'Halkın haber alma hakkı engellenemez!

Ali ÇARMAN
Stuttgart

Demeokratik İşçi Dernekleri Fedarasyonu (DİDF)’in ve ver.di’nin (Kamu hizmetleri sendikası) davetlisi olarak Almanya’ya gelen AGOS gazetesi genel yayın yönetmeni Yetvart Danzikyan ile Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat Nürnberg ve Stuttgart’ta toplantılara katıldılar.

“Düşünce ve ifade özgürlüğü için; Hepimiz Metiniz..Hepimiz Hrantız..” adı altında gerçekleşen toplantılara ilgi yoğun oldu. Türkiye gibi bir ülkede gerçek gazeteceilerin ve halktan yana gazetelerin karşı karşıya bulunduğu sorunlar enine boyuna tartışıldı.

Dostluk ve Dayanışma Derneği, ver.di Stuttgart ve Ermeni Cemaatinin birlikte düzenlediği söyleşi  DGB sendikasının salonunda öldürülen gazeteciler için saygı duruşu ile başladı.

On dakikalık sinevizyon gösteriminde; Abdi İpekçi, Musa Anter, Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Namık Tarancı, Hrant Dink, Metin Göktepenin.. yaşamında kareler sunuldu. Sinevizyon gösterimini izleyen Kürt, Ermeni, Alman,Türk emekçiler ‘acılar artık son bulmalı’ şeklinde görüş belirtti.

Etkinlikte Ver.di Stuttgart sendikasının gönüllü Başkanı Norbert Heckl kısa bir konuşma yaptı. Heckl konuşmasında Tayyip Erdoğan’nın 15 Temmuz darbe girişiminin ardına sığınarak demokratik güçlere, Kürt halkına karşı açıktan bir savaş başlattığına dikkat çekerek “Bizler Türkiye’de barış ve özgürlükler için mücadele eden emekçilerin yanında olacağız” dedi.

HER 19 OCAK'TA BİNLERCE İNSAN 'HEPİMİZ HRANTIZ HEPİMİZ ERMENİYİZ' DİYOR

Anma etkinliğinin ilk konuşmacısı Yetvart Danzikyan; Hrant Dink cinayetinin kendini bilmez bir kişinin yapmış olduğu bir saldırı olmadığını belirterek: “Devletin karanlık kanallarının en ince ayrıntısına kadar üzerinde hesaplar yapmış oldukları bilinçli ve planlı bir olaydı. Cinayetin aradından 10 yıl geçti. Bu sürede ‘ne kadar mesafe aldınız’ derseniz ne yazık ki çok az bir yol aldık. Ancak biz bu olayın peşini brakmayacağız. Hâlâ her 19 Ocak’ta binlerce insan ‘Hepimiz Hrantız..Hepimiz Ermeniyiz’ diyorsa bu güzel yürekli tutum dahi umudumuzu diri tutmaya yeterlidir” dedi. 

Danzikyan daha sonra AGOS’un ortaya çıkış nedenlerini ve Türkiye’deki güncel sorunlara değinerek şunları söyledi: “Türkiye gibi ülkelerde basın ve gazeteciler değişen hükümetlere bağlı olarak sürekli hedef tahtasına kondular. Bu öyle bir hal aldı ki, devlet politikası halini aldı. Objektif gazetecilik yapmak dahi büyük bedeller göze almayı gerektirir durumda.”

Şarkılar basın özgürlüğü için: #SusmuyoruzSöylüyoruz

'GÜNÜMÜZDE GAZETECİLİĞİN SORUNLARI 90'LI YILLARDAKİ TEHDİTKAR DÖNEME BENZİYOR'

Panelin ikinci konuşmacısı ise Evrensel Gazetesi Genel yayın Yönetmeni Fatih Polat oldu. Metin’den doğrunun, gerçeğin peşinden koşmanın, ne olursa olsun bundan vazgeçilmiyeceğini öğrendiklerini beliren Polat: “Günümüz Türkiye’sindeki gazeteciliğin ve sorunlarının birazda 90’lı yıllardaki açık saldırı ve tehditkar dönemine benzemekte. Şu anda 148 gazeteci arkadaşımız yoktan nedenlerle cezaevinde. TV’ler, dergiler, gazeteler ya kapatılmakta ya da ‘kendinize dikkat edin’ denilmekte. Cumhuriyet gazetesinin karşı karşıya bulunduğu tehditler, Özgür Gündem’in kapatılması bizlere sorumluluk yüklüyor. Her şeye rağmen ülkemizde güzel gelişmeler de oluyor. İki bin kadar akademisyenin insan hak ve özgürlükleri konusundaki ısrarları,  Metal işçilerinin yasağa rağmen haklarını almadaki ısrarlı tutumları.. Bunlar daha çoğaltılabilinir. Ancak bugün asıl önemli olan düzende zarar gören herkesin birlikte hareket etme ihtiyacıdır“ dedi.

Yaklaşık 200 kişinin katıldığı etkinlikte onlarca soru alınarak tek tek cevaplandı. Kürt bölgelerinde devam eden savaş ve yıkım politikalarından, tutuklanan HDP’li milletvekilleri, aydın ve yazarlar sorunu ve Almanya’da yapılacaklar üzerine sohbet edildi. Dayanışmanın emekçiler için büyük anlamı olduğuna dikkat çekilerek “Cezaevlerindeki gazetecileri yalnız bırakmıyalım” çağrısı yapıldı.

Anma etkinliğinin ikinci bölümünde Devrim Kavalli sahne aldı. Ermenice, Kürtçe, Türkçe üç dilde türküler söylendi. Bestekar Mehmet Çapan’nın sahneye çıkarak ‘Ape Sileman ve Drama Köprüsü’nü okumasına bütün salon eşlik etti.

“Düşünce ve ifade özgürlüğü için; Hepimiz Metiniz..Hepimiz Hrantız..” anma etkinliği daha sonra DİDF in ver.di Köln şubesi ile birlikte açmış olduğu gazetecilerle dayanışma imza kampanyasına katılım çağrısıyla son buldu.