29 Mart 2017 00:09

‘Türkü sevenler için Harput türküleri çok özeldir’

Şerif Karataş, Harput Türküleri ile müzikseverlerle sesini buluşturan Ender Balkır ile konuştu.

Paylaş

Şerif KARATAŞ
İstanbul

Ender Balkır dizi filmlerinde seslendirdiği türkülerle sesini duyduk. Müziğe olan tutkusu için öğretmenliği bıraktı. 2007’de ilk albümü ‘Ezim Ezim’le müzikseverlerin karşısına çıktı. 2013’te ‘Ahir’ albümün ardından bu kez Harput Türküleri ile müzikseverlerle sesini buluşturdu.

Harput yöresinin türküleri arasında yaptığı bir seçkiyi kendisine özgü yorumladı. 20 Harput türküsünün olduğu albüm Kalan Müzik etiketiyle çıktı.

Albümde dikkat çeken ise bir ‘İki Bülbül’ adlı eseri ise sanatçının “kulağıma türküleri ilk fısıldayan” olarak tanımladığı babası Hıdır Balkır otantik yorumuyla yer alıyor.

Hanımın Çiftliği, Dila Hanım, Öyle Bir Geçer Zaman Ki, Poyraz Karayel, Ustura Kemal, Düriyenin Güğümleri dizeleri ve Düğün Dernek filminde türkülere sesiyle ses kattı. Ender Balkır. Balkır’la yeni albüm vesilesiyle sohbet ettik. 

Babası ve dedesinden Harput türküleri dinleyerek büyüyen Balkır, ailesi Dersim Pertek’li. Harput’la komşu. Babasının memur olduğu dönemde görev yaptığı Mazgirt’te 1977’de dünyaya geliyor. Dedesi Mehmet Ali Balkır’ın atla gezen biri olduğunu Harput (Elazığ) kürsü başı sohbetlerine çok katıldığını ve Celal Güzelses’le muhabbetleri olduğunu anlatıyor. Diyarbakır ve Harput türküleriyle büyüyen Balkır, “Bizim o taraflarda Zazaca ve Harput türküleri çok söylenir” diyor. “Türkü seven için herkes için çok özeldir Harput türküleri Bir ortamda türkü çalınıp söyleniyorsa mutlaka bir Harput türküsü vardır içinde” diyen Balkır devam ediyor: “Harput’ta genelde sevda türküleri var. Ağıtta çok fazla. Farklı mezheplerden ve farklı etnik kökenlerden insanların yıllar boyu bir arada iç içe yaşamış olmaları bu müziğin mayalanmasına sebeptir. Sevda çekmiş kavuşamamış aşıkların feryatlarıdır bir kısmı o yüzden herkesin yüreğine dokunur Harput türküleri.”

‘TÜRKÜLERİN SEVİLMESİNİ İSTİYORUZ’

Harput albümünün repertuarını oluşturduklarında daha çok Enver Demirbağ’ın söyleyiş tarzına bağlı kalmaya çalıştıklarını anlatan Balkır, “Bölgede çok özel icracılar ve ustalar var bana göre bunların başında, geçen yıllarda kaybettiğimiz Enver Demirbağ gelir. Biz hiç bir zaman onlar gibi okuyamayız fakat bunu yaparken, tek amacımız yöre halkının dışındaki insanlarla da bu türküleri buluşturmak ve sevdirmek” diyor. Hissettiği türküleri albümü taşıdığını söyleyen Balkır, “Bazı türküleri çıkartmamak için, 3 kıta olan türküleri 2 kıta söyledik. Niye bizim amacımız orada bir şeyi işaret etmek bakın böyle de bir türkü var diye. Müzikle ilgilenen kardeşlerime de her zaman şunu söylüyorum: Ben sizin aklınıza, kalbinize bir türküyü düşürdüm mü? Tamam şimdi gidin onu aslından, kaynağından dinleyin. Niyet bu” şeklinde konuşuyor.

TUNCEL KURTİZ VE HARPUT TÜRKÜLERİ

Harput albümün temelleri 2012 yazında Balıkesir Zeytinbağı’nda Tuncel Kurtiz, Hasan Saltık, Nilüfer Saltık, Engin Arslan ile birlikte gelişen türkü muhabbetinde gerçekleşiyor. Hep birlikte söylenen Harput türkülerinden sonra albüm yapma fikri çıksa da o dönem Ahir albümün kayıt döneminde olduğu için albümün ancak bu yıl müzikseverlerle buluştu.

Albümleri çocukları gibi gören Balkır, “Her albümde çocuğu büyütürken siz de büyüyorsunuz aslında. Deneyimleye deneyimleye gidiyorsunuz. Ustaların yolunda pişmeye çalışıyoruz. Albümde veya dizide söylediğimiz bir türküyü bir yerde konser verirken bizi dinlemeye gelenler hep bir ağızdan söylüyor ya işte tamam diyorum yerine ulaşmış. En keyif veren kısmı da bu zaten. Örneğin Harput çıktı daha bir hafta olmuş bir dinleyicim oğlunu çekmiş göndermiş, Dağlar Dağımdır’ı söylüyor çocuk daha 4 yaşında” diyor.

Türkülerin sırf müzikal olarak değil, maneviyatına değinen Balkır, “Onların içindeki anlamları çıkartarak hayatımıza yön vermeye çalışıyoruz. Betonların arasında insan kalmaya çalışıyoruz” diyor.

‘İNSANLARIN YÜREĞİNDE İZ BIRAKMAK ÖNEMLİ’

Dizi ve film müziklerinde türküleri seslendirmesi ilişkin de konuşan Balkır, “İnsanlar benim sesimi tanıyor, ama beni tanımıyor. Ama önemli olan insanların yüreğinde iz bırakmak zaten” diyor. Türküleri ilk kaynağından dinlemeye çalıştığını anlatan Balkır, “Şimdikiler çok şanslılar, internet üzerinden her şeye ulaşabiliyorlar. Zaralı Halil Söyler’i çok sonradan buldum. Gençler duysun diye onun için daha çok Zaralı Halil Söyler ismini zikrediyorum. Çünkü çok ciğerden söylüyor ve yeteri kadar bilinmiyor. Onların türkülerini
söylüyorsak isimlerini de daima zikredeceğiz, bu bizim boynumuzun borcu.”

‘BU SEVDAYI GÖNLÜMÜZE DÜŞÜREN O’

Babası Hıdır Balkır’ın albümde sesiyle yer almasına ilişkin Ender Balkır şunları söylüyor: “Bu sevdayı gönlümüze düşüren o.Gençken çok gür sesi vardı. Hatırlıyorum Babam türkü söyleyince, mahalledekiler, ‘Hıdır efendi efkarlandı’ derledi. Babam işten geldiğinde efkarlandığında elini atardı kulağına başlardı söylemeye. Benim için inanılmaz keyifliydi ve onun sesini bu albüme koymak benim için çok kıymetli bir şey.”

MÜZİK İÇİN ÖĞRETMENLİĞİ BIRAKTI

Matematik öğretmenliği bırakarak, müzik yolculuğuna devam etmesini de şu ifadelerle anlatıyor Ender Balkır; “Yapmak istediğim buydu. Kültürümüzde ataya karşı çıkmak yok. Böyle büyüdüm. Babama dedim, konservatuar okumak istiyorum. Dedi ki, ‘Bu iş meslek değil, yine türkü çal söyle, (gülerek) sigortalı işin olsun.’ Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Matematik Bölümünü kazandım. Bitirdim, geldim matematik öğretmenliğini Zeytinburnu Endüstri Meslek Lisesi’nde yaptım. Çin Atasözü var: İnsanlar sevdiği mesleği yaparlarsa, hayatı boyunca çalışmamış olurlar. Ben de şu an çalışmıyorum. Üniversitedeyken de sahne alıyordum yazları. Okulu 6 yılda bitirmemin sebebi de müzik aşkı, Babam duymasın (gülerek) Babama matematik çok zor diyordum ama matematiğin zorluğundan değil, 6 yıllık üniversite hayatımda 2 yıl ders çalıştım. Bunu da duymasın babam. (gülüyor)”

ABLÜMDE EMEĞİ GEÇENLER

Ender Balkır’a albümde vokalde Erkan Tekci eşlik ederken, klasik ve akustik gitarda Önder Meral, bağlama- ud-yaylı tamburda Sezgin Yaman, lavta ve yaylı tamburda Engin Arslan, klarnette Caner Malkoç, kanunda Turgut Özüfler ve Berker Teoman, kemanda Hüseyin Kemancı, perküsyonda Yaşar Erdoğan, Bülent Elmas, basgitarda Fırat İkisivri eşlik etti.
 

ÖNCEKİ HABER

İzlanda'da paganların sayısında büyük artış

SONRAKİ HABER

Çipras’tan halka kırmızı çizgi, IMF’ye yeşil ışık

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...