21 Mayıs 2017 00:43

Çanakkale Limanında kayıp uranyum iddiası!

CHP Milletvekili Muharrem Erkek, Çanakkale Limanı'na demirleyen gemiden uranyum boşaltıldığı iddialarını Binali Yıldırım'a sordu.

Paylaş

Seçkin SAĞLAM
Çanakkale

8 yıl önce Çanakkale Limanından geçen ve nükleer malzeme taşıdığı iddia edilen gemiyle ilgili tartışmalar devam ediyor. Konuyu Meclis gündemine taşıyan CHP Milletvekili Muharrem Erkek, çarpıcı iddialarda bulundu. O tarihte birdenbire Çanakkale Limanına ‘nükleer boşaltma ve yükleme’ izni verildiğini ve ardından uranyum taşıyan geminin limana geldiğini söyleyen Erkek, “Deniz müsteşarlığı buna neden izin verdi?” diye sordu. Erkek ayrıca zenginleştirilmiş uranyumun nerede ve nasıl kullanıldığını da sordu.

2009 yılında, İsrailli iş adamına ait bir geminin, radyasyon yayılımı olmasına rağmen Çanakkale Limanından geçmesine denizcilik müsteşarlığı tarafından izin verilmesiyle ilgili herhangi bir resmi işlem yapılıp yapılmadığı  hâlâ belli değil. İnsan sağlığının tehdit altında olmasının yanı sıra gemide nükleer malzeme olup olmadığı da henüz netleşmedi. 

Konuyu Meclis gündemine taşıyan CHP Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek de Binali Yıldırım tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği soru önergesinde, ilginç iddialara yer verdi. Erkek, 2009 yılında Çanakkale Limanında ‘Birdenbire ortaya çıkan’ Çanakkale Limanı’na nükleer malzeme boşaltma ve yükleme izin belgesi ve kısa bir süre sonra limana gelen zenginleştirilmiş uranyumu TBMM gündemine taşıdı. Uranyumun akıbetinin ne olduğunu soran Erkek, “Nükleer silah yapımında da kullanılan bu malzemenin, dünyada kontrol altında üretildiği ve taşındığı bilinmektedir. Tüm bunlara rağmen zenginleştirilmiş uranyum taşımasının nereye ve neden yapıldığı, denizcilik müsteşarlığının buna nasıl izin verdiği bilinmemektedir” dedi.

‘İZİN EVRAKI NASIL VERİLDİ?’

“Çanakkale’de yürütülen bir soruşturmada verilen ifadeler ise bu olaya çok yakın bir tarihte, 2009 kasım ayında yaşananlara ilişkin çok ciddi bir iddiayı ileri sürmektedir.” diyen Erkek, iddiaları şu şekilde sıraladı: “Kasım ayında bir şirket tarafından yapılan başvuru üzerine Çanakkale Limanına nükleer malzeme boşaltma ve yükleme izni denizcilik müsteşarlığı tarafından verilmiştir. Faks yoluyla müsteşarlıktan Limana iletilen izin evrakının nasıl alındığı büyük bir soru işaretidir. Çünkü; o tarihte Çanakkale Limanında nükleer malzeme boşaltma ya da yükleme için hiçbir hazırlık ve güvenlik tedbiri bulunmamaktadır. Bahsi geçen iznin neden verildiği ise kısa bir süre sonra anlaşılmıştır. Kasım ayı sonunda, zenginleştirilmiş uranyum taşıyan bir geminin Çanakkale Limanına boşaltma yapacağına dair belgenin, Limana iletilmesi büyük tedirginlik yaratmıştır. Kendisini asker olarak tanıtan silahlı kişilerin eşlik ettiği gemi, zenginleştirilmiş uranyum bulunan konteynerleri limana indirmiş, daha sonra bu malzemelerin ne olduğuna dair bilgi alınamamıştır.”

İŞTE BAŞBAKAN’A SORULAN O SORULAR 

Erkek’in, Başbakan Binali Yıldırım tarafından yazılı olarak cevaplandırılmasını istediği soruların bir bölümü ise şöyle: 

-Dönemin Başbakanı ve Maliye Bakanının gizlice görüştüğü ortaya çıkan; Galataport ve TÜPRAŞ hisselerini anlaşmalı fiyatlardan aldığı anlaşılan, İsrailli iş adamına ait bir geminin, radyasyon yayılımı olmasına rağmen Çanakkale Limanından geçmesine denizcilik müsteşarlığı tarafından izin verilmesi konusunda herhangi bir araştırma ve/veya soruşturma yapılmış mıdır? Yukarıda geçen iddiadaki olay ile bu geminin bağlantısı var mıdır? 

-Bu geminin İsrail’e gittiği kaydedilmektedir. Geminin içindeki malzemenin, İsrail’in, Filistinlilere yönelik saldırılarda kullandığı malzemeler olduğu iddiaları doğru mudur? 

-İddiada konu olan zenginleştirilmiş uranyum, başka bir ülkeye mi sevk edilmiştir? Yoksa atık olarak ülkemizde bertaraf edilmesi amacıyla mı değerlendirilmiştir?”

ÖNCEKİ HABER

Greve çıkacak Şişecam işçileri: Hakkımız olanı istiyoruz

SONRAKİ HABER

Bahçeşehir gölet projesi tartışmaları devam ediyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...