#SusmuyoruzSöylüyoruz: Sen de gel!

“Hiç durmadan tek bir ses duyuyoruz! Televizyonlarda, gazetelerde aynı başlıklar, manşetler... Ülkemizin bu ağır, karanlık döneminde gerçeği kim anlatıyor? Kim gösteriyor? Kim yazıyor? Bize bizim gerçeğimizi, geleceğimizi gösteren gazeteleri yaşatmak için buluşuyoruz. Susmuyoruz söylüyoruz!” Bu çağrı ile Evrensel gazetesinin ev sahipliğinde bir araya gelenler 1 Şubat Çarşamba günü dayanışma gecesi düzenliyor. Evrensel, Birgün, Cumhuriyet ve kapatılan Özgür Gündem ile dayanışmak amacıyla Kadıköy Moda Sahnesi’nde gerçekleşecek etkinlikte Hüsnü Arkan, Birsen Tezer, Bajar ve Cihan Mürtezaoğlu sahne alacak. Gecesinin sunuculuğunu da Feryal Öney ve Ayşen Güven üstleniyor...  Ayrıca Evrensel, Birgün ve kapatılan Özgür Gündem gazetelerinden birer temsilci de etkinlikte olacak.

KALAN BİR AVUÇ GERÇEĞİN SESİNİ NASIL YAŞATACAĞIZ?

“Kalan bir avuç gerçeğin sesini nasıl koruyacağız, nasıl yaşatacağız? Yıllardır her ağır dönemde halkın haber hakkına cevap olan Evrensel gazetesine güç vermek için buluşuyoruz” demek için bir araya gelmeye çağırdıklarını söyleyen Susmuyoruz Söylüyoruz Organizasyonu’ndan Sibel Yıldırım son süreçte basına yönelik baskılara yanıt vermek istediklerini  belitti. Yıldırım, “Bu baskılara Kadıköy’den sanatla cevap veriyoruz, yani susmuyoruz söylüyoruz. Bu etkinlik bir başlangıç. Basın üzerindeki bu baskılara karşı hep birlikte basın özgürlüğünün sınırsız savunucusu olduğumuzu gösterebilmek için İstanbul’un bu yakasından ses vermeye etkinliklerimizi yapmaya devam edeceğiz. Bu yüzden herkesi 1 Şubat’ta Kadıköy Moda Sahnesine bizimle dayanışmaya bekliyoruz” diyerek herkesi etkinliğe katılmaya çağırdı. Etkinlik öncesi Evrensel, Birgün ve kapatılan Gündem gazetesinin temsilcileri ile etkinliğe katılan isimler gazetemize konuştu, 1 Şubat’ta dayanışma için Kadıköy Moda Sahnesi’nde buluşmaya çağırdı.

Evrensel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fatih Polat: Basın ve ifade özgürlüğü açısından Türkiye tarihinin en sorunlu dönemlerinden birinden geçiyoruz. Şimdi bu süreç bir de ‘tek adam’ rejimi ile olağanüstü halin daim kılındığı bir düzene dönüştürülmek isteniyor.

Ama aynı zamanda gazetecilerin, yargılandıkları mahkeme salonlarını halkın haber alma hakkının, basın özgürlüğünün, gazeteciliğin savunulduğu kürsülere dönüştürdüğü bir dönem bu. Ve dünya tarihi sadece doğru bildiği gerçeğin arkasında dik duranları onurla yazar.

Dik duruşumuzu korumanın ve haramilerin yalana dayalı saltanatına son vermenin yegane yolu da dayanışma ve mücadeleden geçiyor.

BASKILARA İNAT ÖZGÜRLÜK TÜRKÜLERİ SÖYLEYECEĞİZ

Kapatılan Özgür Gündem Gazetesi Eş Genel Yayın Yönetmeni Hüseyin Aykol: Böylesi bir dayanışma gecesi çok önemli. Her zaman önemlidir ama özellikle bu kadar iktidar şiddetinin halklara nefes bile aldırmamaya çalışıldığı dönemlerde daha da önemlidir. Gelebilen herkesi, geceye gelip, iktidara inat özgürlük ve direniş türkülerimizi hep birlikte söylemeye çağırıyorum.

Birgün Gazetesi Yayın Kurulu Üyesi Berkant Gültekin: Türkiye’de medyaya yönelik baskılar, başkanlık sistemiyle ne tür bir ortamın oluşturulmak istendiğini ortaya koyuyor. Bir kişinin buyrukları dışındaki tüm sesler susturulmak, “terör faaliyeti” olarak gösterilmek isteniyor. Devlet açısından “terör” tanımı silah kullanıp kullanmamakla ilgili değil. Teslim olup olmamakla ilgili ve bugün iktidarı destekleyenler de dahil herkes bu tehlikeyle karşı karşıya. Çünkü ‘tek adam’ın yarın ne yapacağı belirsiz. Biz gazeteciler ülkemizin daha yaşanılır bir yer olması için eleştiri ve topluma bilgi ulaştırma hakkımızı kullanıyoruz. Buradan çıkışın yolu gazetecilik mesleğini sürdürme konusundaki azim ve dayanışmadan geçiyor. Evrensel gazetesinin “Susmuyoruz söylüyoruz” etkinliği bu açıdan çok anlamlı. Farklı olan her şeyi yok etmeye karar vermiş bu barbarlıktan kurtulup geleceğe bir pencere açmak istiyorsak, dayanışma kültürüne sahip çıkmak zorundayız.

BULANIKLAŞAN KAVRAMLARI NETLEŞTİRMEK GEREKİYOR

Hüsnü Arkan: Basın ve ifade özgürlüğü tüm gelişmiş demokrasilerin temel unsurudur. Türkiye’de basın kuruluşlarının üzerinde uzun süredir var olan baskının dozu son dönemlerde iyice arttı. Bir çok basın kuruluşu kapatıldı. Hâlâ yayına devam edebilenler ise akla hayale gelmeyecek güçlüklerle başa çıkmak zorunda. Sadece mesleğini yaptığı için tutuklanan gazeteciler var. Bir çok kavramın bilerek ya da bilmeyerek birbirine karıştırıldığı şu günlerde evrensel doğrular ve temel ortak paydalarda bir araya gelmek ve bulanıklaşan kavramları yeniden netleştirmek gerekiyor. Toplumun her kesiminin bu değerlere sahip çıkması gerektiğine inanıyorum. Bu sebeple 1 Şubat Çarşamba akşamı Moda Sahnesinde olacağız.

‘HAKİKATİ, MİL ÇEKİLMİŞ GÖNÜLLERE ISRARLA ANLATMALIYIZ’

Vedat Yıldırım: 2023 hedefinin ne olduğunu dehşet içinde görüyoruz. Yığınlarca televizyon kanalı var ama aslında tek kanallı günlere geri döndük. Gazeteler söz birliği halinde, muhalif olan bütün haber alma ağları kapatıldı. Oldukça olağan(!) bir hal yaşıyoruz. Öğrenilmiş çaresizliğin pençesine düşürülmeye itiliyoruz. Bu kuşatmadan kurtulmamızın tek çaresi var: Dayanışmak, hakikati mil çekilmiş gönüllere ısrarla anlatmak, çoğalmak. Bunun yanı sıra özellikle medya alanında işsiz kalan bir çok gazeteci, emekçi var. Aynı zamanda ekonomik bir dayanışma ağı da kurmak gerekiyor.

‘BİRAZ SES CESARET VERECEK’

Feryal Öney: Biz basın özgürlüğü ve tutuklu gazeteciler için yapıyoruz bu etkinliği ama öyle bir dönemdeyiz ki aslında bizim oylarımızla seçilen milletvekilleri içeride. Yazarlarımız, çizerlerimiz içeri giriyor, giren çıkamıyor... Ne zaman çıkacakları belli olmuyor, çoğu dostumuz, arkadaşımız. Artık çok yakınımızdaki insanlara da sirayet etti olay. Yani sırf özgürlük için, barış için bir cümle kurduk diye hepimizin başına her an bunlar gelebilir. O yüzden bu etkinliği önemli buluyorum. Bir araya gelmeyi önemli buluyorum ben. Biz Kardeş Türküler konserlerinde özellikle bunu hissediyoruz son zamanlarda. Bir araya gelmek iyi geliyor, konserlerde sonra seyirci de biz de “İyi ki bir araya gelmişiz, iyi ki hâlâ varız, hâlâ çoğunluğuz” hisleri ile ayrılıyoruz. Bu etkinlik o yüzden moral verici olacak. Biraz suskunlaştık ya bu etkinlik bunu kıracak ve başka etkinliklere de vesile olacak. Sahiden sessizlik insanı korkutuyor, ses biraz cesaret arttırır.