07 Şubat 2017 01:02

82 referandumunda da aynısı oldu

Hukukçular anayasa değişikliğini öngeren referandum öncesi 'hayır' diyenlere yönelik yaşanan baskı ortamını ve hukuksuzlukları yorumladı.

Paylaş

Başkanlık sistemini öngören anayasa değişikliğine ‘hayır’ diyeceklere dönük baskı, korkutma artmış durumda. Bir taraftan iktidar temsilcileri ‘hayır’ oyu verecekleri darbecilik ya da terörizme destek vermekle suçlayarak kriminalize etmeye çalışıyor diğer taraftan polis sokakta ‘hayır’ afişi yapanları gözaltına alıyor, silahla tehdit ediyor. Bunun son örnekleri İstanbul Kadıköy ve Halkalı’da yaşandı. Tüm bu süreç 1982 anayasasının kabul ettirilmesine benzetiliyor.

Süreci gazetemize değerlendiren Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. Yücel Sayman, 1982 Anayasa referandumunu işaret ederek, “1982’de ne oluyorsa aynısı oluyor” dedi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi ve İnsan Hakları Hukukçusu Yrd. Doç. Kerem Altıparmak hükümetin “Propaganda yaparsan böyle bir muameleyle karşılaşırsın” mesajı verdiğine dikkat çekti. Altıparmak ayrıca, hükümetin teklifin içeriğini tartışmadığına ‘hayır’ propagandası yapanları tartıştığına işaret etti. 

DESPOTİK ANAYASA DAHA DA DESPOTİKLEŞECEK!

Yücel Sayman, referandum süreciyle birlikte hayırcılara yönelik artan baskılara ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Yeni bir anayasa yapılmıyor. Var olan 1982 Anayasası’nın bir bölümü değiştiriliyor. Devlet biçimi olarak zaten despotik bir devlet olan 1982 Anayasası’nda öngörülen devlet biçimi, daha da geriye götürülüyor. Aynı süreci tekrar yaşıyoruz. Zaten 1982 Anayasası da bu koşullarda referanduma sunulmuştu. Aynen böyle olmuştu. 1982 Anayasasının sunulduğu koşulları yaratarak... Sanki 1982 değil de 2017’de farklı bir şey yapıyormuş imajı. 1982’de ne oluyorsa aynısı oluyor. Yeni bir anayasa yapılmıyor. Var olan anayasanın despotik de olsa devlet biçiminde total olarak demokrasiye açılan noktaları kapatılıyor. Onun için aynı koşullarda aynı şeyler yapılıyor.”

HÜKÜMET TEKLİFİ DEĞİL ‘HAYIR’CILARI TARTIŞIYOR

Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğretim Üyesi ve İnsan Hakları Hukukçusu Yrd. Doç. Kerem Altıparmak, gazetemize yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “Bu tür siyasi faaliyette belirli bir gruba yönelik olarak aynı yatırım uygulamaları uygularsanız, bu yaptırımın sonuçları sadece o kişiler üstünde değil, o yönde görüşü olan herkesi için etki doğurmaya başlar. Biz buna; caydırıcı etki diyoruz teknik olarak. Onun için mesele sadece on kişinin, on beş kişinin, elli kişinin, yüz kişinin gözaltına alınması değil, bunu verdiği mesaj: Bu yönde bir propaganda yaparsan böyle bir muameleyle karşılaşırsın.  Bunun olduğu ortamda bir süre sonra kimse propaganda yapamaz hale gelir. Caydırıcı etki haline gelebilecek hiçbir şey siyasi faaliyet baskısı kabul edilemez.  

Başbakan Binali Yıldırım ve hükümetin diğer yetkililerinin hayır diyenlere yönelik açıklamalarına ilişkin de Altıparmak şunları söyledi: “Bir romanı beğendiyseniz, başkaları kötüdür dedi diye fikrinizi değiştirmeniz beklenmez. Aynı şekilde bir roman kötüyse sizi sevmeyen insanlar ona iyi diyor diye ona evet diyemezseniz. Bir roman ya iyidir ya da kötüdür. O yüzden bu anayasa da ya iyidir ya da kötüdür. Kötüyse kimin hayır ve evet dediğine bakılmaz. Bugün onlar evet diyor, öbürü başka der. Sonuç olarak benim şu ana kadar görebildiğim kadarıyla hükümet, tarafından anayasanın içeriğine ilişkin bir argüman getirilmiş değil. Teklifi doğru mu yanlış mı onu savunması gerekir.”

İKTİDAR HEDEF GÖSTERİYOR

* Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş: İnşallah bu millet referandumda ‘evet’ dediği zaman terörle mücadeleye de ‘evet’ demiş olacak. 

* AKP Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan: Son dönemde saldırıları artıranlar şimdi referanduma gözünü dikmiş durumdalar. 15 Temmuz’da darbe yapamayanlar, Nisan’daki referandumda ‘hayır’ çıkararak bir darbe vurmak isteyecekler

* Başbakan Binali Yıldırım: PKK hayır diyor, onun için. FETÖ hayır diyor, HDP hayır diyor, onun için evet diyoruz. Hayırcılara bakın, ona göre kararınızı verin.

* Adalet Balanı Bekir Bozdağ: PKK, DHKP-C ve FETÖ referandumda ‘hayır’ için işbirliği yapıyor.

POLİS SALDIRISI, TEHDİT,  GÖZALTI

Referandumda ‘hayır’ diyenlere yönelik gözaltı ve tehditlere ilişkin bazı gelişmeler şöyle:  

* İstanbul Halkalı’da ‘hayır’ kampanyası için afiş yapan EMEP ve Emek Gençliği üyeleri, kimliği belirsiz bir kişi tarafından silahla tehdit edildi. 

* Kadıköy’de ‘Hayır’da birleşelim’ kampanyası kapsamında çalışma yapanlara polis saldırdı. Polis Devrimci parti MYK üyesi Gözde Tenikeci’yi gözaltına alırken kafasına silah dayadı. Tepki gösteren kitleyi de ‘sıkarım’ diye tehdit etti. 

* Maltepe ilçesinde “hayır” kampanyası için afiş asan CHP Maltepe Gençlik Kolları Üyesi M.D. silahlı saldırıya uğradı.

* Başkanlığa hayır bildirisi dağıtan  Ankara, Çanakkale ve Adana’da toplam 42 TKP üyesi gözaltına alındı. 

* Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk’un, hayır çağrısı yapmasının ardından sendika genel merkezi iki kez bir grubun saldırısına uğradı.  (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Büyük duvar yılı

SONRAKİ HABER

Meclis feshedilebilir!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa