'Özel'i gidiyor 'Terör'ü mü geliyor?

BAŞBAKAN ERDOĞAN İSTEDİ

Bakanlar Kurulu ve AKP MYK’de gündeme gelen yeni yargı paketine, Başbakan Erdoğan’ın talimatıyla özel yetkili mahkemelerin kaldırılarak yerine “terör mahkemeleri”nin kurulmasını öngören teklifinde eklendiği öne sürüldü. Bunun üzerine Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın başkanlığındaki komisyon, çalışmalarına başladı.

‘TERÖR MAHKEMELERİ’ GELİYOR

Özel Yetkili Mahkemelerin (ÖYM) kaldırılması yönünde adım atması beklenen AKP Hükümeti, diğer yandan bu mahkemelerde devam eden davalarla ilgili boşluk doğmamasını ve darbe ve ‘terör’ davalarına hangi mahkemelerin bakacağını belirlemek istiyor. Yapılan hazırlıklara göre ÖYM’ler kaldırıldıktan sonra darbe ve ‘terör’ gibi nitelikli suçlar için bölgesel ihtisas mahkemelerinin oluşturulması bekleniyor.

YARGI PAKETİNDE BAŞKA NELER VAR?

Hayli kapsamlı olan 3. Yargı Paketi, tutukluluk sürelerine yeni düzenleme getirmekle birlikte, avukatların olmaması halinde de kararların mahkeme heyeti tarafından açıklanmasını mümkün kılacak bir düzenlemeyi içeriyor.

TORBA TEKLİFTE ‘YOK YOK’

Meclis bugün de “torba yasa” olarak ifade edilen onlarca yasada değişiklik getiren teklifi  gündemine aldı. Teklif içinde şu düzenlemeleri içeriyor: “Kredi Yurtlar Kanunu, ÖSYM’nin sınav işlerinin ihale kanunu dışında özel şirketlere açılması, ÖSYM’ye müşavir kadrosu, Diyanet İşleri Başkanlığına kadro verilmesi, Afet işlerine Başkan olarak atanacaklarda 4 yıllık yüksekokul mezunu olma  ve 5 yıllık tecrübe aranması şartlarının kaldırılması, Milli Eğitim Bakanlığına 40 bin öğretmen alımı, organize sanayi bölgelerinde yapılacak meslek liselerine öğrenci başına hazineden normal lise masraflarının bir buçuk katına kadar destek verilmesi, 30 bin polis alımı, hazine arazilerini ve kamu binalarını kullananlara buraların satışını getiren teşvik, işsizlik fonundan geçmiş dönemde yasaya aykırı olarak kesilen stopaj vergisinden dolayı yürütülen dava ve idari işlemlerin yaptırımsız bırakılması.”

SEZARYENE İLİŞKİN TASARI

Teklif ile ayrıca Enerji Piyasası Kanunu, Sermaye Piyasası Kanununda da değişiklikler yapılarak, serbestleştirme getiriliyor. Genel Kurulda ayrıca sezaryene ilişkin tasarı, Devlet Sırrı ve Türk Akreditasyon Kurumu yasa tasarıları da Hükümetin, Meclis tatile girmeden çıkarmak istediği yasa tasarıları arasında yer alıyor. (HABER MERKEZİ)

BOZDAĞ DOĞRULADI, ARINÇ YALANLADI

‘Hükümet Sistemi Arayışı Sempozyumu’na gelişinde gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplayan Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, CMK 250. maddeyle yetkili özel mahkemeler konusunda çalışmaların devam ettiğini söyledi. Çalışmalar bittiğinde kamuoyuna açıklanacağını belirten Bozdağ, özel yetkili mahkemelerle ilgili çalışmanın üçüncü yargı paketinde yer aldığını doğruladı.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise, özel yetkili mahkemelerin kaldırılarak yerine bölgesel terör mahkemeleri kurulacağı haberlerine ilişkin, ''Basına bir kulis haberi olarak düşen konuyla doğrudan bilgilendirilmiş değilim. Doğru olma ihtimali çok zayıf'' dedi.

Arınç şöyle konuştu: "Sayın Başbakanımızın Adalet Bakanlığı'na talimat verdiği, Sayın Bakanımızı görevlendirdiği çalışmanın şu anda hangi aşamada olduğunu bilmiyorum. Dolayısıyla 3 ve 4. yargı paketlerinde olmadığı ifade edilen bu hususun, eğer bitmiş, olgunlaşmışsa bir şekilde bir ihtimal gelmesi mümkün olabilir. Ancak mevcut çalışma temposuna bakıldığında bunun bir başka şekilde değerlendirilmesi de söz konusu olabilir. Yani basına bir kulis haberi olarak düşen konuyla doğrudan bilgilendirilmiş değilim. Doğru olma ihtimali çok zayıf. Ancak üçüncü yargı paketinin sonuçlandığını hepimizin cumartesi günü takip etmemiz gerekiyor. Sayın Başbakanımızın özel yetkili mahkemelerin ve Türk Ceza Kanunu'nun, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 250, 251 ve 252. maddelerine yönelik yapılmasını istediği çalışmanın hangi noktada olduğunu şahsen bilmiyorum. Bu sorunuzu Adalet Bakanımıza sorarsanız belki daha iyi bir cevap alabilirsiniz.''

İLK ÖNCE TASARIYI GÖRELİM

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da, TBMM’de basın mensuplarının özel yetkili mahkemelere ilişkin sorularını yanıtladı.

Kılıçdaroğlu, özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına,“Eğer bir ülkede demokrasi istiyorsak bir ülkede sağlıklı bir yargının olmasını istiyorsak özel yetkili mahkemelere gerek yoktur” sözleriyle destek verdi. Kurulması tartışılan ‘terör mahkemeleri’ ile de Kılıçdaroğlu, “Tasarıyı görmeden bir şey söylemek mümkün değil” diyerek temkinli konuştu.

DEMOKRASİLERDE BU MAHKEMELERE YER YOK

Tartışmalarla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan BDP Grup Başkan Vekili Hasip Kaplan “Özel yetkili mahkemelerin anası-babası DGM’ler, dedesi-ninesi sıkıyönetim mahkemeleri, ceddi de istiklal mahkemeleridir” dedi. Kaplan, demokrasilerde bu tür mahkemelerin hiçbirine yer olmadığının altını çizdi. ÖYM’lerin kapatılması gerektiğinin altını çizen Kaplan, bu mahkemelerin temelli kaldırılması, ağır ceza mahkemeleri ve adli mahkemelere güvenilmesi gerektiğini söyledi.

Kaplan, ÖYM’lerin kaldırılması planlanırken, yerine ‘terör mahkemeleri’ kurulmasının da yanlış olduğunu dile getirdi.

Kaplan, “Barış istiyorsak ÖYM’leri kaldıralım, bu kanaldan da barışa bir şans tanıyalım” dedi.

ÖNEMLİ OLAN ADİL YARGILAMADIR

İzmir Baro Başkanı Sema Pekdaş ise, konuyla ilgili sorularımıza, “Önemli olan adil yargılama” şeklinde yanıt verdi.

Pekdaş şunları kaydetti: Elbette ki özel yetkili mahkemelerin kaldırılması gereklidir. Terörle Mücadele Yasası’nın da kaldırılması gerekir. Hem ‘Terör örgütü üyeliği’ hem de ‘Yardım ve yataklık’ kavramları hukuki olarak olması gereken objektiflikte değil. Herkes terör örgütü üyesi olarak değerlendirilebilir. Oysaki hukuk devletinde, yasalar yoruma yer bırakmayacak şekilde açık ifade edilmelidir.

‘SAVUNMA ÖZGÜR OLMALI’

Mahkemelerde esas ilke, hangi kovuşturma ve soruşma usullerine tabi olacağıdır. Yeni düzenleme, adil yargılanma hakkını sağlıyor mu sağlamıyor mu? Önemli olan bu sorunun cevabıdır. Savunmanın özgür olması ve adil yargılama hakkının olması gerekir. Eğer bunlar olmazsa hukuka aykırı olur.

Güvenlik ile özgürlük kavramları karşı karşıya getiriliyor. ‘Güvenlik için özgürlükler feda edilebilir’ deniyor. Ama asıl olan özgürlüklerdir. Güvenlik uğruna özgürlüklerin budanması kabul edilemez.

‘İTİRAZIM İSMİNE DEĞİL’

Bizim Baro olarak karşı çıktığımız mahkemenin ismi değildir. DGM, ÖYM ya da terör mahkemeleri. Bu mahkemelerin kovuşturma ve soruşturma usullerine karşıyız. Adil yargılanma hakkının olmamasına, savunma hakkının ihlal edilmesine karşıyız. İsimler ile bir yanılgı yaratmaya çalışmak, sanki bir hak getiriyor gibi davranmak kabul edilebilir değildir.

‘BU MAHKEMELER TÜMDEN KALDIRILMALIDIR’

Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Avukat Kamil Tekin Sürek ise şunları ifade etti: AKP Hükümeti, MİT Müsteşarı Hakan Fidan krizi sonrasında ÖYM’leri kaldırmayı gündemine almıştı. Hükümet artık bu mahkemeleri kontrol edemediğini, MİT Müsteşarı Fidan üzerinden neredeyse Başbakan Erdoğan’a uzanan soruşturmadan rahatsız olduğunu gizlemiyordu. Ancak AKP içinden ve kimi çevrelerden gelen tepkiler üzerine bu ertelendi.  Bu gelişmeleri, Hükümetin bir manevrası olarak görüyorum. Geçmişte DGM’lerin ismini değiştirip ÖYM yaptıkları gibi şimdi de ÖYM’leri ‘terör mahkemeleri’ yapmak istiyor olabilirler. Böylece halkın gözünde iyice teşhir olan ÖYM’leri ‘kaldırıyoruz’ propagandası yapıp, diğer yandan siyasi rakiplerini, örneğin cemaati tasfiye etmek isteyebilirler. AKP Hükümetinin geçmiş icraatlarından da yola çıkarak, bu ‘yeni’ mahkemelerin özgürlük, adalet, demokrasi açısından bir katkısı olmayacaktır diyebiliriz. Bu tür mahkemeler tümden kaldırılmalıdır.