23 Mayıs 2017 01:39

Özgür hoca yalnız değil

İhraç edilen Yrd. Doç. Özgür Müftüoğlu’nun eğitimlerine katılan iki işçi, Evrensel'e yazdıkları mektup'ta 'Özgür Müftüoğlu yalnız değil' dedi.

Paylaş

Umut KAR
Tuzla tersane işçisi/İstanbul

Biz işçilerin en büyük talihsizliği çevremizdeki iyi insanları ya erken kaybediyoruz, ya da devlet onları görevlerinden alıyor. Bunlardan bir tanesi de Özgür Müftüoğlu’dur. Ben bir tersane işçisi olarak Özgür Hoca’yla Tuzla İçmeler’de Emek Partisinin yaptığı bir işçi eğitiminde tanıştım. Tam 7 yıl önce. Beraber çalıştığımız işçi arkadaşlar bir öğretim görevlisi işçilere eğitim vermeye gelecek dedikleri zaman inanmamıştım. Ya böyle bir şey olur mu diye. (Şunu da belirteyim ben solcu falan da değilim.) Düşündüm ama arkadaşları da kırmadım gittim binada kıvırcık saçlı sakallı biri oturuyordu. Önce inanmadım ama adam konuşmaya başladığında ben kendimden utandım. Bu hoca bize bu kadar önem verirken biz işçiler ne yapıyoruz dedim. 

Söylediği şu sözü hiç unutmuyorum “Bir işçi bir evim var diye sevinmemeli sermaye onu eninde sonunda ne yapar ne eder elinde alır.” Buna da örnek olarak tatil bölgelerindeki köylüleri vermişti. Bunların hepsi bende bir şeyleri sorgulamama sebep oldu. Bir dönem de herkesin bildiği gibi tersaneler bir iş cinayetleri merkezi olmuştu. O dönemde de Özgür Hoca ve Aslı Hoca başta olmak üzere tersanelerde yaşanan vahşeti gözler önüne serdiler. Bu bizim için önemliydi çünkü öğretim görevlilerinin bize sahip çıkmaları bambaşka bir duygu oldu benim için. 

Bunlara vesile olan arkadaşlara önceleri inanmadığım için kendime halen kızıyorum. Şimdi yeni bir şey duydum, yeni diyorum çünkü uzun zamandır iş için yurt dışına çalışmaya gitmiştim. Yeni duyduğumda hükümetin çıkardığı KHK ile Özgür Hoca’nın görevinden alınması. Buna inanmadım tabii. Hangi gerekçe ile olduğunu sordum, barış bildirisine imza attığı için dediler. Ha şimdi oldu dedim, yoksa aklıma kötü şeyler gelmişti. Sonra düşündüm evet Özgür Hoca tersanelerde işçiler ölmesin demişti. Şimdi de insanlar ölmesin demiş. Bunun için devlet ceza vermiş. Olsun biz hocalarımızı biliriz onlar yanlış bir şey yapmazlar. Bu da gösteriyor ki insanların ölümünü isteyenlerle, buna karşı duranların mücadelesinde mutlaka biz kazanacağız. 

Ömrünü işçilerin aydınlatılmasına adayan hocalarımız asla yalnız değil. Özgür Hoca başta olmak üzere tüm hocalarımızın yanındayız. Onlar er ya da geç görevlerine dönecekler. Biz işçiler var oldukça, ümit vardır. Hocamızın yanındayız.


Onurlu mücadelelerinin hep destekçisi olacağız

Metal işçisi
Tuzla Organize Sanayi 
Bölgesi/İstanbul

Ülke olarak son bir yılı aşkın zamandır adaletsizliğin hukuksuzluğun had safhaya çıktığı, tüm muhalif kesim ve kişilere karşı baskıların arttığı, dikta sistemle yönetilmeye çalışıyoruz. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından bu durumu lehine çeviren hükümet ve yanlıları sözde ülke güvenliğini sağlamak adına ilan ettiği OHAL’le birlikte çıkarılan KHK’lerle birçok kamu emekçisini, birçok akademisyeni ‘FETÖ’cü damgasını vurarak kolaylıkla görevinden ihraç etti. Ama ne bu baskılara, ne bu susturma politikalarına yılmadan, korkmadan inadına barış inadına demokrasi ve laiklik şiarıyla bilimsel eğitimi savunan, işçi sınıfı saflarında yürüyenler her zaman savundukları doğruları haykırmaya devam edecekler. Görevinden ihraç edildikten sonra pilav nohut satan Mehtap Yörük, işine geri dönmek için 70 küsur gündür açlık grevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça, her zaman işçi sınıfı mücadelesi saflarında yer alan Özgür Müftüoğlu ve görevinden hukuksuzca ihraç edilen diğer kamu emekçisi ve akademisyenlerin her zaman yanındayız. Onların bu onurlu mücadelelerinin hep destekçisi ve birleşen sesi olacağız. Ben genç bir işçi olarak özellikle Özgür  Müftüoğlu’nun işçi sınıfı mücadelesine tarihten günümüze verdiği önemi  mahallemizde yaptığımız işçi sınıfı eğitiminde daha yakından tanık oldum. Bu yapılan hukuksuz uygulamaların mutlak sonu gelecektir. Emek mücadelesi veren her daim bilim, barış, demokrasi, laiklik savunucusu olan barbarlığa ve gericiliğe karşı boyun eğmeyen işçi ve sınıf mücadelesi saflarında yer alan başta Özgür Müftüoğlu olmak üzere görevinden ihraç edilen bütün akademisyen ve kamu emekçilerinin yanındayız. Yalnız değiller.

ÖNCEKİ HABER

Yönetimin ödül verdiği işçi sendikalaşınca düşman oldu

SONRAKİ HABER

Mücadeleye hazırız sendikacılardan da kararlılık bekliyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...