12 Nisan 2017 00:50

Somalılar: Bu kez sonuç farklı olabilir

Emine UYAR
Manisa 

Son yıllarda her seçim dönemi gözlerin çevrildiği yerlerden biri de Soma. Sadece Türkiye’nin değil dünyanın en büyük iş cinayetlerinden birinin yaşandığı Soma’da bugüne kadar AKP hep yüksek oy aldı.

En son 1 Kasım 2015’teki seçimlerde AKP yüzde 49.7 oy alırken, CHP’nin oyu yüzde 29, MHP’nin ise yüzde 15.9 oranındaydı. Son seçimlerde MHP’den AKP’ye gidip gelen yüzde 10’luk bir kesim olduğu gözleniyor. 2011 genel seçiminde AKP’nin yüzde 52 olan oy oranı, 301 maden işçisinin yaşamını yitirdiği Soma katliamından sonraki 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde yüzde 40 düzeyine inerken, MHP yüzde 25’e çıkmıştı. 1 Kasım’da ise MHP’nin yüzde 10’u yine AKP’ye geçti. 

Soma’da görüştüğümüz işçiler, emekliler ve esnafın görüşü, işsizliğin yoğun olduğu, atılan işçilerin tazminatlarının ödenmediği, esnafın kredisiz ayakta duramadığı kentte “bu sefer sonucun farklı olacağı” yönünde. MHP’deki bölünmüşlüğün Soma’ya da yansıdığı gözleniyor. MHP tabanında “hayır” diyecek önemli bir kesim olduğu ifade ediliyor. Soma ayrıca Manisa’da ‘FETÖ’ operasyonlarının en çok yapıldığı ilçe. Bunun da ‘hayır’ı artıracak bir etken olduğu söyleniyor.  

Son dönemde AKP ilçeye adeta çıkarma yapmış; Genel Başkan Yardımcıları, Bakan Müezzinoğlu, eski vekiller, bir günü boş bırakmamacasına Soma’ya gelmiş ama beklenen ilgiyi görememişler. En son Bakan Müezzinoğlu’nun 1200 kişilik salonda yaptığı toplantıya 250-300 kişinin katıldığı bilgisi veriliyor. Yine AKP ‘ye oy verenler arasında oy vermeme eğiliminde olanların bulunduğu ifade ediliyor.

Bütün bunlar, Soma’da ‘hayır’ oylarının yüzde 50’yi bulabileceği görüşünü güçlendiriyor. 

HER SEÇİM ÖNCESİ ‘İŞÇİ ALINACAK’ DENİYOR

Soma katliamından sonra yapılan yasal düzenlemelerle işçilerin ücretleri yükseltilmişti, ancak Soma Kömürleri AŞ, yaptığı kesintilerle işçilerin bu hakkını gasp etmişti. Şirket, yaptığı kesintiyi bu ay kaldırdı. Katliamın ardından işten attığı işçilerin tazminatlarının önemli bir kısmı ise hala ödenmedi. Şirketin işçi alımı yapacağına ilişkin söylemlerine ise “referandumdan kaynaklı olabileceği” düşüncesi ile ihtiyatlı bir yaklaşım var. 

Hayır diyeceğini belirten bir İmbat Madencilik işçisi, Soma’ya iş için dışarıdan gelenlerin çoğunun kırsal kesimlerden geldiğini belirterek, “Ağır iş kolunda çalışıyoruz. Evet diyen de hayır diyen de niye diyeceğini bilmiyor” diyor. Katliamdan sonraki düzenlemelerle eskiye oranla daha yüksek ücret alınmasına rağmen, kredi borçlarında artış yaşandığını belirtiyor: “Bizim işletmemizde 6 bin kişi varsa, 4 bin 500’ü kredi mağdurudur.” 

10 bin dolayında işsizin olduğu ifade edilen Soma’da geçtiğimiz günlerde Işıklar ocağı için 250 iş başvurusu alınmış. Tabii bu işçilerin işe alınması için mülakata girmeleri gerekiyor. Görüştüğümüz işçi, “Bin kişi alınacağı söyleniyor ama ne kadar doğru bilemiyoruz. Hükümetin her seçim öncesi yapmış olduğu bu şekilde bir oyalama var. ‘Almıyoruz’ da diyebilirler” diye konuşuyor. 

TAZMİNATLAR NEDEN ÖDENMİYOR?

Soma Kömürleri’nden atılan bir işçi Soma’ya 6 kilometre mesafedeki köyünde 50 lira yevmiye ile inşaatta çalışıyor. Köyünden ‘hayır’ çıkacağını söylüyor. 

Atılan 2 bin 831 işçiden biri olan başka bir işçi de yine inşaatta vernik işi yapıyor. “Oylanacak maddelerin içeriğini bilmiyorum. Kararsızım şu an” diyor. Maden kazasından sonra kendilerine sahip çıkılmamasından şikayetçi. “Tazminatlarımız neden ödenmiyor?” diye soruyor ama onun görüşü; “Soma’dan evet çıkar!”

“Hayır” diyeceğini belirten bir başka işçi de düşüncelerini şöyle ifade ediyor: “Kaza buradaki madencinin işine yaradı. İki günlük izin vs... Bu yüzden işçi kesiminin önemli kısmı evet diyebilir. Ama MHP’li arkadaşlardan oy alacağını zannetmiyorum. Çalıştığım ortamda belli bir kesim AKP içinde, ama FETÖ mağduru. Onlar da evet demez.” 

Ocakların, açık işletmelerin ihale ile şirketlere verildiğini, onların da üretimi akrabalık ilişkileri sürdürdüğünü hatırlatan bir işçi, bu gibi nedenlerin Soma’da ‘evet’e yarayacağını söylüyor. 

Emekli maden işçisi Bahtiyar Gül ise “Bu defa Soma’dan umutluyum” diye konuşuyor. İnsanların tek adamlık sistemine “Olmaz” dediğini belirten Gül, şöyle devam ediyor: “Zaten her şeye sürekli zam geliyor, hayat şartları ortada. Madenciye sağlanan artış da geri alınmış oldu bu şekilde. Sabit düşünceye sahip olanlar dışındakiler hayır diyor.”

İNŞAAT İŞÇİLERİ: SOMA’DAN YÜZDE 50 HAYIR ÇIKSIN, TÜRKİYE’DEN HAYIR ÇIKAR 

İnşaat işçilerinin toplandığı kahvedeyiz. “Padişahlık devrini geçirdik, bir daha istemiyoruz. Yaşananlar ortada, sektör canlı ama insanlar para kazanamıyor. Nedeni kölelik düzeni. Rant düzeni var. Kalite önemli değil, ne olursa olsun ben kazanayım sistemi hakim. Belli bir kısım para kazanıyor, diğerleri aç. Biz kesinlikle hayır diyoruz” diyorlar.

Burada dile getirilen bir başka görüş de “Soma’dan yüzde 50 hayır çıksın, Türkiye’den hayır çıkar” oluyor. 14-15 bin işçinin rödovansla çalıştığını belirterek, “Hayır çıkarsa bu iş biter, sektör biter” propagandası yapıldığını ve bunun da etkili olduğunu anlatıyorlar: “Soma’da geçen yıl 33 ev satıldı, hepsi de kredi ile. Kazadan sonra bazı şeyler değişti, mesela ücretler yükseldi. Bunun verdiği rahatlık da var, ‘düzenim bozulmasın’ diyor.” 

ESNAF: AYAKTA DURAMIYORUZ 

Soma esnafı da “piyasanın durgunluğundan ve kredi almadan işi döndürememekten” yakınıyor. En büyük şikayetleri ise faizsiz KOSGEB kredisinin daha çok yandaşlara verilmesi.  Bir kırtasiyeci, “25 yıldır bu işi yapıyorum böyle durgunluk görmedim. Borçla borcu kapatıyoruz. Ben hayır vereceğim, çevrem de hep hayırcı” diyor. Başka biri referandumu “kader oylaması” olarak nitelendiriyor. “Hayır diyoruz. Vergi borcum, BAĞKUR borcum var. Nakit dönmüyor. Sermayenizi yükseltin diyorlar. Biz küçüklere yaşama şansı bırakmak istemiyorlar” diye konuşuyor.

‘ARTIK DUR DEMENİN ZAMANI GELDİ’

Soma’da, farklı illerden göç fazla olduğu için, çok sayıda yöre derneği var. Türkmen ve Yörükler Derneği’ndeyiz. AKP’li olduğunu söyleyen bir işçi, “Artık dur demenin zamanı geldi” diyor, “Hayır demek için çok gerekçe var. Hükümet seçilse belki yine AKP’ye veririm, ama bu farklı. 15 yıldır iktidarın bana getirisine bakıyorum; yol, köprü diyorlar. Ben Soma’dan dışarı çıkamıyorum. Yaptıkların zaten senin temel görevin.” 

Ev alabilmek için 10 yıl borçlanmak zorunda kaldıklarını belirten işçi, milletvekili sayısının 600’e çıkarılmasına da tepkili: “550’yi doyurduk, 600’ü doyuracağız. Aceleyle çıktı maddeler, yangından mal kaçırır gibi. İçeriğini de bilmiyoruz.”

Kağıt oynanan bir masaya yaklaşıyoruz, bir ELİ emeklisi, “Hayır diyeceğim, Cumhuriyeti kurtarmak, diktatörlüğe geçit vermemek için” diyor. Soma’da taşeron firmaların olduğunu, termik santral ve madenlerin satıldığını belirten maden emeklisi, “AKP çıkmazsa sözleşmeyi feshetmekle tehdit ediyorlar, taşeronlar da işçiye baskı yapıyor. Dini de bunların elinden kurtarmak lazım” diye konuşuyor. 

Buradan Zonguldak ve Bartınlılar Derneğine gidiyoruz. Burada, 1983’te Armutçuk’ta 103 işçinin yaşamını yitirdiği iş cinayetinde babasını kaybetmiş olan Hasan Demiray ile karşılaşıyoruz. Babasının yerine işe giren Demiray, 17.5 yıl çalıştıktan sonra emekli olmuş. “1400-1500 işçi varken 800-1000 ton kömür çıkıyordu. Sayı binin altına düştü yine aynı miktar kömür çıkıyor” diyen Demiray, oyunun hangi yönde olduğunu ise söylemiyor. 

Okey masasındakilerin 3’ü hayır, 1’i evet diyor. Birisi, “Tayyipçiyim, ama tek adama bu kadar yetki verilmez, cumhurbaşkanı olarak kalsın” diyor. 

HAYIR PANKARTI APAR TOPAR KALDIRILDI

Madenci anıtının olduğu meydana bakan binalardan birinde bir ‘evet’ pankartı görüyoruz. CHP’lilerin astığı ‘hayır’ pankartı ise sivil polis ve zabıtalar tarafından apar topar kaldırılmış. CHP Soma İlçe Yöneticisi Mehmet Kaygı, AKP İlçe Yönetim Kurulu Üyesinin şikâyeti ile hâkim kararı olduğu söylenerek, kendilerine herhangi bir tebligat yapılmadan sivil polis ve zabıtalar tarafından pankartlarının toplandığını anlattı. 

Evrensel'i Takip Et