20 Mayıs 2017 01:12

Aladağ iddianamesinde dikkat çeken detay

Aladağ iddianamesinde birbiriyle örtüşmeyen ifadeler, akıllara 'Sigorta arızası için uzman olmayan kişiler mi çağrıldı?' sorusunu getiriyor.

Paylaş

Tamer Arda ERŞİN
Ankara

Adana Aladağ’da gerçekleşen yurt yangınına dair hazırlanan iddianamede yer alan ifadeler yangının nasıl göz göre göre geldiğini ortaya koyuyor. Yangından şans eseri kurtulan iki kız çocuğu, ifadelerinde, yangından 3 hafta önce elektrik sigortasında tamir yapıldığını anlattı. Elektrik Dağıtım Şirketi çalışanları ise yurtta işlem yapmadıklarını söyledi. Akıllara “Yurt yönetimi yangından 3 hafta önce sigorta arızası için uzman olmayan kişileri mi çağırdı?” sorusu geldi.

Adana’nın Aladağ ilçesinde 29 Kasım 2016 tarihinde 10’u öğrenci 12 kişinin öldüğü, çok sayıda öğrencinin yaralandığı yurt yangınıyla ilgili Kozan Cumhuriyet Başsavcılığının hazırladığı iddianamede, faciadan şans eseri kurtulan 2 kız öğrencinin ifadesi yer aldı. Yangın gecesi  yurda gitmeyen Öğrenci Hacer Manıt, iddianamedeki ifadesinde yurtta kaldığı süre içerisinde 5-6 defa sigortanın attığını, yurtta ütü kullanırken bile elektriklerin kesildiğini söyledi. Manıt, yangın çıkmadan 3 hafta önce de yurda sigortacı çağırıldığını ekledi. Yine yangından şans eseri kurtulan Öğrenci Merve Dilara Gölükçü ise elektrik tesisatının zaman zaman arızalandığını, elektrik tesisatçıları tamire geldiklerinde onları gördüğünü belirtti. 

ELEKTRİK ŞİRKETİ GİTMEMİŞ

İddianamede Toroslar Elektrik Dağıtım Şirketi çalışanlarının da ifadesi yer alıyor. Çalışanlar ise ifadelerinde olay günü Aladağ ilçesine sayaç değişimi yapmak için gittiklerini ancak söz konusu yurtta herhangi bir işlem yapmadıklarını; yurdun kendi mıntıka alanları içerisinde olduğunu ve kendilerinden başka birilerinin burada işlem yapmasının imkanı olmadığını belirtti. Yurtta kalan çocukların ve elektrik şirketi çalışanlarının ifadeleri karşılaştırıldığında, “Yurt yönetimi yangından 3 hafta önce sigorta arızası için uzman olmayan kişileri mi çağırdı?” sorusu akıllara geliyor. 

‘OLASI KASTTAN YARGILANMALIYDILAR’

Çocukların iddianamedeki ifadelerini  değerlendiren mağdur aileleri avukatlarından Evren İşler, yangının ön görülebilir olduğunu dikkat çekerek, “Sanıklar hakkında olası kasttan dava açılması gerekirdi. Ancak taksirden dava açıldı. Eğer kasttan açılmış olsaydı sanıklar hayatını kaybeden her bir kişi için ayrı ayrı ceza alacaklardı.” dedi. Elektrik tesisatının uygun olmadığının bilirkişi raporlarında yer aldığını hatırlatan İşler, “Sigorta panosunun altında kanepe var. Tatbikat falan yapılmıyor. Üstelik yangın çıkacağına dair önceden işaretler gelmiş. Yani olayın olacağını sanıklar daha önceden öngörebilmiş” diye konuştu. 

‘YURT BAŞTAN SONA HUKUKA AYKIRI’

Yurtta çocukların yaşantısı hakkında öğrendiklerini de aktaran İşler, çocuklara bulaşık, çamaşır yıkattırıldığını söyledi. İşler, “Yurtta çocuklara bilimsel eğitim değil, dini eğitim verilmiş. Ailelerin ise çocuklarını okutmak için çocukları o yurda yollamaktan başka çareleri kalmamış. Bölgede devlet yurdu olmadığı için aileler ya çocukları okutmayacaktı ya da yurda o çocukları yollayacaklardı” dedi. Dosyayla ilgili mahkemeye sundukları dilekçeler hakkında da bilgi veren İşler, “Yönetmeliğe göre o yaşta çocukların devlete ait olmayan bir yurtta kalmaları yasak. Yurt binası imar mevzuatı açısından uygun değil. Yurt baştan sona hukuka aykırı” ifadelerini kullandı.

BİLİRKİŞİ RAPORU ‘ELEKTRİK’ DEMİŞTİ

Aladağ cumhuriyet savcıları nezaretinde yapılan bilirkişi incelemesi neticesinde hazırlanan raporda da yangının yurt binasının zemin katında bulunan ve resepsiyon olarak kullanılan odanın duvarında yer alan sigorta kutusundaki elektrik akımından çıktığı belirlenmişti. Sigorta kutusunda çıkan yangının hemen altında bulunan kanepeye sıçramasıyla büyüdüğü ve daha sonra tüm binayı sardığı anlatılan bilirkişi raporunda, “Yangının çıkmasındaki en büyük sebep elektrik sisteminde gerekli periyodik bakımın yapılmaması” denilmişti. Yine bilirkişi raporunda, binada yangın algılama sisteminin bulunmadığı, yurtta söndürme cihazlarının olmadığı ve acil durum tatbikatı yapılmamasının öğrencilerin yangın merdivenine ulaşmalarını zorlaştırdığı belirtilmişti. 

Tutuklu sanıklar arasında, tutuklu Yurt Müdürü Cuma Ali Genç ile Dernek Görevlileri İsmail Uğur, Mahir Kılıç, Mahmut Deniz, Mustafa Öztaş, Ramazan Dede ve Ramazan Keleş yer alıyor. Sanıklar hakkındaki dava, Adana Kozan’da 30 Mayıs’ta görülecek. 

ÖNCEKİ HABER

Baskı ve sömürüde ‘atılım’ dönemi

SONRAKİ HABER

Ankara'da çatışma: 1 ölü, 1 yaralı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...