Artık işçiler, söz sahibi olmalıdır
Kocaeli'nin Gölcük İlçesi'nde bulunan Ford Otosan Fabrikası işçisi, Evrensel'e yazdı.
Ford Otosan İşçisi
Kocaeli
Öncelikle biz işçiler armut piş ağzıma düş düşüncesinden vazgeçmeliyiz. İşçiye sormadan hazırlanan sözleşme bizlerin ihtiyaçlarını karşılamaz. Geçmişe dönüp baktığımızda bunu hepimiz net bir biçimde görüyoruz. Biz Ford işçilerinin geçim sıkıntıları da ortada duruyor. Bunu en iyi bizler biliyoruz. Kaçımızın kredi borcu olduğunu veya Ford Vakfı’ndan kaçımızın para çektiğini bizler de bağlı bulunduğumuz Türk Metal Sendikası da biliyor. Uluslararası bir şirkette çalışan bizler asgari ücretten pek de fazla bir fark almıyoruz. İkramiyelerimizin maaşın içine sokulması ücretlerimizin yükseldiği algısı oluşturmak için olduğunu çok iyi biliyoruz. Ev kirası, pazar masrafı, market giderleri, okul masrafları, kışın yakacak parası üstüne yetmezmiş gibi bir de sürekli zamlanan faturalar ve vergiler... Aldığımız para ya ucu ucuna yetiyor ya da yetmiyor. Anne babadan destekle yaşamaya çalışıyoruz.
En azından çocuklar okusun, kendini kurtarsın ama ya bizlerin yaşamı. Bize kalan ücret adaletsizliğinde yaşamaya çalışmak. Birileri keselerini doldursun diye kefenin cebi de yok ama anlayana. Beklentilerimiz açık daha adil insanca çalışma koşulları iş garantisi ve yaşamaya elverişli ücretler. Okullar açılırken çocuğun masrafları için endişe duymamak, izinde, bayramlarda para sıkıntısı çekmemek ya da kışın gelecek faturalar için endişe duymamak. Bir de vergi kesintileri için endişelenmeyeceğimiz ücretleri alabilmek istiyoruz.
Yani izin ve bayram paralarında kayda değer bir artış bekliyoruz.Okul yardımlarını da günümüz koşullarına endekslenmesi de hiç fena olmaz. Eskiden verilen erzak yardımları her şey zamlanırken bizde düşüşe girmişti. Bunların makul bir oranda artırılmasını ve sözleşmeye dahil edilmesini bekliyoruz.
Ama oturduğumuz yerden bu beklentilerimiz gerçekleşir mi? Hayır gerçekleşmez. Her bir çalışan elini taşın altına koymalı. Her işçi sözleşme gelmeden bu konuları konuşmaya başlamalı. Beklentilerini bağlı bulundukları sendikalara bildirmeliler. Diğer şirketlerin sözleşmelerini incelemeli, bu konular hakkında bilgi sahibi olmalı, kendi sözleşmelerini belirlemeliler. Bizlere dayatma tarzı sözleşme taslağıyla gelinmemeli. Yok, biz bunu isteyeceğiz, yok şunu alacağız artık bu işler böyle olmamalı. Hele 2015 metal fırtınasından sonra hiç olmamalı.Yeni nesil işçilere de 2015’te eylem yapan işçilerin neden eylem yaptığı anlatılmalıdır. Şu an aldıkları MESS paraları, sene sonu verilen 800 liralık prim veya kurban parası olarak verilen 400 lira, bunlar 2015’in yansıması değil de nedir ve bunların devam etmesi yine biz işçilere bağlıdır. Sessiz kaldığımızda, hakkımızı aramadığımızda bunları bize hiç kimsenin altın tepside sunmayacağı bilinmelidirler.
Hepimizin elinde akıllı telefonlar, her istediğimiz yerde, istediğimiz zamanda internete girip her şeyi öğrenebileceğimiz bir zamanda yaşıyoruz. Yani artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Tabiri caizse maymun gözünü açtı. Fabrikalar içinde işçi komiteleri kurulmalı. Bu komiteler seçimle oluşturmalı. Bölümler içerisinde işçiler komitede bulunacak kişileri kendileri belirlemeli. Komiteler işçinin isteklerini almalı ve bunları sendika ve yine işçinin kendisiyle paylaşmalıdır. Artık söz sahibi işçiler olmalıdır.
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
