04 Şubat 2017 09:10

Bir iş arama deneyimi: İş yok, taciz çok

Henüz 23 yaşında olan ve Psikoloji bölümünden yeni mezun olan Roza Arat iş arama sürecinde yaşadığı sıkıntıları yazdı.

Paylaş

Roza ARAT

Merhaba Ekmek ve Gül okurları,

23 yaşındayım. Psikoloji bölümünden yeni mezun oldum, fakat taksitlerimi ödeyemediğim için henüz diplomasını alamamış işsiz bir kadınım.

Onca stresli geçen eğitim sürecinin ardından ‘oh okul bitti, işe girip rahatlayacağım’ demeyi çok isterdim. Ama tahmin edersiniz ki bundan sonrası için şartlar çok daha zor oldu. Okuldan mezun olalı 7 ay oldu ve bu süre içerisinde çok yere başvuruda bulundum. Ama hep bir bahaneyle olumsuz dönüşler aldım. Heyecanım, umudum azaldı. Okul öncesi ve okuduğum zamanlarda bir an önce okulu bitirip kendi alanımla ilgili iyi bir yerde çalışmak, kendimi geliştirmek beni heyecanlandırıyor, umutlandırıyordu. Şimdiyse bu kadar kısa süre içinde bile heyecanım tamamen bitmiş durumda.

Sadece işsiz kalmak değil, iş görüşmelerinde karşılaştığım diyaloglar, yöneticilerin yaklaşımları, tavır ve tacizleri tamamen moralimi bozdu ve eve kapanmama sebep oldu.

Çok canımı sıkan bir iş görüşmesini sizinle paylaşmak istiyorum.

Kendi alanım dışında çalışan bir firmaya asistan olarak başvuruda bulundum. Kısa sürede görüşmeye çağırıldım, asistanlığını yapacağım yöneticiyle görüşme yaparken iş dışında sadece kendisini anlatıp sürekli ‘ben’ odaklı söylemlerde bulundu. İşle değil sadece kendisiyle özel ilgilenmemi, onu mutlu etmemi isteyip bana dinlenme odasını gösterdi. İstediğini yaparsam maaşımın yüksek olacağını, yurtdışı gezileri, özel araç tahsis edeceğini dile getirdi. Şaşkınlığımı fark etti ve bana bakışlarımın çok sert olduğunu söyledi. Söylediklerinin karşısında hiç bir şey söyleyemedim önce. Sonrasında sert tepki verince “Biz seni ararız” dedi.

Yeni mezun ve genç bir kadın olarak yaptığım görüşme bende çok ciddi duygu kırıklığı, umutsuzluk, moral bozukluğu yarattı. Uzun süre üzerimden atamadım, diğer iş görüşmelerine gidemedim. İnanıyorum ki daha birçok kadın böyle iş görüşmelerine maruz kalıp duygu kırıklığı, umutsuzluk yaşadı ve daha bir çok kadın yaşayacak.

Bu şekilde daha ne kadar devam eder ruh halim, bilmiyorum. Ekmek ve Gül dergisini ilk okuduğumda bunu paylaşma ihtiyacı hissettim. Mektubu yazarken bile kendimi daha iyi hissettim ve biliyorum ki bu dergiyi okuyan herkes en büyük destekçim, sesim olacak.

ÖNCEKİ HABER

‘Dünya liderlerini uzaya göndersek dünyaya barış gelir’ 

SONRAKİ HABER

İran füze denemesi yapacağı tatbikatı başlattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...