Beklenen gelecekten kararan geleceğe
İskenderun'dan işsiz bir sağlıkçı yaşadıklarını Evrensel'e yazdı.
İşsiz bir sağlık emekçisi
İskenderun
Merhaba, ben işsiz bir sağlık emekçisiyim. Sağlıkçı olma yoluna girdiğimden beri yaşadığım sıkıntıları belirtmek istiyorum.
Öncelikle ülkemizde iş bulma sıkıntısı olduğu için ben ve ailem bir sağlık meslek lisesinde eğitim görürsem bu derdi çekmeyeceğimi düşündük. Sınavlar, dersler derken istediğim hedefe ulaştım ve rahata erdiğimi düşündüm. Ta ki kısıtlı temel dersler eğitimimi fark edene kadar. Çünkü önümde öyle bir KPSS canavarı vardı ki matematiğinden tarihine kadar inciğini cıncığını bilmem gerekiyordu. Biz ise konuları yüzeysel işliyor, sınava hazırlığa dair hiçbir çalışma yapamıyorduk. Sebebi ise 15 yaşında Latince ile tanışmamız, meslek derslerini geçemezsek sınıfta kalma korkumuz idi. Sonuçta insan ile uğraşacaktık, meslek derslerini ezberlememeli, öğrenmeliydik.
Sıra staja gelmişti. Biz anestezi teknisyeni adayları ameliyathaneyi görme heyecanı, öğrendiklerimizi uygulama merakı ile başladık staja. Kim bilirdi ki güneşin doğuşu ile ameliyathaneye girip batışı ile çıkacağımızı veya havalandırma ile doğal olmayan şekilde nefes alıp vereceğimizi? Tabii bunların sonucunda sağlık sorunları ile karşılaştık. Daha önemlisi ise staj sömürüsüne maruz kalmamızdı. Orada çalışan bazı insanların özel işlerini bize yaptırmaları eğitimimizi engelliyordu ve istenileni yapmazsak düşük notla tehdit ediliyorduk. Fakat bir kadın olarak çektiğim en büyük sorun tabii ki tacizdi. Sözel olarak ve göz ile uğradığım tacizlerin haddi hesabı yok. Bizi süzmelerinden ve bekar olanların “Yaşın tutsa evlenirdik” demelerinden staja gidemez olmuştuk. Şikayet işe yaramıyordu çünkü öğrenciydik. Çözümümüz o insanlardan uzak durmaktı.
Daha sonra üniversite dönemi geldi. Ön lisans eğitimi bitti. Sıra KPSS hazırlığına gelmişti ki darbe girişimi oldu. Sınav tarihi OHAL nedeni ile erkene alındı. Tüm çalışma planlarım değişti; yetiştirmek için bir uğraş, zaten dersaneye gidemediğim için bir uğraş, alamadığım temel dersleri öğrenmek için ayrı bir uğraş. Bir şekilde çalıştım ve sınava bir gün kala sağlıkçılara da mülakat sistemi geldiğini öğrendim. Mülakatın adil yapılmadığını KPSS mağduru olan öğretmenlerden tecrübe etmiştik. Ertesi gün hangi bölgeden olduğumu, ırkımı, mezhebimi düşününce tecrübe ettiğimiz mülakatlardan devlete uygun olmadığımı bile bile sınava gittim. KPSS’den sonra ilk atama için kadro sayıları açıklandı. Yüzlerce anestezi mezunundan sadece 7 kişiye ihtiyaçları vardı. Sonuç “Herhangi bir kadroya yerleştirilemediniz.” Bir ümit yaklaşık 15 özel hastaneye başvuru yaptım. Hepsi de tecrübeli eleman istiyordu. Stajım tek tecrübemdi, o da zaten psikolojik baskılarla sürmüştü. O da yetmezmiş gibi özel hastanelerde de mülakat önüme çıkıyordu. Eğer hastane yönetimi gibi düşünme tarzın yok ise, ideolojin uyuşmuyorsa hastaneye alınamıyordun. Ve tabii ki tüm bunlara rağmen fikrimden dönmedim, boyun eğmedim.
Uzun lafın kısası, çabuk iş bulma hayalim suya düştü. Yaklaşık 8 aydır işsizim. Reşit olmama rağmen, ekonomik özgürlüğüm olmadığı için eve bağımlı kalıyorum. Yine de her şeye rağmen umudum tam, iş bulacağım. Yani her yerde her türlü mücadeleyi sürdürmek ve umudumuzu kaybetmeden yola devam etmek gerek. Dayanın işsizler.