Efes işi bitirdi

Önder KARAKAYA

Avrupa’nın 1 numaralı kupası Euroleague’de son 2 haftalık sürece girildi. Basketbolseverleri “Ya düğün ya düğüm” deyiminin bol düğümlü kısmı eşliğinde heyecan dozu yüksek günler bekliyor. Çeyrek final eşleşmeleri öncesi hayati öneme sahip 4. basamağa konumlanabilmek için süren yarışa sürpriz bir ekip daha dahil oldu. Bu ekip, zorlu haftayı Zalgiris ve Fenerbahçe galibiyetleriyle taçlandırmayı başaran Efes’ten başkası değil. Lacivert-beyazlılar pek çok otoritenin 2 mağlubiyet tatma ihtimallerini ön plana çıkardığı sıkıntılı menüden fazlasıyla kârlı çıkmayı bildi. Böylelikle son 8’deki yerini ayırtan Perasovic ve talebeleri kalan 2 mücadeleyi de kazanarak mümkün olan en üst sırayı almaya çalışacak.

Haftayı CSKA deplasmanındaki mağlubiyetle açan Darüşşafaka Doğuş ise Galatasaray Odeabank’ı mağlup ettiği karşılaşmanın ardından 8. basamak için umut tazeledi. Kızılyıldız’ın yaşadığı iki mağlubiyetle fırsat ayağına gelen Daçka önümüzdeki hafta Bamberg’de oynanacak kritik müsabakada hata yapmadığı takdirde son maç gününde kendi kaderini yazma fırsatına sahip olacak. Zira o gecenin misafiri Sırplar olacak ve ilk mücadelede rakibini devirmeyi başaran Darüşşafaka bunu bir kez daha başardığı anda son 8 biletini cebe koyacak. 

FENERBAHÇE’NİN KREDİSİ TÜKENDİ

Euroleague’de asıl karmaşanın yaşandığı 4-7 kıraathanesine göz attığımızdaysa Fenerbahçe’nin avantajını yitirdiğini görüyoruz. Sarı-lacivertliler, salı akşamı içeride yaşanan Maccabi şokunun ardından perşembe mesaisinde konuk oldukları Anadolu Efes’e de kaybedince hesaplar karıştı. Efes karşısında sakatlıklarından ötürü Kostas Sloukas ve Luigi Datome gibi iki kritik isminden yararlanamayan Fenerbahçe kalan iki sınavını Madrid’de Real ve İstanbul’da Barcelona önünde verecek. Zeljko Obradovic’in ekibi 2’de 2 yapmayı başarabilirse rakiplerinin alacağı skorlara bakmaksızın 4.’lük koltuğunun sahibi olacak, zira Panathinakos’a karşı ikili averaj üstünlüğü elde bulunuyor. Ancak bu iki dev rakipten 1 tanesine karşı yapılacak hata Baskonia’yı hazineye ortak eder ki bu Fenerbahçe’nin parmağındaki alyansı çıkarması anlamına gelir. Kanarya, Baskonia ve PAO’yla gireceği üçlü averaj hesabında sonuncu. Yeri gelmişken hatırlatmakta fayda var; Panathinakos kalan iki haftayı CSKA ve Maccabi (D) müsabakalarıyla geçirirken Baskonia’yı Galatasaray (D) ve Zalgiris Kaunas maçları bekliyor.

REAL PİRE’Yİ YAKTI

Geçtiğimiz hafta THY Euroleague’in zirvesinde oynanan Olimpiakos-Real Madrid karşılaşmasına da bir paragraf açmamak olmaz. Real rakibini Yunanistan’da en son devirdiğinde takvimler 20 Ocak 2005’i gösteriyordu ve bana kalırsa bu gecenin favorisi de Olimpiakos’tu. Ancak eflatun-beyazlılar özellikle Anthony Randolph’un verimlilik dersi verdiği karşılaşmanın ardından Pire’deki 12 yıllık hasrete nokta koymayı başardı. İspanyol ekibi bu galibiyetle normal sezonu lider bitirme hedefine de iyiden iyiye yaklaştı. Onlar için son ciddi sınav Fenerbahçe karşısında verilecek. Sergio Llull ve arkadaşları kuşkusuz geçtiğimiz sezon çeyrek final serisinde kendilerini 3-0 ile süpüren sarı-lacivertliler önünde rövanş arzusunda olacak. Her iki taraf için de kritik anlamlar içeren bu kapışma Cuma gecesi 22:00’de. Randevularını iptal edenler pişman olmayacaktır.

YARI FİNAL REZERVASYONLARI ASKIDA

Euroleague’deki kaotik senaryolardan uzaklaşıp Karşıyaka ve Banvit’in mücadeleyi sürdürdüğü FIBA Şampiyonlar Ligi’ne göz atalım. Çeyrek final ilk karşılaşmalarının geride kaldığı organizasyonda işler öngördüğüm rahatlıkta gitmedi. Bandırma’da Ludwigsburg’a 92-87 kaybeden Banvit dezavantajlı duruma düşerken Venezia’yı 74-71 ile alt eden Karşıyaka’nın da İtalya’ya büyük bir avantajla gideceği söylenemez. Ancak hem Banvit hem de Karşıyaka’nın rakiplerinden daha kaliteli ekipler olduğunun altını ısrarla çizmekte beis görmüyorum. Ludwigsburg bu sezon Bundesliga’da da üst düzey deplasman performanslarına imza attı ve evlerinde bocalama ihtimalleri azımsanamayacak seviyede. Üstelik geçtiğimiz hafta kazanırken sergiledikleri kusursuz hücum performansının tekerrürü pek mümkün değil. Karşıyaka’nın yarı final şansını da yüzde 51 olarak görmek iyimserlik olmaz. Zira Venezia’nın potansiyeli ortada, Marquez Haynes ve Melvin Ejim üzerinde yapılacak baskılı savunma turu getirmeye yetecektir.

Geçtiğimiz hafta naçizane çizmeye çalıştığım senaryonun gerçekleştiği Eurocup’ta ise final serisi başlıyor. Yarı final eşleşmesinin 3. ayağında ağırladığı Hapoel Jerusalem’i perişan eden Valencia, Unicaja Malaga’nın karşısına çıkmayı başardı. İspanya temsilcilerini yüzleştirecek final 3 maçlık seri üzerinden oynanacak ve ev sahibi avantajı Valencia’nın elinde bulunuyor. Kupa yolunda ilk yüzleşme ise bu akşam 21:30’da. Enteresan biçimde, iki takım henüz Cumartesi günü Liga Endesa’da karşı karşıya geldi ve provayı 81-77’lik skorla kazanan Valencia oldu. Turuncular cepteki iç saha avantajı eşliğinde hiç kuşkusuz kupanın favorisi konumunda, fakat Unicaja’nın bu gece çalacağı bir galibiyet inisiyatifin tamamını Malaga şehrine götürür.

YAKIN DOĞU MCBRIDE İLE FARKLI

Ve kadınlar Eurocup... Kayseri AGÜ’nün Hatay Büyükşehir’i, Yakın Doğu’nun ise Galatasaray’ı alt ettiği eşleşmelerin ardından finalin adı kondu. Hem AGÜ hem de Yakın Doğu Üniversitesi rakiplerini içeride ve dışarıda net galibiyetlerle geçerek turu hak ettiler. Yarı final sürecinin yıldızı ise kesinlikle Yakın Doğu’nun yıldız oyuncusu Kayla McBride idi. 2014 WNBA draftının 3 numarası Galatasaray savunmasını çaresiz bırakırken takımına final kapısını açan isim oldu. Tıpkı yarı finallerde olduğu gibi rövanş sisteminin geçerli olduğu final serisinde toplam sayı farkına bakılacak. 5 Nisan’da Kayseri’de oynanacak ilk maçın rövanşı 12 Nisan’da İstanbul’da. Şampiyonluk için Yakın Doğu’nun bir adım önde olduğu söylenebilir, ancak basketbolseverler büyük keyifle geçmeye namzet iki karşılaşmaya şahitlik edecek.

Avrupa’da basketbolun bir haftalık seyri bu şekildeydi. Önümüzdeki hafta görüşünceye dek, Dimitris Diamantidis’in kolları kadar verimli çalışabileceğiniz günler diliyorum.