14 Nisan 2017 00:24

Hopa’da hayır eğilimi önde görünüyor

Artvin Hopa'da hayır çalışmasını genellikle gençler ve kadınların yürüttüğü dikkat çekerken hayır eğilimi de önde görünüyor.

Paylaş

Artvin’in Hopa ilçesinde hayır eğilimi önde gözüküyor. Hayır çalışmasını yapanların genellikle gençler ve kadınlar olduğu dikkat çekiyor. Hayır çalışmasının köy köy, mahalle mahalle, ev ev yapıldığı görülürken evet çalışması ise bilboardlarda ve anons aracılığıyla yapılıyor.

Hopa Sanayi Sitesinde bir araç boyama dükkanında 4 işçiyle birlikteyiz. 3 kişi hayır derken 1’i evet diyeceğini söylüyor. “İşimiz görülmez, engel çıkarırlar” diyerek isimlerini vermiyorlar. Hayır diyenler, “Cumhuriyetin temelleri ile oynanıyor ve özgürlüklerimiz kısıtlanacak” diyor.

İçlerinden kaporta ustası olan daha önce MHP’nin içinde yer aldığını, aktif çalıştığını ve bu referandumda Devlet Bahçeli’nin yanlış yaptığını ifade ediyor. Yapılmak istenen değişikliklerle insanların daha fazla baskı altına alınacağını belirterek, “Böyle giderse Saddam’ın Irak’ı, Mısır gibi olacağız. Bu yetkiler, bu başkanlık sistemi hiç desteklenebilir gibi değil. Hesap verilebilirlik olmadığı için hayır diyorum” diyor.

ÜLKE YÖNETİMİ TEK KİŞİYE BIRAKILMAMALI

Görüştüğümüz boya ustası ise referanduma katılımın önemine dikkat çekiyor. Evet çıkması durumunda yaşam tarzına daha fazla müdahale edileceğini söyleyen usta “Sözde kimseyi hayır dediği için ötekileştirmiyor, terörist demiyormuş. Meydanlardaki propaganda böyle değil” diyor. Usta, “Denetleme yok ve ülke yönetimi tek kişinin iradesine bırakılmak istendiği için hayır diyeceğim” diye konuşuyor.

NEDEN EVET DİYECEĞİME BİRİ BENİ İNANDIRSIN

Boya işinde çalışan ve Avrupa’daki şirketlerle iş yaptığını söyleyen genç bir çalışan ise Avrupa ile bozulan ilişkilerden dolayı iş yapamaz hale geldiklerini anlatıyor. Genç, “Bana evet diyen birisi çıkıp canı gönülden inanarak neden evet dediğine beni inandırsın. Ben de evet diyeceğim. Bu referandumun, söyledikleri gibi ülkemiz için yararlı olduğunu düşünmüyorum. Bana öyle geliyor ki Tayyip Erdoğan’ın çıkarları doğrultusunda bir değişiklik bu. Bu yüzden ben de hayır diyeceğim” diyor.

‘AVRUPA NE DERSE BEN TERSİNİ SÖYLEYECEĞİM!’

Hopa Sanayi Sitesinde bulunduğumuz dükkana gelen bir memur ise şunları söylüyor: “İsviçre’deki miting ve pankarttan sonra evet demeyi düşünüyorum. Bu devleti biri bir şekilde soyuyor. Ama önemli olan icraat yapmasıdır. AKP ise 15 yıldır özellikle sağlık alanında önemli, güzel işler yaptı. Bir yandan da eğitimin içini tamamen boşalttı. Bunun yanında bir insanın memuriyetine karışmak çok siyasidir. Ben de bir memurum buna karşıyım. Ama Avrupa hayır diyorsa ben evet, Avrupa evet diyorsa ben hayır diyeceğim. Hollanda, Almanya ve İsviçre’de yaşananlara kadar kararsızdım, ama olanları görünce evet diyeceğim.”

REİSİMİZ İSTEDİĞİ İÇİN EVET DİYECEĞİM

Hopa Sanayi Sitesinden ayrılarak Artvin Çoruh Üniversitesi’nin bahçesine gidiyoruz. Siyaset Bilimleri ve Kamu Yönetimi 1. sınıf öğrencisi genç, “Olması gereken bir sistem yıllar sonra Cumhurbaşkanımız tarafından gerektiği gibi Türk halkına sunulmuştur. Türkiye’nin geleceği için önemli bir adımdır. En iyi şekilde yara almadan çıkmamızı sağlayacak bir yönetim şeklidir. Reisimiz de istediği için bu yüzden evet diyorum” diyor. Başka bir öğrenci ise “Bugün Ortadoğu’ya baktığımızda tek adamla yönetilen ülkelerde kan, sefalet diz boyu. Ekonomi bitmiş durumda ve nedense devletin başı lüks bir hayat yaşıyor. Mesele parti meselesi değil. Mesele geleceğimizdir” şeklinde konuştu.

YURTTAŞLAR NEYİ OYLAYACAĞINI BİLMİYOR

Başka bir durağımız da Hopa sahili. Burada görüştüğümüz eğitim emekçisi Nurçin Turgut Topaloğlu “hayır” diyeceğini söylüyor ve gerekçelerini şu şekilde sıralıyor: “Olağanüstü koşullarda referanduma sunulan 18 maddelik anayasa değişikliği ve başkanlık seçimini reddediyorum. Anayasa bir toplum sözleşmesi ise bu sözleşme hazırlanırken, toplumu oluşturan tüm kesimlerin söz sahibi olması gerekir. Sivil toplum örgütleri, sendikalar, meslek örgütleri yani toplumun örgütlü ya da örgütsüz tüm kesimleri fikrini ortaya koyabilmeli. Oysa bugün fikri ve sözü olanların neredeyse tamamı mahkemelerde, hapiste ve baskı altında. Demokratik hiçbir süreç işletilemediğinden neredeyse bütün yurttaşlar neyi oylayacağını bilemiyor. Bugün ihtiyacımız olan temel hak ve özgürlükleri garanti altına alan bir anayasadır” diyor.

BARIŞ VE GELECEĞİMİZ İÇİN HAYIR

Sahil yolunda başka bir kafede çalışan iki kadın işlerinden fırsat buldukları aralarda yanımıza geliyor. AKP’nin 15 yıldır ülkeyi yönettiğini belirten kadınlar, “15 yılda kadınlara ve çocuklara şiddet, tecavüz, taciz daha da arttı. 15 yılda daha çok yoksullaştık. Kendi ceplerini doldurdular bizim cebimiz boş. En başta bunlar için hayır diyoruz. Gelecekten endişeliyiz. Başkan olunca her şey düzelecek mi? Özgürlüklerimiz için hayır diyoruz. Ayrıca barış içinde, huzur içinde bir ülkede yaşamak istediğimiz için hayır diyoruz” dedi. (Artvin/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

İki dönem AKP'de görev almış işçi: Evet demem için sebep yok

SONRAKİ HABER

Milliyetçiliğe karşı gerçekleri tartışmak

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...