24 Haziran 2012 09:44

Fazıl Say’dan bir dünya prömiyeri

İSTANBUL Müzik Festivali, 40. Yılında, dünyaca ünlü bestecilere verdiği eser siparişleriyle de çağdaş müziğe katkıda bulunmaya devam ediyor. 23 Haziran Cumartesi akşamı günümüzün en üretken bestecilerinden Fazıl Say’ın İstanbul Müzik Festivali tarafından sipariş edilmiş yeni eseri Mezopotamya Senfonisinin d&uum

Fazıl Say’dan bir dünya prömiyeri
Paylaş

40. İstanbul Müzik Festivali’nde sekiz yıllık bir aradan sonra yeniden besteci ve icracı olarak yer alan, günümüzün en başarılı sanatçılarından Fazıl Say’ın İstanbul Müzik Festivali’nin siparişi üzerine bestelediği son eseri “Mezopotamya” başlıklı 2. Senfoni’sinin dünya prömiyeri, dün Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
Gecede ünlü virtüöze, şef Gürer Aykal yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası eşlik etti. Konserin ilk yarısında Fazıl Say, piyanosunun başına geçerek Beethoven’ın 3 numaralı do minör Piyano Konçertosu’nu seslendirdi. İlk bölümün sonunda seyircisinin yoğun isteği üzerine yeniden sahneye çıkan Say, Kara Toprak isimli bestesini seslendirdi. Konserin ikinci yarısında ise Fazıl Say’ın “başyapıtım” olarak nitelendirdiği “Mezopotamya” başlıklı 2. Senfoni’sinin dünya prömiyeri gerçekleştirildi. Eser, 3.000 kişilik salonu dolduran seyirci tarafından dakikalarca ayakta alkışlandı.
“Mezopotamya” başlıklı 2. Senfoni’de Gürer Aykal yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Fazıl Say’ın (piyano) yanı sıra Carolina Eyck (theremin), Bülent Evcil (bas flüt) ve Çağatay Akyol’a (bas blokflüt) eşlik etti.
130 kişilik büyük orkestra için yazılan 55 dakikalık yapıt, 10 bölümden oluşuyor: “Ova’da İki Çocuk”, “Dicle”, “Ölüm Kültürü Üzerine”, “Melodram”, “Ay”, “Güneş”, “Kurşun”, “Fırat”, “Savaş’ Üzerine” ve “Mezopotamya Ağıtı”. Senfoni, uygarlık tarihinin kadim medeniyetleri Sümer, Asur ve Babil’in tınılarından, Dicle ve Fırat’ın çağıltısına, ağıtlardan, türkülere, nihayetinde yaşam ve ölüm, barış ve savaş motiflerinin birleştiği pek çok kültürün derin iz bırakan görünümlerini yansıtarak günümüz coğrafyasına odaklanıyor.
Fazıl Say, Mezopotamya Senfonisi’nin oluşum süreciyle ilgili “Mezopotamya ile ilgili uzun yıllardır araştırma yapıyorum, Mezopotamya tarihi ilgi alanımdır. Çok sayıda kitap okudum bu konuda. On yıldır kafamda oluşan bir eserdir. Ayrıca günümüz Ortadoğu’su da hepimizin bildiği, kaygı ve endişe ile takip ettiği olaylar zincirinin yaşandığı coğrafyadır. Bunların tümü bu eserde var. Güneş, Ay, Dicle ve Fırat nehirleri, ölüm kültürü, savaş ve terör psikolojisi... Ortadoğu’da savaş ve ölüm çok var ne yazık ki. Bu bakımdan ben de, senfonim ile bir barış çağrısında bulunmak istedim. Mezopotamya senfonisi bir barış çağrısıdır.” diyor.
Eserinde, bas flüt, bas blokflüt, theremin gibi ender kullanılan enstümanları birer sembol olarak kullanmayı tercih eden Fazıl Say eserle ilgili “Bas flüt ve bas blokflüt, bir nevi etnik ses vermekteler. Sanki binyıllar öncesinin enstrümanları gibi… Ortadoğu’ya özgü, onlar başroldeler. Senfoninin anlatıcısı bu iki enstrüman. Bunları iki kardeş olarak görmekteyim. Ama 7. Bölümde (“Kurşun”) çocuklardan biri (bas flüt) vurularak öldürülüyor. Bas blokflüt yalnız kalıyor, yoluna yalnız devam ediyor. Bir de theremin var. Elektromanyetik dalgalar ile kullanılan çok nadir bulunan ve icra edilen bir çalgı. Onun sesi de benim için “melek” rolünde. “Melek; Mezopotamya’yı korusun” diyorum theremin ile…” diyor. Konserde, elektromanyetik dalgalar ile kullanılan ve çalarken temas gerektirmeyen theremin’i çalan Carolina Eyck, bu nadir bulunan enstrümanın dünyada önde gelen icracılarından biri olarak kabul ediliyor. Theremin’in yaratıcısı Léon Theremin’in büyük torunu Lydia Kavina ile bu enstrüman üzerinde çalışma ve ustalaşma fırsatı yakalayan Carolina Eyck, 2010 yılından bu yana Fransa’nın Colmar şehrinde düzenlenen Theremin Yaz Okulu’nun sanat direktörlüğü görevini yürütmektedir.
Senfoninin bas flüt sololarını seslendiren ve Belçika Kraliyet Sanat Teşvik Madalyası sahibi Bülent Evcil, İTÜ Müzik İleri Araştırmalar Merkezi’nin yüksek lisans programında flüt öğretim görevlisi olarak görev yapmakta.
Konserde bas blokflüt ile yer alan diğer solist Çağatay Akyol ise Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası solo arp sanatçısı olarak müzik yaşamına devam ediyor.
(KÜLTÜR SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Annelerden, annelere bir çağrı daha

SONRAKİ HABER

LYS maratonu sona erdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...