25 Mart 2017 18:35

YYÜ Tiyatro Topluluğu: acaba ne oynamalıyız?

Ekip bu yıl epik tiyatro ve Brecht tekniğini tartıştıkları, bunun en iyi örneği de Keşanlı Ali Destanı olduğu için bu oyunu seçtiklerini anlatıyor.

Paylaş

Zeliha Kar-Özge Özdemir

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ

Genç Hayat Dergisi‘ni düzenli takip edenler YYÜ Tiyatro Topluluğunu tanır. Önceki senelerde toplulukla röportaj yapmış ve topluluğun tanıtım yazısını yayınlamıştık. Bu dönem yeni bir oyunla seyirci karşısına çıkacak olan topluluğun odasına uğrayalım dedik.

Bilmeyenler için topluluktan bahsedelim dediğimizde topluluğun içinde beş yıldır aktif olarak görev alan oyunun Keşanlı Ali'si Hasan Bayam'ı dinlemeye başlıyoruz.

“YYÜ Tiyatro Topluluğu 1992 yılından beri üniversite içinde aktif olan bir topluluk. Her sene en az bir oyun çalışıp festivallere katılıyor, turnelere gidiyor. 2015-2016 sezonunda Guguk Kuşu ve Divane Ağaç oyunlarını oynadık. Bu sene tek oyun çalışıyoruz. Oynayacağımız oyun bizde ayrı bir yeri olan ve Türkiye'de en fazla oynanan oyun olan Keşanlı Ali Destanı. Oyun, göndermeleriyle, politik tavrıyla, tiyatro geçmişiyle ve ilk epik tiyatro olması sebebiyle son derece önemli bir oyun. Daha önce oyunun yazarı Haldun Taner devlet tiyatrosuna oyunu veriyor ancak devlet tiyatrosu oyun üzerinde bir takım oynamalar yapmak isteyince Haldun Taner buna karşı çıkıp oyununu geri çekiyor. Sonrasında Engin Cezzar-Gülruz Sururi Tiyatrosu Haldun Taner'den oyunu istiyor ve Taner üzerinde her hangi bir oynama yapmamaları koşuluyla oyununu veriyor. Bu oyunla turneye de çıkılıyor. Oyun devlet tiyatroları, özel tiyatrolar ve diğer tiyatrolarla birlikte dörtyüzden fazla sahneleniyor. Biz de böylesi bir geçmişi olan oyunu oynamak istedik. Nisan ayında Van'daki seyircilere Mayıs ayında ise İzmir, Denizli gibi illerde oyunu sergilemeyi düşünüyoruz.”

Hasan'a neden özellikle bu yıl Keşanlı Ali Destanı'nı oynamak istediklerini sorduğumuzda her sene ekip içinde bir kuramı tartıştıklarını söylüyor. Mesela geçen yıl tartıştıkları kuram psikanaliz ve distopya olduğu için Guguk Kuşu'nu, tasavvufu tartışırken Divane Ağaç'ı oynadıklarını bu yıl epik tiyatro ve Bertolt Brecht tekniğini tartıştıkları ve bunun en iyi örneği de Keşanlı Ali Destanı olduğu için bu oyunu seçtiklerini anlatıyor.

Oyunun başrol oyuncularından Sosyoloji bölümü 2. sınıf öğrencisi Serenay Demirkoç'u dinliyoruz. Serenay toplulukla bu yıl tanışmış, tiyatroya olan ilgisi ve topluluğun aktifliği nedeniyle elemelere katılmaya karar vermiş. Tiyatronun kendini ifade edebilmesi açısından daha iyi imkan sağladığını, sahnedeki heyecan ve utangaçlığının eskisine oranla ortadan kalktığını söylüyor. Ayrıca başrol oyuncusu olmasının onun için sürpriz olduğunu da ekliyor.

Toplulukta bu yıl ilk defa rol alan diğer isim Bircan Başkan. Bircan İktisat bölümü 4. sınıf öğrencisi, oyunda Raziye ve kondulu rollerini canlandıracak. Bircan bu yıl son sınıf öğrencisi olduğu ve toplulukla daha önce tanışmadığı için biraz pişman ama yine de topluluğun ona çok şey kattığını söylemeden geçmiyor.

Topluluğun kemikleşmiş isimlerinden Şeyhmus'a dönüyoruz. Bu yıl oyun seçimi Şeyhmus'a düşmüş. Şeyhmus bu süreci şöyle anlatıyor. “Geçmiş oyunlarımıza baktığımızda Sartre'nin, Shakespeare'in, Murathan Mungan'ın oyunlarını oynamışız. Bunların üstüne çıkabilmek, kendimizi geliştirip topluğun çıtasını yükseltebilmemiz için kaliteli ve kapsamlı bir oyun seçmemiz gerekiyordu. Yazın yaptığım oyun okumalarından sonra elimde Keşanlı Ali Destanı ve Murtaza oyunları kaldı. İkisi de dolu dolu ve sistem eleştirisi yapan oyunlar. İki oyundan birini seçme süreci yaklaşık bir ayımızı aldı ve sonunda kararımızı Keşanlı Ali Destanı'ndan yana kullandık. Oyunda inceden bir eleştiri olması da hoşumuza gitti. Oyunu sergilemek için bir buçuk ay süremiz kaldı umarım etkileri olumlu yönde olur.”

Şeyhmus sözlerini tamamlayınca Hasan'a özel tiyatroların biletlerinin pahalı olmasını nasıl değerlendirdiğini soruyoruz. Bu durumdan rahatsız olduklarını ama devlet tiyatrolarına her ne kadar gittikçe azalıyor olsa da bütçe ayrıldığını ve devlet tiyatrosunun cüzi miktara sattığı biletlerin sanatçısına yansımadığını çünkü zaten bu oyuncuların maaşla çalıştığını ancak özel tiyatro oyuncularının bu işi hayatlarını devam ettirmek için de yaptıklarını bu yüzden bilet fiyatlarını yüksek tuttuklarını anlatıyor. “Türkiye'nin en büyük on sahnesinden biri olan Van Devlet Tiyatrosu için konuşacak olursak bir seansta 400 seyirci alabiliyor. Özel tiyatrolar bu sahnede en fazla iki üç seans ayarlayabiliyor. Oyunun biletlerini 20 TL'nin altında bir fiyata sattığında oyuncusunun giderlerini hiçbir şekilde karşılayamıyor. O yüzden fiyatları yüksek tutmaya mecbur oluyorlar.”

Hasan Van Devlet Tiyatrosundan bahsetmişken aklımıza Van'da yaşayan seyircinin tiyatroya olan yoğun ilgisi geliyor. Hasan bu durumun topluluğun oyunlarına olumlu bir biçimde yansıdığını çünkü Van'daki seyircinin tiyatronun ne olduğunu bilerek oyunları izlemeye geldiğini söylüyor.

Röportajımızı tamamladıktan sonra oyuncular oyunun provası için sahneye yerleşiyor ve Nisan-Mayıs aylarında sahneleyecekleri Keşanlı Ali Destanı oyununa seyircileri bekliyor.

ÖNCEKİ HABER

Erdoğan: AB müzakereleri için de referanduma gidebiliriz

SONRAKİ HABER

Maskeler düşüyor

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...