TBMM Yüksek Disiplin Kurulu Mecliste görev yapan BES üyesi üç danışmanı memuriyetten çıkardı. Danışmanlardan Olcay Çelik, vekillerin siyasi faaliyetleri sırasında yanlarında bulunmalarının kanunun kendilerine verdiği bir görev olduğunu ve bu görev sebebiyle cezaladırıldıklarını söyledi.

Büro Emekçileri Sendikası (BES), Meclis’te danışman olarak görev yapan üç üyelerinin TBMM Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla ihraç edilmelerine ilişkin sendika genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya memuriyetten çıkarılan danışmanlardan Olcay Çelik de katıldı.  Açıklamayı yapan Genel Sekreter Davut Balıkçı TBMM Yüksek Disiplin Kurulunun beş üyeleriyle ilgili devlet memurluğundan çıkarma istemiyle toplantı gerçekleştirdiğini ve üyeleri Murat Gökdağ, Olcay Çelik ve Muhammet Kaya'nın memuriyetten çıkarıldıklarını söyledi. Balıkçı cezaya gerekçe olarak Anayasa Komisyonunda milletvekili dokunulmazlıklarının görüşülmesi sırasında HDP'li vekillerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını protesto etmek amacıyla toplantıyı terk etmeleri ve sonrasında HDP grup binasına kadar yürüyerek dokunulmazlıkların kaldırılmasını protesto ettikleri kısa yürüyüşe katılmalarının gösterildiğini belirtti. Danışman üyelerinin HDP'li vekillerle birlikte linç kampanyasının merkezine oturtulduğunu kaydeden Balıkçı, AKP'nin TBMM Genel Sekreteri eliyle danışman üyeleri hakkında soruşturma başlattığını ve savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu belirtti.

'SOMUT DELİL YOK'

AKP'nin dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin gerilimin faturasını güvencesiz koşullarda çalışan danışmanlara çıkardığını belirten Balıkçı, ihraç kararlarının siyasi olduğunu söyledi.  Balıkçı, memuriyetten çıkarma cezası istenen üyelerinin soruşturma dosyalarının verilmediğini ve savunma haklarının kısıtlandığını söyleyerek, soruşturmaya konu edilen yürüyüşte bulunmalarının çalışma usul ve esaslarında belirtildiği gibi bağlı oldukları vekillerin yanında bulunmaları zorunluluğundan kaynaklı olmasına rağmen suç sayıldığını vurguladı. Balıkçı, üyelerin suç teşkil ettiği düşünülen sloganları attıklarına dair tanık ifadesi ve görüntü bulunmamasına rağmen sloganları atmış olabilecekleri varsayımı üzerinden hareket edildiğini belirtti.  Suçlamaların somut delile dayanmadığını ve ispatlamanın yapılmayışının anayasa, yasa ve uluslararası sözleşmelerle çeliştiğini ifade eden Balıkçı, tüm hukuki yolları kullanacaklarını ve üyeleriyle güçlü dayanışmayı yaratacaklarını söyledi.

'KANUNUN VERDİĞİ GÖREVİ YAPTIĞIM İÇİN CEZALANDIRILDIM'

Memuriyetten çıkarılan Olcay Çelik ise kanunun kendisine verdiği görevi yapığı için cezalandırıldığını söyledi. Vekillerin siyasi faaliyetleri sırasında yanlarında bulunmalarının kanunun kendilerine verdiği bir görev olduğunu kaydeden Çelik, halkların iradesinin danışmanı olduğu için cezalandırıldığını söyledi. Örgütlenme Sekreteri Akın Şişman da danışman üyelerine yönelik suçlamalara ilişkin delile rastlamanın mümkün olmadığını söyledi. Mecliste yaşanan gerilimin ardından başlatılan linç kampanyasıyla zorlama bir kurul raporu hazırlandığını belirten Şişman, suçlamaları 657'nin ihlal edildiğine sığdırmanın mümkün olmadığını söyledi.

'DANIŞMANLARIN ÇALIŞMA KOŞULLARININ ÖZGÜNLÜKLERİ VAR'

Danışmanların siyasi partilerle ve vekil talimatlarıyla çalışacağını belirten hükümler olduğunu kaydeden Şişman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Vergi dairesinde çalışan kamu emekçisiyle Meclis'te çalışan farklı çalışıyor. O zaman parti grupları ve vekil danışmanlarının her adımı 657'ye aykırı. Tüm danışmanlar bu koşullarda çalışıyor. Çalışma koşullarının özgünlükleri var”.  (Ankara/EVRENSEL)