yolu sektikleri anlaşılmaktadır.

Dikkat çeken belgelerden bir tanesi, kendisi ilkokul mezunu olmadan vaizliğe atandı. 1967 yılında bakıyorsunuz bir partiye, CHP’ye bir tahsilat 5 bin lira bağışta bulunduğu anlaşılıyor. Sözüm yanlış anlaşılmasın ama bu örgütün amaçlarına hizmete edeceğini düşündüğü siyasi partilerle işbirliği yapabildiğini gösterdiği bir belge olarak… Nüfus kayıt örneği bile şaibeli bile karışık. Bazı yerlerde doğum tarihi 1942 olarak geçer, kendi yazılı beyanlarında da 1938 olarak geçmiştir. Farklı yorumlarla Atatürk’ün ölümünden sonraki tarihi işaret etmesi bakımından kullandığı şekilde yorumlara sebebiyet vermiştir.

Pasaport istek formu var. Anne adını nüfus kayıtlarına aykırı olarak “Rabin” olarak doldurduğu görülüyor.

MİT'TEN GELEN RAPOR...

MİT’ten gelen rapor, komisyon üyelerimize dağıtıldığı için onun hakkında detaylı bilgiye girmek istemiyorum. Merak ettiğiniz en önemli bölüm olarak, acaba 15 Temmuz günü, hep sorulan “O gün neler yaşandı, bu açıklanmadı. MİT Müsteşarı komisyona bilgi vermedi, raporun bu yönü eksiktir” şeklinde eleştiriler olduğu için o bölüme işaret etmek istiyorum.

 GÜLEN'İN 'HUSUSİLER' YAPILANMASI

Türkiye’nin beş bölgeye ayrılarak, bölge imamları aracılığıyla örgütün yönetildiği, yurt içindeki yapılanmasıyla ilgili verilen şema oldukça ilginçtir. En tepede Fetullah Gülen, ona bağlı bir mütevelli heyeti bir de özel kalem var. “Hususiler” diye bir grup olduğu iddia ediliyor. Bunu raporumuzun sonundaki kavram cetvelinde göreceksiniz. Emniyet, yargı, MİT ve TSK’ya örgüt yapılanmasını bu “Hususiler”in yaptığı ifade ediliyor. Bunların finansı, medya ayağı, eğitim faaliyetleri, yerleşim birimleri, bunlar üzerinde legal olarak yaptıkları ama arkasındaki illegal faaliyetleri gizleyerek yaptıkları çalışmalar ifade edilmiş. Şirketler, okullar, kolejler, üniversiteleri, hastaneleri hepsinin dökümleri de ifade edilmiş.

Amerika’daki örgütün imamları, sorumluları kimler, bunlar isimleri ve resimleriyle yer alıyor. Bunları da değerlendirmenize sunuyoruz. Kuzey Amerika, Afrika, Avrupa sorumluları isim isim tespitleri yapılmış. Asya sorumluları. Bazı isimler ilk defa ortaya çıkacak isimler olarak ifade edebiliriz."

SORU-CEVAP

Hürriyet'in haberine göre soru-cevap kısmında verilen yanıtlar ise şöyle oldu:

RAPORDA ADİL ÖKSÜZ YER ALACAK MI?

Raporda Adil Öksüz ve silahlı kuvvetler bünyesinde orada bulunmaması gereken, kimi kaçmış, yargılanan sivil unsurlar raporda değerlendiriliyor. Yargısal süreçler ve kabul edilen iddianamelerden alıntıları raporda göreceksiniz. Adil Öksüz ile ilgili şunu ifade edelim, somut olarak Adil Öksüz FETÖ ile irtibatı kesin olan ve darbenin yönetilmesinde aktif rol alan kişi konumunda. Tabi bu kişinin halen yakalanamamış olması, serbest bırakılması, serbest bırakılan hakimlerin meslekten uzaklaştırıldıklarını biliyorsunuz. Bunu daha önce de ifade ettik. Fetullah Gülen’in 1970’li yıllardan başlayarak izinlerini beş defa, 40 ve 30 gün olarak geçirdiğini biliyoruz.

Adil Öksüz ile ilgili FETÖ bağlantısına bir delil de, Zaman Gazetesi yazarlarından Ali Ünal’ın alınan ifadesinde kendisini Pensilvanya’da Adil Hoca olarak gördüğünü, Öksüz soyismini bilmediğini, TV’lerde resmini gördükten sonra Adil Öksüz olduğunu kesin olarak anladığını ifade ediyor.

DARBENİN EN ÖNEMLİ İKİ İSMİNİ SİZ DİNLEYEMEDİNİZ. MİT MÜSTEŞARI VE GENELKURMAY BAŞKANI. KOMİSYONUN ÇALIŞMALARINI NE KADAR BAŞARILI BULUYORSUNUZ? YABANCI İSTİHBARAT İLE İLİŞKİSİ KONUSU, UZUN YILLARDAN BERİ KAMUYA AÇIK BİLGİLER. VATİKAN İLE İLİŞKİSİ ÖRNEĞİN… BİZE YENİ OLACAK BİR UNSUR VAR MI? BUNLAR BİLİNDİĞİ HALDE DARBEDEN ÖNCE NEDEN DESTEK VERİLDİ?

Tabi şunu ifade edeyim. Ben bu yapının başlangıçta dini istismar eden sivil görünümlü bir yapı olarak ortaya çıktığı, daha sonra paralel devlet yapılanması olarak ifade edildiği sonra MGK kayıtlarında silahlı örgüt olarak darbeden iki ay önce kabul ediliyor. Açık istihbarat kaynaklarıyla şu an ulaştığımız şeyler bunlar.

“HUSUSİLER” NE İFADE EDİYOR? BU RAPOR SİYASİ BOYUT AÇISINDAN NE ORTAYA KOYUYOR?

İlginç kavramlar görüyoruz. Abi, Abla, Adanmış Ruh, Altın Nesil, Baş Yüceler Divanı, Bizden Olanlar Olmayanlar…

Çay içmek; örgütte çay içmek, sohbet tabirinin bir diğer kullanımı. Örneğin örgütle tanıştırılması gereken kişiler, sohbet kelimesinin kullanılması mahsurlu görülüyorsa çay içmeye gidelim denilir.

Ders çalışma, dershane, Fetih Okutma, Gazete, Himmet, Hizmet Erleri, Huruç… Kuşatmayı Yarma, harekete geçme. Cezaevlerinde, polis şeflerinin kurtarılması amacıyla kullanıldığı bilgiler var. İmam, ilgilenmek, istişare… Kafalamak; ilgilenmek tabirinin bir kademe ötesi. Kainat İmamı, kendine uygun gördüğü FETÖ liderinin. Karşı Cephe, Kutsal Hoca Payı… Bu kadar himmet toplanıyor, bu da unutulmamış. Belli bir yüzdesinin Fetullah Gülen’in payı olarak ayrılan kısmıdır.

Mahrem Hizmet, Mahrem Yerler, Muhabbet Fedailer… Mübarek Zat, Mütevelli Ağabeyi, Parlatma, Sadakat.. Böyle devam ediyor.

CHP’YE KATKIDA BULUNDUĞUNA DAİR BELGE GÖSTERDİNİZ. ÖRNEĞİN SİZİN PARTİNİZE DE KATKISI VAR MI?

Bir partiye uzak yakın değerlendirmesi olduğunu ifade ettim. 2010’da yargıyı ele geçirme operasyonunda AK Parti ile yakından işbirliği olduğu, referanduma açık destek verdiği, ama sonunda anayasa değişikliğinde bu defa örgüt mensuplarının anayasa mahkemesine götürüldüğünde anayasa değişikliği, her seçmenin bir adaya vermesi yerine listelere oy vermesi gerekir şeklinde anayasa iptali gerçekleştiğinde, HSYK’yı FETÖ’nün ele geçirilmesi… AK Parti döneminde de devlete sızmada hangi yöntemleri kullanabileceğini düşünmüşler, örneğin yargıda operasyon için somut bir örnek. Ama bağış makbuzu vesaire gibi bir şey komisyonumuzda yok.

Fethullah Gülen’in Papa ile görüşmesini o zamanki devlet yetkilileri organize ediyor.

1967 YILINDA CHP’YE BAĞIŞTAN SÖZ ETTİĞİNİZ, REFERANDUMDA AK PARTİ İLE BİRLİKTE OLDUĞUNU SÖYLEDİNİZ. SON RADDEDE KİMİNLE İŞBİRLİĞİ İÇERİSİNDEYDİ? ESKİ TUĞGENERAL ŞUNU SÖYLÜYOR “GENELKURMAY BAŞKANI, MİT MÜSTEŞARININ BİLGİSİ DAHİLİNDE OLMUŞTUR” DİYOR DAVADA. ERHAN CAHA. ESKİ TUĞGENERAL…

Karakolda doğru söyler mahkemede şaşar diye bir sözümüz var. Bugünlerde tabi cumhuriyet savcılıkta ifadelerin baskı altında alındığını söyleyip mahkemede farklı şeyler söyleyenlerle karşılaşacağız arkadaşlar. Avukatlar huzurunda verilen ifadelerde bir kısmı inkar etmiştir, ama bir kısmı da kabul ediyor.

Yani burada darbe girişimi FETÖ’nün kontrolündedir. Az önce size örnek verdim. Külliyeyi bombalayan tanık, FETÖ’den talimat aldım diyor.

Siyasi kimlik kişilik olarak komisyonumuza intikal eden bir kişi yok.

Şahsi yorumum şunu söyleyebilirim. Ama şunu söyleyebiliriz, değişik siyasi partilerle bağlantısı olan, il genel meclisi, belediye başkanları hakkında yargının yaptığı soruşturma var. AK Parti de var, CHP de var, MHP de var, HDP de var. Yargı bunların tarafsız bağımsız olarak soruşturmasını yapıyor.

GENELKURMAY BAŞKANI'NDAN YANIT ALAMADIK

Genelkurmay Başkanı'nın şahsından istediğimiz sorulara şu an itibariyle yanıt alamadık.

Bugün darbe girişiminde silahlı kuvvetler içinde en üst rütbeler generaller değil mi? 1980 yılında darbeyi yapan Kenan Evren ve arkadaşları vardı. Silahlı kuvvetlere 1980 yılında harp okuluna almışlar, terfi ede ede gelmiş, 2016 temmuzunda darbenin öncülüğünü yapmışlar, şu anda yargılanıyorlar. Bugüne kadar onları kimse tespite demeyip, başta genelkurmayın komuta kademesi, 1980 – 2016’da siyasi otoritede kim olmuşsa, mesul gibi düşünülebilir. Biz burada çağırdık eski genelkurmay başkanlarını, kuvvet komutanlarını dinledik. Söyledikleri şu oldu “Gözlerimize inanamıyoruz, en nazik diye düşündüklerimiz 15 Temmuz’da örgüt mensubu olarak karşımıza çıktı” onlar da şaşkınlık içinde. (HABER MERKEZİ)
 

ÖNCEKİ HABER

Beşiktaş Lens’le buluştu

SONRAKİ HABER

Hava soğumuyor ama yağış geliyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...