13 Nisan 2017 00:17

16 Nisan ‘imtihanına’ bilinçli bir hazırlık

Murat Kaya KHK ile ihraç edilen Anayasa Hukukçusu Murat Sevinç'in Türkiye’nin Anayasa İmtihanı kitabını yazdı.

Paylaş

Murat KAYA
Erzurum

Bu pazar ülkemiz adına önemli bir referanduma gideceğiz. Taşıdığı ehemmiyete rağmen son yılların da en kötü sandık sürecini yaşıyoruz. Her iki cephenin de birbirlerini “korku senaryoları” üzerinden yıpratmaya çalıştığı bu ortamda meselenin aslı çoğu kez gözden kaçırılıyor. Bunca toz duman, gürültü arasında bir isim bizi bu hengameden kurtarabilir. Şubatta çıkarılan KHK ile akademiden ihraç edilen Anayasa Hukukçusu Murat Sevinç, Türkiye’nin Anayasa İmtihanı kitabı ile neleri oylayacağımızı bir bilim insanı refleksi ile anlatıyor.

Geçtiğimiz ay İletişim Yayınları’ndan çıkan çalışma 192 sayfa. Alışılmış akademik eserlere göre dili bir hayli akıcı. Zaten Sevinç’in diken.com.tr’deki yazılarını takip edenler bunu anlayacaktır. Öyle olmasa bile yaşadığımız şu “olağanüstü” süreçte kendisi ile tanışmaya bir fırsat niteliğinde. Yazar öncelikle parlamenter sistemi ve bu sistem içerisinde cumhurbaşkanının veya devlet başkanının konumunu dünyadaki örnekleri ile anlatıyor. Bunu yaparken her disiplinin yapması gerektiği gibi tarihsel detayları da es geçmiyor. Ardından Cumhurbaşkanlığı kurumunun Türkiye’deki serüvenine bakış var. Bu bölümde 1924, 1961 ve 1982 anayasalarında makamın neler kazandığı, kazanamadığı açıklanıyor. Şüphesiz ki günümüzdeki sorunların en büyük kaynağı olan 2007 yılı herkesin malumu. Kitapta da bu yıla özel vurgular mevcut. Abdullah Gül’ün seçilememe süreci, 367 kararı, e-muhtıra, erken seçim ve nihayetinde Gül’ün seçilmesi, o yılı yeniden hatırlama ya da o devri tam olarak anımsayamayan bugünün öğrencilerine daha net anlatma adına hakkıyla ele alınıyor. Sözünü ettiğimiz o “fırtınalı” yıla ait bir detay da hiç kuşkusuz ekim ayındaki referandum. Cumhurbaşkanını halkın seçmesi yönündeki değişikliği öngören o seçimin nasıl oldu bittiye getirildiği, sonrasında da ne kadarına uyulduğu etraflıca anlatılmış.

GERÇEKÇİ GELECEK YORUMLARI

Kitabın son 2 kısmı 16 Nisan’da oylayacağımız paketi ve genel bir değerlendirmeyi inceliyor. Kabul edildiği takdirde değişiklik önerisinin neleri getireceğini afaki olmayan bir tavırla ele alıyor Murat Sevinç. Nitekim kendisi de doğabilecek sorunların fal bakmadan görülebileceğini, bilim insanlarının sonuç olarak müneccim olmadığını yazıyor. Özellikle Meclisin ve cumhurbaşkanının karşılıklı fesih yetkisindeki adaletsizliği vurguladığı nokta çok dikkatimi çekmişti. Evet, Meclis, seçimlerin yenilenmesini isteyebiliyor ama bunun için 360 milletvekilinin oyu gerekli. Çoğunluğu elinde tutan bir partiyi düşündüğümüzde bunun ne kadar imkan dahilinde olduğu ortada. Öte yandan cumhurbaşkanı ise bir şart olmaksızın fesih yetkisine sahip. İşte bu ve benzeri detayları öğrenmek, ona göre karar vermek için bu kitaplara mutlaka danışmamız gerek. Evet de hayır da bilinçli ve ayakları yere sağlam basan gerekçelerle ortaya konsun yeter ki. Kitap ayrıca 5 ek içeriyor. İlki 16 Nisan’daki referandumun maddeleri. Tek tek 18 maddeyi hiçbir yorum katılmadan resmi haliyle okumak isteyenlere birebir. Aslında bu metne ulaşmak günümüz şartlarını düşündüğümüzde çok kolay. Yine de bunun üşengeçliği içinde olanlar da var maalesef. Diğer 4 ek ise Türkiye’deki çeşitli sivil toplum kuruluşlarının ve hukukçuların hazırladığı anayasa önerilerindeki hükümet sistemlerini paylaşıyor.

Kitap yeni çıktığı için bulması kolay ve kalan sürede de okuyup değerlendirmesi bir o kadar rahat. Yeter ki verilecek oylar bilinçli olsun...

ÖNCEKİ HABER

Karakartal Fransa’da avantaj arıyor

SONRAKİ HABER

Futbolcu kadınlar tiyatro sahnesinde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa