Avrupa Trumplaşıyor
Avrupa ve Avrupa’nın başbakanları Trump’ın göçmen politikasına öfke duyuyor ama Malta'da aldıkları karar Trump’ın yaptıklarından daha iyi değil.
Heribert PRANTL
Süddeutsche Zeitung
Avrupa ve Avrupa’nın başbakanları Trump’ın politikasına öfke duyuyor.
Trump’ın Meksika sınırına öreceği dev duvara öfke duyuyorlar. ABD’ye Müslüman göçmenlerin girmesini engellemesine öfke duyuyorlar. Bunun BM mülteciler sözleşmesini ihlal etmek anlamına geldiğini söylüyorlar. Uluslararası antlaşma ve sözleşmelerin ihlal edildiğini söylüyorlar. Bunların Amerika’ya uygun olmadığını söylüyorlar.
Ama Avrupalıların yaptığı, Malta’da aldıkları kararlar, Malta belgelerinde belirlenenler Trump’ın Amerika’da yaptıklarından daha iyi değil.
Avrupa da duvarlar örüyor.
Avrupa da bir kale kuruyor.
Avrupa da antlaşma ve sözleşmeleri ihlal ediyor.
Avrupa da kapılarını sürgülüyor.
AVRUPA DA MÜLTECİ İSTEMİYOR
Avrupa, Malta’da aldığı kararlarla mülteci gemilerinin Afrika sahillerinde durdurulmasını istiyor. Avrupa mültecilerin Avrupa’ya gelmesini engellemek istiyor. Avrupa, Akdeniz’de kurtarılan mültecilerle ilgili olarak burada kalıp kalmayacakları konusunda karar vermek istemediğinden onlara kapılarını kapıyor.
Mültecilerin oldukları yerde kalmasını, Avrupa’ya gelmeyip iltica başvurularını orada yapmalarını istiyor. Bunun iltica hakkı ile hiçbir ilgisi yok.
Libya’da durumun nasıl olduğu bilinmesine rağmen mültecilerin Libya’da kalması kararlaştırıldı.
Libya bir felaketin yaşandığı bir ülke. Libya’da varlığı olmayan devletle antlaşmalar yapılarak gözden uzak olan mültecilerin, hangi kötü durumda olurlarsa olsunlar, sorun olmayacakları, akıldan çıkacakları düşünülüyor. Mültecilerin başına gelenler bizi hiç ama hiç ilgilendirmiyor.
Bu politika Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’yle alakası olmayan bir politika. İltica hakkı mültecilerin örülen duvarlar nedeniyle ancak gelebildikleri değil gelmek istedikleri yerde garanti edilmeli.
AVRUPA KALESİ
Avrupa hükümet başkanları mülteci politikalarını, daha doğrusu mülteci düşmanı politikalarını Trump’ın yaptığı gibi büyük laflarla ilan etmiyorlar. Ama bu gerçeği değiştirmiyor; Avrupa’yı yüksek duvarlı bir kaleye çeviriyorlar. 18 yıl önce Finlandiya’da Tampere’de kararlaştırılan geçiş köprüleri bile kaldırılıyor. Yerlerine yüksek duvarlar örülüyor. Avrupa kalesine erişmenin tüm imkanları kaldırılıyor.
Avrupa böylece güzel ama erişilmez olan bir serapa dönüştürülüyor. Bu, savaştan, felaketten kaçan aileler için de geçerli. Avrupa sadece sınırlarını kapatmıyor, kalbini de kapatıyor. Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu, Avrupa’nın kalbi gibiydi şimdiye kadar. Bu kalp, Malta’da taştan bir kalbe dönüştürüldü.
Malta’da alınan kararlar Trump’ın yaptığı gibi yüksek sesle açıklanmadı ama aynı hedefe sahip, aynı şekilde işliyor. Bu kararların Trump’ın kararlarından pek farkı yok. Avrupa Trumplaşıyor. Çok acı ve çok üzücü...
(Çeviren: Semra Çelik)
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
