17 Şubat 2017 00:35

BES (Bireysel  emeklilik soygunu)

10 Ağustos 2016 tarihinde 4632 sayılı Kanun’a eklenen 2. madde ile Bireysel Emeklilik Sistemi’ne katılmak  kısmen zorunlu hale getirildi.

Paylaş

Gülüzar ÖZEV
Mali Müşavir

Bireysel emeklilik sisteminin başlangıcı 2001 yılına kadar gidiyor. 4632 sayılı Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu’nda kişilerin nasıl ve ne şekilde bu kapsama gireceği anlatılmıştı…10 Ağustos 2016 tarihinde 4632 sayılı Kanun’a eklenen 2. madde ile Bireysel Emeklilik Sistemi’ne katılmak  kısmen zorunlu hale getirildi. 1 ocak 2017’de de yürürlüğe girdi. 

İlgili kanunda kişilerin devlete ödediği sigorta primlerinin yanında ek bir gelir sağlamasının amaçlandığı, istihdam yaratılması, ekonomiye katkıda bulunmak istendiği söyleniyor.

Vatandaşların küçük birikimlerinin ihtiyarlıklarında onlar için ek gelir sağlayacağından bahsediliyor.

5510 sayılı Kanun’un 4. maddesinin a ve c maddesine göre çalışanlar sisteme giriyor. Yani işçiler ve memurlar. Kendi adına tabi çalışanlar (BAĞ-KUR) bu kanuna tabii değil.

Bireysel emekliliğe katkı payı ödemek istemeyen çalışanların iki ay içinde cayma, vazgeçme hakları var. Bu durumda yatırdıkları para 10 gün içinde kendilerine ilgili sigorta şirketi tarafından ödenmek zorunda. Katkı payını işçiden kesen işverenin yapılan bu kesintiyi anlaştığı sigorta şirketine zamanında yatırması gerekiyor. Primin geç yatırılmasından ya da hiç yatırılmamasında işveren sorumlu.
Katkı payı rakamı, 5510 sayılı Kanun’un 80. maddesi çerçevesinde belirlenen prime esas kazancın yüzde üçü tutarında. Yani bugünkü değerlerle ödenecek katkı payı  1647 x %3 = 49.41 TL yaklaşık 50 TL. BES sahibi isterse daha yüksek katkı payı ödeyebilir.

Çalışan iş yerini değiştirdiğinde yeni çalıştığı yerde katkı payı yatırılmasını talep edebilir. Yeni işveren işçinin bu isteğini karşılamak zorunda.  Çalışan işyeri değiştiğinde isterse katkı payı sözleşmesini sonlandırabilir. Bu sonlandırmayı işyeri değişikliğini izleyen ayın sonuna kadar yapmak zorunda.

Devlet katkısı ; en az 3 yıl sistemde kalanlar için devlet katkısı hesaptaki tutarın yüzde 15’ine, en az 6 yıl sistemde kalanlara devlet katkısı hesaptaki tutarın yüz de 35’ine, en az 10 yıl sistemde kalanlara devlet katkısı hesaptaki tutarın yüzde 60’ına kadar.
Devlet katkısının bir yıllık tutarı o döneme ait bir yıllık brüt asgari ücret tutarını geçemez.

Bireysel Emeklilik Sistemi’nde kalanlar, sistemde en az 10 yıl kalmak ve 56 yaşını tamamlamakla emekli olma hakkını kazanacak.
Tasarruf sözcüğünün anlamı; insanın ihtiyaçlarının karşılanmasından sonra kalan artırımlarıdır. Bilindiği gibi 1987 yılında çıkan yasa ile Konut Edindirme Yardımı (KEY) altında çalışanlar güya tasarrufa yönlendirilmişti. Daha sonraları insanlar banka kuyruklarında kuşa çevrilen birikimlerini almışlardı. Yalnız o zaman yatırılan tasarrufları devlet almışken şimdi özel sektör de bu yasadan nemalanacak, azımsanmayacak paralar kazanacaklar.

Ülkemizde açlık sınırının 1479 TL olduğu bir durumda 1407 TL asgari ücret alan bir emekçiyi tasarrufa yönlendirmenin nasıl bir mantıklı açıklaması olur merak ediyorum. Bir yandan emeklilik yaşının altmış beşlere çıkartılması diğer yandan alınacak emekli maaşlarının düşürülmesi. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi açlık sınırından alınan ücrete göz dikercesine bireysel emeklilik kesintisi uygulaması! Yorumu biraz da okuyuculara bırakıyorum.

ŞİRKETLERİN BES’E GİRİŞ TARİHLERİ

  • 1 Ocak 2017 itibariyle 1000 ve üzeri çalışanı olan işletmeler.
  • 1 Nisan 2017 itibariyle 249-1000 çalışanı olan işletmeler ve merkezi bütçeli kamu kurumları.
  • 1 Eylül 2017 itibariyle 100-249 çalışanı olan şirketler.
  • 1 Ocak 2018 itibariyle 50-100 arası çalışanı olan işletmeler ve tüm yerel yönetimler.
  • 1 Temmuz 2018 itibariyle 10-50 çalışanı olan işletmeler.
  • 1 Ocak 2019 itibariyle 5-9 çalışanı olan işletmeler.
ÖNCEKİ HABER

Bölgede referandum tartışması devam ediyor

SONRAKİ HABER

İÜ öğrencileri: Korkmadan, özgürce yaşamak için ‘hayır’!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...