26 Mayıs 2017 00:58

‘Emekçiler özgür olmadan toplum özgür olamaz’

KESK dönem sözcüsü Üzeyir Evrenk, Sendikal alana dair yapılmak istenen her açıklama ya şiddet ya da gözaltı ile engellendiğini belirtti.

Paylaş

Serpil BERK
Diyarbakır 

15 Temmuz darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL ile birlikte yasaklar hız kesmeden devam ederken, Diyarbakır’da emekçilere söz hakkı dahi tanınmıyor. Sendikal alana dair yapılmak istenen her açıklama ya şiddet ya da gözaltı ile engelleniyor. KESK dönem sözcüsü ve Tümbel-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Üzeyir Evrenk, yasakçı tutumdan vazgeçilmesi çağrısında bulunarak, “İşçiler emekçiler özgür olmadıkça bu toplumun hiçbir kesimi özgür olamaz” dedi. 

Diyarbakır’da uzun süredir sendikalar basın açıklaması yapamıyor, polis engeliyle karşılaşıyor. Sadece sendikaların değil siyasi partilerin, demokratik kitle örgütleri ve Cumartesi Anneleri’nin de her hafta düzenli olarak yaptığı açıklamalar engelleniyor. 

Bu tutumu eleştiren KESK Dönem Sözcüsü ve Tümbel-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Üzeyir Evrenk, OHAL’i iliklerine kadar yaşadıklarını, bu süreçte Diyarbakır’da KESK’e bağlı sendikalara üye 500 üyesinin ihraç edildiğini, 300 üyesinin açığa alınıp, binlercesinin soruşturmalardan geçtiğini ve 500 den fazla üyesinin gözaltına alınıp bırakıldığını 50 den fazla üyesinin de tutuklandığını kaydetti.

‘SOKAKLAR HALKA AÇIK OLMALIDIR’

KESK’in almış olduğu oturma eylemi kararını uygulamaya çalışırken sürekli polisle karşı karşıya geldiklerini aktaran Evrenk, “ 5 kişi yan yana gelip basın açıklaması yapamıyor. Yönetim toplantısı yapacağız örneğin yani 7 kişinin yan yana geldiği kapalı alanda olan bir toplantıdan bahsediyoruz, ona bile TOMA’lar, panzerler onlarca çevik kuvvet polisi geliyor.

Biz bu toplumun vicdanıyız, vicdan harekete geçerse toplumun vicdanı da rahatlar. Çünkü açığa almalar, ihraçlar, tutuklama ve gözaltılar bu toplumun kanayan yarasıdır. Sadece Diyarbakır’da değil diğer illerde de durum böyledir. Bir hafta önce Diyarbakır vali yardımcısıyla da görüştük, sokakların halka, demokratik kitle örgütlerine siyasi partilere açık olması gerektiğini aktardık. Bizlerin sokağa çıkması sadece bizim açımızdan değil tüm ülke açısından önemlidir. Çünkü ülkede yaşanan baskılara sessiz kalınırsa çok daha kötü günler yaşarız. Ama biz eğer bunlara sesimizi sözümüzü yükseltip, demokratik çizgi de çözüm üretebilirsek 80 milyon olarak bir arada yaşamanın olanaklarını ancak o zaman bulabiliriz” dedi.

‘OHAL’İ İLİKLERİMİZE KADAR YAŞIYORUZ’

Evrenk, OHAL ile demokratik taleplerde bulunan emek ve demokrasi isteyenlerin sindirilmek, bezdirilmek istendiğini ifade ederek, “OHAL’i iliklerimize kadar hissediyoruz. Ancak işçiler emekçiler özgür olmadıkça bu toplumun hiçbir kesimi özgür olamaz. Biz baskı ve saldırılara karşı mücadeleye devam edeceğiz. Bu sorunlar çözülünceye kadar sözümüzü söyleyeceğiz” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Tüllüşah’ı koruyabilecek miyiz?

SONRAKİ HABER

‘Adalet olmadan hiçbir iktidar yaşayamaz’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa