DİDF’ten Avrupa’daki Türkiyelilere: Bizim krizimiz değil

Avrupa’nın birçok ülkesinde örgütlü Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF), Türkiye ile Almanya ve Hollanda arasında yaşanan gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, Türkiye kökenli göçmenlerin krizin içerisine çekilmek istenmesini eleştirdi. Türkiye hükümetinin yaşanan gerilimi Anayasa değişikliğinin kabul edilmesine dayanak yapmaya çalıştığına dikkat çekilen açıklamada, “Bu referandumda karar vereceğimiz konu, Batılı devletlerle ilişkiler değil, Türkiye’nin demokratik mi yoksa otoriter bir yönetime mi sahip olacağıdır. Oyuna gelmeyelim” çağrısı yapıldı.

DİDF’den yapılan yazılı açıklamada, Türkiye hükümetinin Almanya ve Hollanda ile yaşadığı gerilimin Türkiye kökenli göçmenler tarafından kaygıyla izlendiği belirtilerek, “Yaşananları ‘ifade özgürlüğünün sınırlanması ve Batı’nın Türkiye düşmanlığı’ olarak görmemizi isteyen AKP Hükümeti, Avrupa’da yaşayan Türkiyeli vatandaşlar olarak bizleri de bu krizin ve gerilimin içine çekmeye çalışıyor” denildi.

Türkiye hükümetinin tehdit ve şantaj içeren açıklamalarla krizlere davetiye çıkardığı, ateşin üstüne benzin dökercesine açıklamalar yaptıkları ifade edilen açıklamada, bir yandan da Türkiyeli göçmenlerin kavganın tarafı yapılıp, referandumda ‘evet’ demeye çağrıldıklarına dikkat çekildi. Daha önce Türkiye’nin kriz yaşadığı Rusya ile bir süre sonra ‘dost’ olduğu hatırlatılan açıklamada, “Kendi çıkarları ve politik hesapları nedeniyle bugün kavga eden hükümetler yarın anlaştıklarında, bu gerilimler ve kutuplaşmalar yüzünden aynı işyerini, aynı sokağı aynı şehri paylaştığımız Alman, Fransız, Hollandalı vatandaşlarla yıpranan, bozulan ilişkilerimizin hesabını kim verecek?” diye sordu.

IRKÇI PARTİLERİN EKMEĞİNE YAĞ SÜRÜYORLAR

Açıklamada şunlar dile getirildi:
“Şurası açıktır ki, hükümetin ısrarla ‘Türk’ün Türk’ten başka dostu yoktur’, ‘Bütün dünya bize karşı düşman’, ‘Avrupa bunun bedelini ödeyecek’ vb. mesajlar vermeye çalışması bizlerin buradaki hayatını zehirlemekte, zorlaştırmaktadır. Üstelik bu ülkede son yıllarda artan ırkçı, ayrımcı, aşırı sağ partilerin ekmeğine yağ sürmektedir. Çünkü onlar da aynı mantıkla, dini ve milli farklılıkları kaşıyarak bizleri bölmeye, düşmanlaştırmaya çalışıyor.”

‘İKİYÜZLÜ NUTUKLARA KANMAYALIM’

“Hükümetler arasında yaşanan bu kriz ve gerilimde vatandaşlar olarak bizlerin hiçbir sorumluluğu ve ilgisi yoktur. Ama eğer bu ‘dolduruşa’ gelirsek en büyük zararı vatandaşlar olarak bizlerin göreceği de açıktır. Bu yüzden kışkırtıcı ve tamamen politik hesaplara dayalı bu gerilimi tırmandırma çağrılarına karşı ‘Bizi kendi çıkarlarınıza alet etmenizi istemiyoruz’ diyebilmeliyiz. Hangi partiye oy vermiş olursak olalım veya referandumda ister “evet’ ister ‘hayır’ diyelim hükümetin sorumsuzca buradaki hayatımızı zehirlemesine izin vermeyelim. Politikacıların göstermek istemediği sağduyuyu biz vatandaşlar gösterelim ve vatan millet edebiyatıyla atılan bütün ikiyüzlü nutuklara rağmen, işimiz, ekmeğimiz, geleceğimiz için yaşadığımız ülkeye düşman olmamızı isteyenlere fırsat vermeyelim.”

BARIŞ, HUZUR VE TÜRKİYE’NİN GELECEĞİ İÇİN ‘HAYIR’

Açıklamada, “AKP Hükümetinin referandumdan daha fazla ‘evet’ çıkarma amacıyla kışkırttığı krizin Türkiye’nin geleceği için büyük önem taşıyan anayasa referandumundaki asıl tartışmayı gölgelememesi gerektiği vurgulandı. “Bu referandumda karar vereceğimiz konu, Batılı devletlerle ilişkiler değil, Türkiye’nin demokratik mi yoksa otoriter bir yönetime mi sahip olacağıdır” denilen açıklamada, yaşanan son gerilimin bile barış, huzur ve Türkiye’nin geleceği adına ‘hayır’ demek için düne göre daha fazla neden olduğunu gösterdiği vurgulandı. (Köln/EVRENSEL)