26 Mayıs 2017 02:25

686 işçi ekim ayında işsiz kalacak

Adnan GÜRKAN
Aydın

AKP iktidarının iç ve dış politikada uyguladığı çatışmacı siyaset, Suriye ve Ortadoğu’da süren savaşlar, sermayenin doymak bilmez kâr hırsı fabrika kapattırdı.

Lee, Wrangler, The North Facegibi tanınmış markaları bünyesinde bulunduran ABD merkezli VF Corporation, Türkiye’de üretimden çekilme kararı aldı. VF Ege Giyim Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti olarak Türkiye’de faaliyet yürüten VF International, Aydın Söke’deki fabrikasını, satış mağazası ve dağıtım merkezini kapatmaya karar verdiğini açıkladı.

Yenidoğan Mahallesinde, Söke Milas yolu üzerinde bulunan fabrikanın müdürü Aslı Akıntürk, fabrika bahçesinde işçileri toplayarak, Ekim 2017 tarihinde fabrikayı kapatacaklarını bildirdi. Basına da açıklamalarda bulunan Akıntürk, “Global anlamda hızla değişen pazar koşulları ve iş ihtiyaçlarına daha hızlı cevap verebilmek için tedarik zinciri iş modelinde gidilen zorunlu değişimin bir sonucu olarak kararın alındığını; fabrikanın kapanmasının, VF International’ın Türkiye’deki ticari varlığını ve tedarikteki planlarını etkilemeyeceğini” söyledi.

Wrangler, Lee markalı pantolon üreten, üretimin yüzde 70’ini Avrupa’ya, Rusya’ya, Türk Cumhuriyetleri’ne ve Orta Doğu ülkelerine ihraç eden fabrikanın 686 işçisi, Ekim 2017 tarihinden itibaren işsiz kalacak.

SENDİKACILAR MÜDÜRLE GÖRÜŞTÜ

Fabrikada örgütlü olan DİSK Tekstil Söke Şube Başkanı Cemal Poyraz, Genel Başkan Kazım Doğan ile birlikte fabrikaya giderek Müdür Aslı Akıntürk’le görüştüklerini, işçilerin ihbar ve kıdem tazminatlarının, sözleşmeden doğan tüm haklarının ödeneceğini, ek olarak sosyal paket sözü verildiğini belirtti. Uluslararası sermayenin genel eğilim olarak üretimden çekildiğini, ürünlerini en geri ülkelerdeki fabrikalarla anlaşarak fason olarak ürettirme yoluna gittiğine değinen Poyraz, fabrikanın kapanma gerekçesi olarak, Ortadoğu’daki gelişmeler ve küresel tedarik zinciri dedikleri, dünyanın çeşitli ülkelerinde yapılan fason üretim anlaşmalarının gösterildiğini söyledi. “İktidarın iş ve dış politikada uyguladığı gerilim politikalarının bu kararda yüzde yüz etkisi olmasa da mutlaka bir etkisi vardır” diyen Poyraz, “Bu etki yüzde 80’dir, yüzde 50’dir. Ama mutlaka iktidarın politikalarının bu kararda belirleyici bir etkisi var” dedi. 

MÜDÜR GÜVENLİKLE DOLAŞMAYA BAŞLADI

Görüştüğümüz işçiler, haberde isimlerinin yazılmamasını, kendilerini belli edecek bir ifadeye yer verilmemesini istediler. “Fabrika zaten kapanıyor, işsiz kalıyoruz. Bir de ihbar, kıdem tazminatı, sosyal paketten mahrum kalmayalım” diyen işçiler, fabrika müdürü Aslı Akıntürk’ün iyi bir insan olduğunu, kapatma kararıyla birlikte güvenliğin değiştirildiğini ve Akıntürk’ün fabrika içinde güvenlikçilerle dolaşmaya başlamasına bir anlam veremediklerini anlattılar. 

TÜM SÖKE ETKİLENECEK

Emeklilik için dilekçe verdiğini söyleyen Emine Kabakçı, fabrikanın kapanması kararı söylendiğinde çok üzüldüğünü belirterek, “Çok iyi bir fabrikaydı, kapanması büyük kayıp” dedi. Fabrikada 686 işçinin çalıştığını ve  fabrikaya fason üretim yapan atölyelerle birlikte 1000 işçinin işsiz kalacağını söyleyen Kabakçı, fabrikanın kapanmasından sadece işçilerin değil, esnafın ve Söke ekonomisinin de olumsuz etkileneceğini söyledi.

Büyük zorluklarla fabrikada sendikalaştıklarını, sendikadan sonra çalışma koşullarının iyileştiğini ifade eden Kabakçı, “Rahat bir çalışma ortamımız vardı. Ücretler sosyal haklar zamanında ödeniyordu. Ev araba alan, borçları olanlar için daha kötü oldu” dedi. Bazı işçilerin “Acaba daha çok çalışsak, ikramiyelerimizden, izin haklarımızdan vazgeçsek fabrikanın kapanması engellenir mi? Fabrika el değiştirirse üretim devam eder mi? Fason üretici alır mı?” şeklinde konuştuklarını; bazılarının da “kıdem tazminatı, ihbar ne kadar tutar? Ek paket içinde ne var?” hesabı yaptıklarını anlatan Kabakçı, kapatma kararının büyük bir şok oluşturduğunu belirterek, bu şoktan çıktıktan sonra gerçeklerin daha iyi anlaşılabileceğini ifade etti.

EN ÇOK KADINLARI ETKİLEYECEK

Fabrikada çoğunluğu kadınların oluşturduğunu belirten Kabakçı, “Kadınlar için çok kötü. Ben eşimden 3-4 yıl önce ayrıldım. Çocuklarım benim yanımda. Ben burada çalışmıyor olsaydım; maddi özgürlüğüm olmasaydı, hayat benim için çok daha zor olurdu. Kadınlar ekonomik özgürlüklerini kaybetmenin acısını yaşayacaklar” dedi. Fabrikanın kapanmasıyla işsiz kalacak işçilerin başka iş bulmaları ve çalışmalarının çok zor olduğunu söyleyen Kabakçı, “Sendikalı bir işyerinde çalışan işçinin, fasonda veya sendikasız bir işyerinde kölece çalışma koşullarına ayak uydurması, çalışabilmesi mümkün değil.  Çok ihtiyacı olan bir işçi, kendisini çok zorlayarak, her şeyi içine atıp ses çıkarmayarak belki çalışabilir ama, nereye kadar çalışır bilemiyorum” dedi.

‘ERKEK ELİNE BAKACAĞIZ’

“Yıllardır bu fabrikada çalışıyorum ve aslında yoruldum. Zaman zaman eşime ben işten ayrılmak istiyorum diyordum” diyen bir kadın işçi, “Fabrika kapanıyor dendiğinde iki gün ağladım” diyen işçi, “İhbar tazminatı, kıdem tazminatı, toplu bir para alacaksın. O parayla var olan borçları kapatacaksın; belki elinde para da kalacak. Bir zaman sonra o para da bitecek. Kadın çalışırken maaşı vardı, istediğini istediği zaman alabiliyordu. Şimdi kocanın eline bakacak. Koca eline bakmaya başladıklarında; bir şey istediğinde ‘idare et’ cevabını aldığında; erkek mızmız etmeye başladığında kadınlar için hayat daha da zor olacak” diye duygularını dile getirdi. 

KAPANMASINDAN HÜKÜMET DE SORUMLU

Fabrikanın geçen yıl vergi şampiyonu olduğunu söyleyen bir başka işçi, “Suriye’deki savaş yüzünden Ortadoğu’ya ihracat durdu. OHAL uygulamalarının, FETÖ’cü denilerek fabrikalara el konulmasının, AKP’nin kavgacı politikalarının fabrikanın kapanmasında etkili olduğunu düşünüyorum.Eskiden bu aylarda Söke, Kuşadası, Didim turistlerle dolardı. Şimdi yollarda turiste rastlamak mümkün değil. Türkiye’nin kredi notu sürekli düşüyor. En baştaki herkese kafa tutuyor, bunun elbette bir bedeli olacak.  Ama ne yazık ki bu bedeli Türkiye ödeyecek. İşte bizim fabrika kapanıyor. Bu bedeli ilk ödeyen biz oluyoruz” diyerek düşüncelerini ifade etti.

AKP’Lİ VEKİL NEDEN GELMEDİ?

“Ben her seçimde AKP’ye oy verdim, referandumda evet dedim” diyen bir işçi “Şimdi acaba yanlış mı yaptım diyorum” dedi. AKP Aydın Milletvekili Mehmet Erdem’in gazetede bir demecini okuduğunu söyleyen işçi: “Zahmet edip fabrikaya gelmeyen, işçilerle görüşmeyen Mehmet Erdem, telefonla müdürü aramış da, fabrika kapandığı için üzgünmüş de. Sen bu ülkeyi yönetiyorsun. Zahmet edip Söke’ye bile gelmiyorsun. İstihdam seferberliği deniyor. Artık inanmıyorum. Fabrika kapanıyor ve biz işsiz kalıyoruz. Gerçek olan bu” diye tepkisini dile getirdi. 

SENDİKAYA DA TEPKİ VAR

İşçiler sendikanın tutumuna da tepkili olduklarını söylediler. Genel Başkan ve şube başkanının fabrikaya gelerek müdürlerle görüştüğünü belirten işçiler: “Ama bizimle toplantı yapmadılar. Çalışırken yanımızdan gelip geçtiler, dalga geçer gibi ‘nasılsınız’ dediler. Nasıl olduğumuz belli değil mi? Sendikadan önce bizim 15-20 işçiden oluşan işyeri komitemiz vardı. İlk haklarımızı, ikramiye hakkımızı bile biz işyeri komitemizle kazanmıştık. Bu fabrikaya sendika nasıl geldi? Sendika hakkımızı nasıl kazandık? Bunlar unutuldu. Sendikanın örgütlenmesinde büyük emeği olan kurucu temsilcimiz Halil Özmen’in adı bile unutuldu. İşçinin kendi örgütlü gücüne olan güveni, ‘sendikacıya güven gerisini merak etme sene’ dönüştü. Bugün bu hale geldik” diyerek tepkilerini ifade ettiler.
Sendikanın, işyeri komitesinin olduğu ilk dönemdeki gibi tutum alması gerektiğini söyleyen işçiler, “AKP 15 yıldır bu ülkeyi yönetiyor. Hükümetin kavgacı politikaları yüzünden fabrika kapanıyor, biz işsiz kalıyoruz. Sendika düşsün önümüze, kaymakama mı gideriz, AKP’ye mi gideriz, nereye gidersek gidelim; bu işe bir çare bulun diyelim. Bir çare bulunmazsa, işsizlik fonundan patronlara para aktaracağınıza, işsizlere 6 ay – 10 ay değil, iş buluncaya kadar maaş ödeyin diyelim, bir çare bulalım” diyerek düşüncelerini ifade ettiler. İşçilerin, başka il ve fabrikalardaki işçilere de sözleri var: “İşçi arkadaşlara sözümüz; sendikacılara güvenip başı boş bırakmasınlar. İşlerinin ve birliklerinin arkasında dursunlar. Sorsunlar ‘bu neden oluyor’ diye” dediler. 

Evrensel'i Takip Et